Stüdyo daireler yasaklanıyor mu?

İstanbul İnşaatçılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve “İnşaat Sektörünün Anayasası” olarak tanımlanan “Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği Taslağı”na göre yapılacak değişikliklerin önemli maddelerini açıkladı. Habertürk’ün haberine göre Nazmi Durbakayım, belediyelere ve sivil toplum kuruluşlarına gönderilen taslağın görüş alındıktan sonra yayınlanacağını belirterek, taslağın haziran ayına kadar onaylanmasını beklediğini söyledi. Çarpık kentleşme ve kötü siluet konusunda artan eleştiriler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı yeni imar yönetmeliği ile son bulacak.

Yeni yönetmelikle birlikte artık stüdyo daire yapılamayacak. Nazmi Durbakayım “kullanım amacı”nın dışına çıkılan stüdyo daireler yerine en küçük dairenin minimum 28.5 metrekare büyüklüğünde 1+1 daire şeklinde yapılabileceğini söyledi. Bu kapsamda yapılacak en küçük dairenin içinde 1 oturma odası (12.00 metrekare), 1 yatak odası (9.00 metrekare), 1 mutfak veya yemek pişirme yeri (3.30 metrekare), 1 banyo veya yıkanma yeri (3.00 metrekare), 1 tuvalet (1.20 metrekare) olmak üzere toplamda net 28.50 metrekare büyüklüğünde daireler yapılabilecek.

 

Yatay mimariye yönlendiriliyor

Yeni yönetmelikle taban alanı kat sayısı (TAKS) yüzde 40 olan yerlerde komşu mesafeleri çekildikten sonra kalan alana taban oturumu yapılabilecek. Nazmi Durbakayım, yeni yönetmelikle yoğunluğun artmasını engellemeyi hedefleyen maddeyi şöyle açıkladı: “Yol cephesi 30 metre, derinliği 40 metre olan 1.200 metrekarelik düzgün bir dikdörtgen arsayı örnek olarak ele alalım. Normal şartlarda yüzde 40 TAKS ile taban oturumu 480 metrekare olması gerekiyor. Yeni yönetmeliğe göre yoldan 5’er metre komşulardan 3’er metre çekilmek sureti ile taban alanı eni (30-2×3)=24 metre, derinliği (40-5×2)= 30 metre olmak üzere 720 metrekarelik bir alan taban alanı olacak. Daha öncesinde emsal 2 olan bir yerde 1.200×2=2.400 metrekare inşaat hakkı olan ve 2.400/480=5 kat yapılabilen arsa, yeni TASK oturumundan dolayı 2.400/720=3.3 katlı bina yapılabilecek anlamına geliyor.” Nazmi Durbakayım yeni yönetmelikle birlikte binaların istenildiği şekilde istediği renge boyanamayacağını “Belediyeler, mahallin ve çevrenin özelliklerine göre yapılar arasında uyum sağlamak, güzel bir görünüm elde etmek amacıyla dış cephe boya ve kaplamaları ile çatının malzemesini ve rengini tayin edebilecek. Daha önce yapılmış olan yapılar için de söz konusu yetkilerini kullanabilecek” dedi.

 

“Kentsel dönüşümün önüne yeni engeller çıkarıp, yavaşlatıyorlar”

Nazmi Durbakayım, son dönemde bazı vatandaşların yasal boşluklardan yararlanıp dönüşüm sürecini kesintiye uğrattıklarına dikkat çekti. Durbakayım; “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2/3 çoğunluk kararıyla riskli binaların yıkılması konusunda çok önemli bir adım attı. Riskli binaların yıkılıp yeniden yapılmasına engel olanların arsa paylarının öncelikle diğer pay sahipleri tarafından değeri üzerinden satın alınması için de yasal düzenleme yaptı. Ancak art niyetli kişiler yasal boşluklardan yararlanarak süreci kilitleyecek yeni yöntemler buldu. Vatandaş ilk olarak dönüşüm başladıktan sonra arsa düzeltim davası açıyor. Bu şekilde arsa paylarının hatalı olduğunu öne süren kişiler açtığı bu davayla süreci kilitliyor” dedi.

Durbakayım, dönüşecek binadaki hak sahiplerinin tereke davası açarak, miras kalan malların bölüştürülmesini veya yeniden hesaplanmasını talep ederek de süreci uzunca bir süre tıkadığını söyledi. Nazmi Durbakayım, vatandaşın başvurduğu bir başka yöntemi de şöyle açıkladı: “Mülkün hissesinin belli bir bölümünün yurtdışına satılması şeklinde oluyor. Bu sayede müteahhitler de yurtdışındaki hisse sahibinden onay almak için epeyce uğraşmak zorunda kalıyor. Böylece süreç uzayıp gidiyor. Bağdat Caddesi ve Fikirtepe gibi bölgelerde bu uygulamalar hem dönüşümün önünü tıkıyor hem de mağduriyetler ortaya çıkarıyor.”

