MAYDANOZ TOHUMU

Petroseîinum crispum (Miller) A.W. Hül (Syn: P. saüvum Hoffm.) (Umbelliferae) türünün olgun to-lu!”>ılarıdır Bu tür 50-80 cm yükseklikte, iki yjllık, tüysüz, yeşilimtırak renkli çiçekleri olan, özel kokulu bir bitkidir. Baharat bitkisi olarak yetiştirilir.

Dış görünüş: 2.5*3 mm uzunlukta, armut biçiminde, esmer renkli ve özel kokulu tanelerden ibarettir.

Bileşim: Uçucu yağ (% 2-3), sabit yağ ve flavon glikozitleri taşımaktadır.

Etki ve kullanılış: İdrar ve safra arttırıcı, adet söktürücü etkilere sahiptir. Kök (Radix Petroselini) ve yapraklar (Herba Petroselini) da aynı şekilde etkilidir.” Memleketimizde yapraklan yemeklere lezzet vermek için Kullanılmaktadır.

Kullanılış şekli: İnfusyon (% 2-5), günde 2-3 L bardak içilir.

Taze maydanoz yaprağı tavşanlar tarafından sevilerek yenmesine karşılık tavuklar, papağan ve diğer kuşlar için tehlikeli bir bitkidir.

TAVŞANMEMESİ KÖKÜ

Ruscus aculeatus L. (Liliaceae) türünün sonbahar veya ilkbaharda toplanıp kurutulmuş kök veya rizomlandır. Bitki 30-100 cm yükseklikte, kışın yapraklarım dökmeyen bir ağaççıktır. Yapraklar (dallar) oval biçiminde, ucu dikenli, 1-4 cm uzunlukta. Meyva nohut büyüklüğünde ve parlak kırmızı renkli.

Dış görünüş: 5-10 cm uzunluk, 1 cm’ye yakın çapta, üzeri sık halkalı, esmer sarı renkli ve kök artıkları taşıyan parçalar halindedir. Hafif reçine kokulu, önce tatlımsı ve sonra yakıcı lezzetlidir.

Bileşim: Uçucu yağ, saponin ve rezin taşır.

Etki ve kullanılış: İdrar arttırıcı, kum dökücü, iştah açıcı, ateş düşürücü ve terletici etkilere sahiptir. Meyvaları kurutulup kavrulduktan sonra kahve yerine kullanılır.

Kullanılış şekli: Dekoksiyon % 2-5, günde 2-3 bardak içilir. Lezzeti acı olduğundan bal ile tatlan-dınlmalıdır.

Diğer isimler: Dişi kuşkonmaz, Enir, Faredike-ni, Sıçandikeni (Trabzon), Yaban mersini.

R. hypoglossum L. (Atdili, Derekirazı, Gelinkü-pesi, Yalovamercanı): Akdeniz bölgesinde yetişir. Yapraklarının 5-10 cm uzunlukta olması ile yukarıdaki türden ayrılır. Kökleri Tavşanmemesi kökü gibi kullanılır.

R. colchicus P.F. Yeo (Zirmek): Borçka havalisinde yetişir. Yeşil dal ve yaprakları, taze halde, süt arttırıcı olarak ineklere yedirilir.

Tanı Koyma Sürecinde Siz ve Doktorunuz

Hekiminizin sağlığı­nızı korumasına veya, idrar kaçırma veya cinsel sorunlar gibi sağlık sorunlarını tedavi etmesine yardımcı olabilecek tüm bilgiler, doktor randevunuzda mutlaka gündeme getirilmelidir.

Yeni bir belirti baş gösterdi­ğinde, doktorunuz tanı koymaya çalışacaktır. Tanı koyma, vücudu­nuzda baş göstermekte olan belir­tilere hangi hastalığın veya bozuk­luğun yol açtığını belirlemek için uygulanan sistematik bir süreçtir.

Tanı koyma süreci, fiziksel muayeneden çok önce, hatta siz konuşmaya başlamadan önce başlar. Doktorunuz sizi ilk gördüğü anda genel görünüşünüzü incele­yecektir. Bazı hastalıklar, anında gözle görülebilen karakteristik anomalilere sebep olurlar.

Örneğin, dışarı uğramış gözler, aşırı faaliyet gösteren bir tiroid bezine, çökmüş yanaklar ve çok zayıf bir görüntü, kansere, ifadesiz bir yüz, Parkinson hastalığına, kayıtsız bir tutum, depresyona işaret edebilir.
Tanı koymak için, doktoru­nuzun daima size sorular sorması, genellikle fiziksel muayene yapması ve bazen de laboratuvar tahlilleri/testleri istemesi gerekir. Tanıya giden yolda attığı her adımda, doktorunuz bir bulma­cayı çözmeye çalışıyordur : “Sizin neyiniz var?”

Sorduğu sorular, bir önceki soruya verdiğiniz cevaba dayalı olarak, mantıksal bir sıra izler. Başlangıçtan itibaren, doktoru­nuzun zihninde belirtilerinizi açıklayabilecek hastalıklann bir listesi bulunur. Her bir soruya verdiğiniz cevaplar, bu liste­deki bazı hastalıkları daha olası kılarken diğerlerinin olma ihtima­lini düşürür.

Doktorunuzun amacı, olasılık dışı hastalıkları eleyerek en olası hastalığa ulaşmaktır. Genellikle bu, bir kısım fiziksel muayene yapılmasını gerektirir. Doktorun koyduğu tanıdan daha da emin olmasına yardımcı olabilmek için, çoğunlukla birkaç ilgili teste ihtiyaç vardır (sağlık geçmi­şiniz boyunca söylediklerinize dayanarak belirlenirler).