Yanıkta İmmünolojik Faaktörler

PMN hemotaktik aktivite baskılanmıştır. Bu durum, yanık yarasından serbestleşen dolaşımdaki bazı inhibitör faktörlere bağlanır. Oksijen tüketiminde azalma ve bakterilerin öldürülmesinde yetersizlik PMN lerde gösterilmiş durumdadır. Öldürme yeteneğindeki depresyon herhalde hidrojen peroksid ve süperoksid yapımındaki azalma ile ilgilidir.

Canlandırmanın erken safhasında plazma opsonin fibronektin seviyesinde bir azalma görülür fakat yaralanmadan sonra bir kaç günde başlayarak normal değerlere döner veya bunu aşar; seviyeler ağır sepsis durumlarında yeniden düşer.

Konsorsiyum Ne Demek? Konsorsiyum Nedir?

Konsorsiyum, ortak bir amacı gerçekleştirmek için, özellikle yaratılması ve geliştirilmesi çok maliyetli olan ürün veya hizmetleri oluşturmak üzere benzer sektörlerde bulunan işletmelerin geçici olarak yaptıkları anlaşmadır. Aynı sektörden gelen işletmeler; ileri teknoloji yaratmak, bir araştırma yapmak veya büyük endüstriyel yatırımları yapmak için bir araya gelmekte ve kaynaklarını bir havuzda birleştirerek sözleşmeye dayalı ortaklık oluşturmaktadırlar. Yerine getirilecek görev, tek bir işletmenin yerine getirebileceğinden çok daha yüksek maliyetli ve güç olduğundan bu tür ortaklıklara gidilebilmektedir.

Örneğin ülkemizde İstanbul Boğaz Köprüsü, Keban Barajı, Atatürk Barajının bazı üniteleri değişik yabancı firmaların oluşturduğu konsorsiyumlarla gerçekleştirilmiştir. Başka bir örnekte ise Amerikalı IBM, Japon Toshiba ve Alman Siemens işletmeleri yeni nesil bilgisayar çiplerini geliştirebilmek için bir konsorsiyum oluşturmuşlardır.

KRONİK MEDİASTİNİTİS

Mediastinal fibrozis terimi, idiopatik, fibroz, kollajenöz veya sklerozan mediastinitle eş anlamlı kullanılmaktadır. Seksenin üzerinde mediastinal fibrozis vakası bildirilmiştir. Fakat bunlardan %16’smın sebebi belirlenebilmiştir. Bu vakaların %90’dan fazlası histoplazmasise bağlıdır. 103 granülomatoz mediastinitis vakasının yalnızca %25’inin sebebi belirlenebilmiştir. Bilinen en sık sebep histoplazmozis’dir (%60). ikinci sırada tüberküloz gelmektedir

Mediastinal hastalıkların yaklaşık %85′ inde şu semptomlar oluşur: %82 vakada vena cavasüperiorobstruksiyonu: %6 vakada pulmoner arter tıkanması ve %3 vakada özefagus obstruksiyonu, nadiren vena cava inferior obstriksiyonu veya torasik kanal, artrium, laringeus inferior siniri veya satellit ganlion tutulumu olabilir. Pek çok yapı aynı anda tutulabilir.

Granülamatoz mediastinitisli hastaların %75’i semptomsuzdur, ve hastalık göğüs filmlerinde mediastinal kitle şeklinde farkedilir. Hastaların %75’inde kitle sağ trakeal bölgededir. Semptomlu olan %25 hastanın yaklaşık yarısında vena kava süperior obstriksiyonu ve üçte birinde özefagus obstriksiyonu oluşur. Nadiren hastalarda bronş obstriksiyonu, bronko-özefajial fistül veya pulmöner venlerde obstriksiyon görülebilir.

Mediasten tüberkülozu veya mantar apseleri nadiren vertebra sternum kenarlarına doğru yayılabilir. Sekonder olarak kosta ve kosta kıkırdaklarında enfeksiyon ve drene olan çok sayıda sinir kanalları oluşur.

