Tedavi Öncelikleri

Beyin yaralanmaları, sadece hızla derinleşen bir koma olduğu zaman, bakımda ön sırayı alırlar. Ekstradural kanama, kontrol ve serebral dekompresyon için ameliyat isteyen kritik bir acildir. Subdural kanama benzer bir aciliyet oluşturabilir. Eğer hastanın durumu izin verirse kenamanın lokalizasyonu için arteriografi veya CT yapılmalıdır. Beyine ve karına ait yaranın birlikte olduğu massif kanamalı hastalarda laparatomi ve kraniotomi aynı anda yapılır.

Diğer taraftan, kafatası kırıkları düşük bir önceliğe sahiptir ve genellikle karına ve göğüse ait daha kritik  yaralanmaların tedavisinden sonra ele alınırlar.

Çoğu ürolojik yaralanmalar birlikte olduğu karın içi yaralanma ile aynı anda tedavi edilirler. Pelvik kırıklar özel problemler ortaya çıkarırlar.

Eğer ekstremiteyi tehdit eden iskemi ve damara ait yaralanma olmadıkça, uzun kemik kırıkları atellenip yan acil bir durum olarak tedavi edilebilirler. Diğer taraftan açık kontamine yararlar mümkün olur olmaz, debride edilip temizlenmelidirler.

El yaralanmaları eğer erken olarak tedavi edilmezlerse, potansiyel enfeksiyon tehlikesi oluşturur ki, bu durum hastayı hayat boyu bir eksiklik içinde bırakmakla sonuçlanabilir. Hayatı tehdit eden yaralanmalarla aynı zamanda elinde tedavisi enfeksiyonu önler ve hastanın hayatını kazanma vasıtasını tahribattan korur.

Multipl yaralanmalı bütün vakalarda resüssitasyon yöneten hangi röntgen veya laboratuvar tetkiklerinin yapılması gerektiğine karar veren, diğer cerrahi uzmanlar ve anesteziyologlarla devamlı istişareyle bakım için öncelik tesbit eden bir “takım kaptanı” olmalıdır. Genellikle yaralı hasta bakımında geniş tecrübesi olan bir genel cerrah bu rolü üstlenir.

Tetanoz profilaksisi bütün açık kontamine yaralarda, delici yaralarda yanıklarda yapılmalıdır. Tek bir profilaksi planı bütün hastalara uygulanamaz.

Epitelyal hiperplazi

Florid olağan hiperplazide sonradan invaziv meme kanseri gelişme riski artmıştır, atipik hiperplazide risk daha da artmış olarak karşımıza çıkar ancak carcinoma insitu (comedo)’nun bazı tiplerinde hemen kesin olarak mevcuttur.
Epitelyal hiperplazi, ancak eksize edilmiş meme dokusunun patolog tarafından mikroskopik olarak incelenmesiyle tanınır.

GASTROİNTESTİNAL MOTİLÎTE DEĞİŞİKLİKLERİNE BAĞLI KOMPLİKASYONLAR

Gastrik peristalsis cerrahiden 24-48 saat sonra, kolonik peristalsis ise 48 saat sonra başlar ve çekumdan başlayıp ilerler. İnce bağırsak motilitesi daha az ekilenir ve absorpsiyon fonksiyonu hiç etkilenmediği için jejunostomi tübünden postoperatif ilk gün dahi beslemeye başlanabilir. Postoperatif ileus, önce hafif bir karın distansiyonuna (özellikle kolon şişer) sebep olur ve bağırsak sesleri ilk 48-72 saatte duyulmaz. Normal peristalsisin dönüşü hasta tarafından hafif krempler, gaz çıkışı ve iştahın dönmesi ile tarif edilir.

MEKKE PELESENGİ

Commiphora opobalsamum Engl. (Syn: Baîsa-mod^odrum gileadense Kımth) (Burseraceae) türünün gövde ve dallarının yaralanması ile elde edilen bir beîsemdir. Bu tür Kızıldenizin Afrika ve Asya kıyılarında (Somali ve Yemen bölgeleri) yetişen ve kışın yapraklarını dökmeyen, küçük çiçekli bir ağaçtır.

Bu belsem taze iken şurup kıvamında olup zamanla sertleşir. Rengi beyazımsı sarıdır. Hoş kokulu ve acı lezzetlidir % 30 kadar uçucu yağvîaşır. Midevi, balgam söktürücü ve koku verici olarak kullanılır. Kullanılışı bilhassa islam ülkeleri arasında yaygındır.

Diğer isimler: Doğu pelesengi (Balsamum Ori-entale), Hakiki pelesenk (B. Verum), İstanbul pelesengi (B. Constantinopolitanum). Kabe pelesengi (B. Meccae), Mısır pelesengi (B. Aegyptiacum), Suriye pelesengi (B. Syriacum), Yahudi pelesengi (B. Tudaicum).

Hiperaldosteronizm

Etiyoloji aşağıdaki gibidir:

• Primer hiperaldosteronizm: Aldesteronun otonom hipersekresyonu, hemen tamamen adrenal kortikal adenom tarafından (Conn’s sendromu).
• Sekonder hiperaldosteronizm: Renin anjiotensin sistemi aktivasyonunu takiben anjiotensinli yapımının artmasına sekonder aldosteron hipersekresyonu. Konjestif kalp yetmezliği, siroz, nefrotik sendrom, hipertansiyon ile presipte olabilir. Hastalığın primer formundan daha sıktır.

Klinik bulgular:

Hipertansiyon: Sıklıkla tek prezente edici özelliktir. Sıklıkla genç yaşta görülür.
• Hipokalemi: Genellikle hipertansiyona eşlik eder ve poliüri, nokturi, polidipsi, parestezi, kas zayıflığı ve paralizilere neden olur.
Sekonder hiperaldosteronizmde altta yatan hastalığın ek bulguları da olur.

Biyokimyasal tanı:
• T Na*, i K*
• T Aldosteron
• Plasma renin: 4- Conn sendromu, fakat T sekonder hiperaldosteronizmde.

Radyolojik tanı adrenal kortikal adenomun BT veya MRG ile görüntülenmesidir.

Yaklaşım:

• Primer hiperaldosteronizm: Etkilenmiş adrenalin cerrahi çıkarılması.
• Sekonder hiperaldosteronizm: Altta yatan sebebin tedavisi.