Eskiden, 1.200 metrekare alan üzerinde yüzde 40 taban oturumu ile 480 metrekare alanında bina yapılıyordu. Yeni yönetmelikle bu alan 720 metrekareye çıktı.

 

Yeni imar yönetmeliği ne getirecek?

Yeni yönetmelikle birlikte öne çıkan diğer değişikler ise şu şekilde sıralanıyor:

– Mimari proje müelleflerinin ve mirasçılarının sonsuz müelliflik hakkına sınırlama geliyor: Bu yönetmelik kapsamında müellif ile akdedilen proje sözleşmesinde fikir ve sanat eseri telif hakkının devrine ilişkin hüküm yer almak zorunda. Sözleşme olmadığı veya sözleşmede herhangi bir hükmün yer almadığı takdirde, müellifin fikir ve sanat eseri telif hakkından feragat ettiği varsayılacak.

– Paratoner konulması yaygınlaştırılıyor: Umumi binalar, sağlık ve eğitim tesisleri, oteller, içinde patlayıcı madde bulundurulan binalar ile yüksek bina ve tesislere Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik gereği paratoner konulması mecbur olacak.

– Kamu binaları hariç, avan proje (öncü proje) mecburiyeti olmayacak.

– Teraslar bahçe olarak kullanılabilecek, teraslara havuz dahi yapılabilecek.

 

Hafriyat için ruhsat beklenmeyecek

Yönetmelikte yapılacak değişikliğe göre artık hafriyat için yapı ruhsatı beklenmeyecek. İksa ve hafriyat ruhsatları, yapı ruhsatından önce verilebilecek. Böylelikle süreler kısalacak.

 

Kaynak: NTV

Kaynak: http://blog.zingat.com/studyo-daireler-yasaklaniyor-mu/

Ahmet Davutoğlu’nun Ankara’daki yeni evi

Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık görevini bırakmasının ardından Ankara’da yaşayacağı evle ilgili de kararını verdi. Eski Başbakan Davutoğlu, başkentte bulunduğu zamanlarda Ankara’nın Çankaya ilçesine bağlı Çayyolu Mahallesi’ndeki bir sitede yaşayacak. 

Eski Başbakan Gülce Villaları’nın tercih etti

Başkentteki yeni ev kararı sonrasında gözler Davutoğlu çiftinin Ankara’daki yeni evinin bulunduğu Gülce Villaları isimli siteye çevrildi. Medyaya yansıyan haberlerde, sitede müstakil evlerin 4 katlı, 6 oda ve 1 salondan oluştuğu bilgisi yer aldı.

 

Ankara’nın 2016 konut projeleri!

Kaynak: http://blog.zingat.com/ahmet-davutoglunun-ankaradaki-yeni-evi/

Evin satış fiyatı nasıl belirlenir?

Satılık bir evin fiyatı nasıl hesaplanıyor? Hangi özellikler evin satış rakamı belirlenirken dikkate alınıyor? Peki bir evin gerçek değerini bulmanın kolay yolu nedir? 

 

Kira bedeli üzerinden hesaplayın

Satılık ilanı hazırlanan evin fiyatını belirlerken, evin kira bedeli üzerinden ilerleyebilirsiniz. Kira bedeli ile satış bedeli arasında ortalama 200-220 kat arasında değişen bir oran söz konusu oluyor. Kira fiyatı 2.500 TL olan bir evin, kabul gören ortalama geri dönüş süresinin (amortisman) 17 yıl olduğunu düşünelim. Bu durumda 17 yıl, yani 204 ayda eve yaptığınız yatırım size geri dönüyor. Sonuç olarak 2.500×204=510.000 TL olarak evinizin değerini hesaplayabiliyorsunuz. Geri dönüş süresi şehirden şehire, ilçeden ilçeye, mahalleden mahalleye farklılık gösteriyor. Bu konuda en güncel rakamlara ulaşabilmek için Bölge Raporu bölümümüzü ziyaret edebilirsiniz.

Evin fiyatı artıran özellikleri dikkate alın

Evinizin değerini artıran özellikler arasında şunlar sıralanabilir: Merkezi konumda bulunması, ulaşım araçlarına mesafesi, özel bir manzaraya sahip olması, güneş ışığı alan cephesinin olması, binanın yaşı vs. Diğer yandan yeni bir binada, hatta sosyal donatılarıyla öne çıkan markalı konut projelerinde yer alması evin satış değerini, aynı bölgedeki diğer satılık evlere göre yükseltecektir.