Kalsium Antagonistleri

Kalsium antagonistleri, damarların düz kaslarına yavaş kalsium girişim önledikleri için vazodilatasyon meydana gelmesini sağlamaktadırlar. Bilindiği üzere, düz kasların kasılması intrasellüler kalsium konsantrasyonuna bağlıdır. Bu ilâçlarla yapılan monoterapide önemli sayılabilecek bir kompansatuar sıvı retansiyonunun ve taşikardinin ortaya çıkmaması ilginçtir. Koroner yetmezliği bulunan hipertansiyonlularda taşikardinin oluşmaması, bu tür antihipertansiflerin avantajını oluşturmaktadır. Diyabetik hipertandülerde de kalsium antagonistleri ilk plânda tercih edilecek antihipertansrflerdir.

Yurdumuzda bulunan kalsium antagonistleri şunlardır: Verapamil, nifedipin, nitrendipin, nikardipin, diltiazem ve fendilin. Sadece nifedipin beta blokerlerle kombine edilebilir. Buna karşılık verapamil ve diltiazem beta blokerlerle kombine edilemez, zira AV blokaj etkileri artırılmış olur.

Adsızdddd

Bu gruptaki ilâçların yan etkileri az değildir: Başağrıları, konstipasyon, pretibial ödemler, diltiazem ve verapamil’de AV blok. Pretibial ödemlerin ortaya çıkışında su retansiyonu söz konusu değildir, bunun nedeni prekapiUer dilatasyon ve kapiller basınç artışıdır.
Kalsium antagonistlerinin preparatlarını ve dozajlarını şöyle özetleyebiliriz:

Verapamil (Isoptin SR filmtablet 240 mg): Periferik vazodilatatör etki gösterir. Kalbin kasılma gücünü ve frekansını azaltır. Normal tansiyonlularda tansiyonu düşürmez, hipertansiyonlularda düşürür.

Dozaj: Günde 1 tablet kahvaltıdan 1 saat önce verilir. Gerektiğinde sabah 1, akşam 1/2 tablet verilebilir.

Yan etkileri: Başağrısı, bradikardi, halsizlik, ortostatik hipotansiyon ve empotans.

Nifedipin (Kardüat 10 ve 20 mg, Nidilat kapsül 10 mg, Adalat tablet 10 mg): Periferik vazodilatasyon yapar. Normotansiflerde tansiyonu düşürmez. “Yaşlılarda ve koroner yetmezliği bulunan hipertansionlularda tercih edilir. Küçük dozlarda beta blokerlerle kombine edilebilir. Pretibial ödemler meydana getirebildiği için birlikte diüretikler de verilmelidir.

Dozaj: Günde 3 defa 10 mg veya 2 defa 20 mg verilir. Yemeklerden birer saat önce alınmaları uygun olur.

Yan etkileri: Başağrısı, bacak ödemleri, çarpıntı, angina pektoris nöbeti.

Nikardipin (Loxen tablet 20 mg): Taşikardi yapmaz. Yaşlılardaki hipertansiyonda ve böbrek yetmezliği bulunanlarda tercih edilir.

Yan etkileri: Başağrısı, yüzde kızarma ve bacaklarda ödem.

Dozaj: Günde 2 defa 10 mg ile başlanır. Birer haftalık aralarla doz günde 2 defa 20-40 mg a kadar çıkarılabilir.

Yan etkileri: Baş ağrısı, yüzde kızarma, ayak bileklerinde ödem, bulantı, yorgunluk, deri döküntüleri, seksüel bozukluklar.
Diltiazem (Diltizem tablet 30 ve 60 mg): Aslında angina pektoris ve aritmi ilâcıdır. Hipotansif etkisi zayıftır. Taşikardi yapmaz.

Dozaj: Günde 3 defa 30 mg ile başlanır, aç karnına alınmalıdır. Gerekirse doz 3 defa 60 mg a çıkarılabilir.
Fendilin {Sensit draje 50 mg): Zayıf etkili bir koroner dilatatörüdür. Hipertansiyon tedavisinde yeri yoktur.

Felodipin (Plendil 5 mg tablet): Antihipertansif olarak geliştirilmiş bir kalsium antagonistidir. Periferik vasküler direnci düşürür. Her tür hipertansiyonda etkilidir. İyi tolere edildiği bildirilmektedir. Geçici vasküler yan etkileri (başağrısı, başdönmesi, sıcak basması, çarpıntı) olabilir. Önemli sayılabilecek tek yan etkisi premalleoler ödemdir. Günlük doz sabahları 10 mg dır. Yaşlılarda 5 mg yeter.