Affetmek ile ilgili kompozisyon örneğimizi sizlerle paylaşıyoruz umarız faydalı olabiliriz.

İnsanlar, isteyerek ya da istemeyerek bir çok hata yapabilirler. Yapılan hatalar karşısında insanların bağışlanmak istenmesi ise bağışlanma isteklerinin olumlu olması ise affetme olayıdır. Hatalarla karşılaşan bazı insanlar affetmek konusunda gururlu davranıp affetmeseler de doğru olan hata yapan kişiyi affetmektir.

Hayatımız boyunca karşımıza bir çok zorluk çıkabilir ve bu zorluklara verdiğimiz tepkiler bizim nasıl bir kişiliğe sahip olduğumuzun göstergesidir. Eğer biz karşımıza çıkan zorluklara ve hatalara asabi ve kibirli tepki verirsek bu durum bizim kibirli ve gururlu bir kişiliğimizin olduğunu gösterir. Ancak biz sorunlara yapıcı bir şekilde yaklaşırsak çevremizdeki insanlar da erdemli bir kişi olduğumuzu görür. Erdemli bir insan olmanın yolu da hata yapan insanları affetmekten geçer.

Hayatımız boyunca affedilmeyecek hatalar da karşımıza çıkabilir böyle durumlarda da büyüklüğümüzü gösterip affedilmek isteyen kişileri affetmeliyiz ve sorunlarımızı, kızdığımız hususları konuşarak halletmeliyiz.

Bu yazımızda ”Birlikten Kuvvet Doğar” atasözünün manasına değineceğiz. Sizde bu atasözünün anlamını merak ediyorsanız yazımızı takip edin.

”Birlikten kuvvet doğar” atasözü bizim dilimizde en çok dolaşan atasözlerinden biridir. Bu atasözünü dayanışma içinde ve beraberce yapmak anlamında kullanılmaktadır.

Bu atasözünden şu anlaşılmaktadır ki; beraberce yapılan işlerden daima iyi sonuçlar çıkar ve bu işler başarıya ulaştırır. Kişilerin yardımlaşarak yaptığı işler her zaman çok daha iyi ve sağlıklı olur ve işler tek yapılmasından daha çabuk ve kolayca biter. 

Sadrazamın görevleri

Sadrazamın diğer adı Vezir-i Azam’dır. Sadrazam Padişahı temsil eder. Sadrazam, padişahtan sonra en yetkili kişidir ve padişahın olmadığı durumlarda padişah yerine karar verme hakkı vardır. Sadrazamın verdiği kararlar Padişah kararları olarak görülür. Sadrazamlara Osmanlı Devletinde “Vezir” unvanı verilmiştir vezir unvanından sonra en yüksek sadrazam anlamına gelen “Vezir-i Azam” unvanı verilmiştir.

Sadrazamın görevleri;

– Padişah olmadığında padişahın görevlerini yerine getirmek,

– Görüşmeler yaparak devlet adına doğru ve yararlı kararlar vermek,

– Vezirlerle toplantılar yapmak,

– Padişah olmadığında bütün yetkileri üzerine almak,

– Devleti ve orduyu idare etmek ve milletin iradesini dengede tutmak,

– Padişahı temsil ederken padişahın mührünü kullanmak.

Sadrazam unvanı günümüzdeki Başbakan konumuna denk gelmektedir. Günümüzdeki Başbakan da Cumhurbaşkanından sonra en yetkili yöneticidir ve Cumhurbaşkanı olmadığında onu temsil eder ve mührünü kullanma hakkına sahiptir. Sadrazamın aldığı kararlar padişaha sunulur ve padişahın onay vermesi halinde kararlar uygulanmaya konur.