 

Karşılaştırın

Evin bulunduğu bölgede, benzer özelliklere (bulunduğu mahalle, konum avantajları, metrekare, oda ve banyo sayısı, kat bilgileri vb.) sahip diğer “satılık ev”ler için bir fiyat araştırması yapın. Dilerseniz “Satılık ev için 7 ipucu” yazımıza bir göz atın.

Evinizin gerçek değeri!

Evinizin gerçek değerini öğrenmek için, Zingat.com’un Reidin işbirliğiyle sunduğu ve milyonlarca emlak verisini bilimsel yöntemlerle analiz ederek sunduğu Evimin Değeri bölümünü ziyaret ederek, kısa sürede aradığınız yanıtı bulabilirsiniz.

 

İnce eleyip sık dokuyanlar için…

Evin satılık fiyatını belirlediniz. Evi satın almak isteyenler, en ince ayrıntısına kadar evin satış fiyatı üzerinden pazarlık yapmak istediğinde, şu 3 soruya yanıt arar:

1. Bulunduğu binada depremle ilgili önlem amaçlı bir uygulama gerçekleşmiş mi?

2. Eve dair tapuda yazılı bilgilerle gerçek nitelikleri aynı mı?

3. Konut kat mülkiyetine sahip mi?

Kaynak: http://blog.zingat.com/evin-satis-fiyati-nasil-belirlenir/

YAYGIN DAMAR İÇİ PIHTILAŞMASI

(1) Lokalize olmayıp yaygındır;

(2) Pıhtılaşma bölgesini koruma yerine tahrip eder ve

(3) Bazı pıhtılaşma faktörlerini plazma konsantrasyonlarını düşürecek kadar tüketir ve yaygın kanamalar oluşabilir.

Yaygın damariçi pıhtılaşması masif travmayı, bazı cerrahi tiplerini (özellikle akciğer, beyin ve prostat ameliyatları) ve bazı obstetrik hastalıkları takiben görülür. Bazen malign tümörlü (bilhassa prostat tümörleri) hastalarda ve septisemili hastalarda da meydana gelir. Ciddi karaciğer hastalığı olan pek çok hastada bir dereceye kadar yaygın damariçi pıhtılaşması bulunur.

En sık görülen klinik belirtisi ameliyat bölgelerinden ve iğne deliklerinden olan yoğun kanamadır. Kontrol edilemeyen postpartum kanama da bir belirti olabilir. Laboratuvarda kan yaymasında trombosit azlığı ile birlikte uzamış protrombin zamanı bu tanıyı düşündürür. PTT büyük ölçüde uzamış ve fibrinojen düzeyleri oldukça azalmıştır ki genellikle 75 mg/dL nin altındadır. Trombin zamanı uzamıştır ve fibrin monomer ve fibrin parçalanma ürünleri mevcuttur.

Ayırıcı tanıda, uzamış protrombin zamanı ve PTT, K vitamini eksikliğine bağlı olabilmektedir, bu nedenle K vitamini verilmesi endikasyonu vardır. Nadiren dolaşan antikoagülanlar ve yanlışlıkla fazla alınan heparin yaygın damar içi pıhtılaşmasını taklit edebilir.

Fibrinojen eksikliği şiddetli olduğu zaman kryopresipitat verilmelidir. Bir kryopresipitat paketi yaklaşık 250 mg fibrinojen içermektedir. Defekti düzeltebilmek için ise genellikle birkaç grama ihtiyaç vardır. Bazen ayrıca trombosit tranfüzyonları gerekebilir. Nadiren patolojik pıhtılaşmayı durdurmak için heparin kullanmak gerekebilir. Bu durumlarda azaltılmış dozlarda heparin kullanılır (5000 ünitelik yükleme dozunu takiben 7,5 ünite/kg sürekli infüzyon şeklinde verilir).

Tapu işlemlerinde akıllı telefon kolaylığı!

Akıllı cep telefonu olanlar, tapu ve parsel sorgulama işlemlerini artık kolaylıkla gerçekleştirecek. Mekansal Gayrimenkul Sistemi’ni (MEGSİS) IOS ve Andorid telefonlarına indiren herkes parsel konumu, tapu alanı, niteliği ve pafta bilgilerine hızlı bir şekilde ulaşılabilecek.

 

 

MEGSİS nedir?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, tapu ve parsel sorgulama işlemlerinin akıllı telefonlardan hızlıca takip edileceği uygulamayı hizmete sundu.

 

 

MEGSİS uygulamasının avantajları nedir?
• Vatandaşlar, MEGSİS uygulaması sayesinde yapılan işlemin görsellerine de ulaşılabilecek.
• Uygulama, harita üzerinden ve adresten sorgu yapılabilmesine de olanak sağlıyor.
• MEGSİS’e aynı zamanda e-Devlet uygulaması üzerinden de ulaşılabiliyor.

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/tapu-islemlerinde-akilli-telefon-kolayligi/