TRAVMATİZMALAR

Harici mekanik etkilerle dokuların bütünlüğünün kaybolması travmatizma olarak tarif edilir. Doku bütünlüğünün kaybolma dere­cesi dış etkenin yani travmanın şiddetine, yönüne, etki şekline ve ni­hayet mesafesine bağlıdır. Travmanın etkisi ile doku kesilir, yırtar, ezilir veya kopar. Dokudaki bu harabiyet travmanın şiddet, doğrul­tu ve şekli kadar dokunun direnci ile de ilgili olarak değişir.
Genellikle travmatizmalar:
a) Açık travmatizmalar
b) Kapalı travmatizmalar olarak ikiye ayrılırlar. Açık travma-tizmalarda deri ayrılmış, yırtılmıştır. Kapalı travmatizmada ise do­kuda görünür ayrılına ve yırtılma yoktur. Burada deri altı ve diğer derin dokularda harabiyet söz konusudur. Bunlardan birincisine ya­ra, ikincisine ezik ismi vermek mümkündür. Günümüz insanı, harici travmalara sıklıkla maruz kalmaktadır. Ziraatte makinalaşma, sa­nayinin gelişimi, motorlu taşit araçlarmm her geçen gün artışı, fer­di, her an mekanik travmalarla karşı karşıya bırakmaktadır. Mem­leketimizde iş kazaları ve trafik kazalarındaki yaralanmalar kadar ateşli silahlarla yaralanmalar da önemli bir yer işgal etmektedir.
a) Açık travmatizmalar yani yaralar: Travmayı yapan sebebe göre yaralar,
1 — Batıcı cisimlerle meydana gelen yaralar: Batıcı yaralar
2 — Kesici cisimlerle meydana gelen yaralar: Kesici yaralar
3 — Kunt cisimlerle meydana gelen yaralar: Ezik yaralar
4 — Ateşli silahlarla meydana gelen yaralar, olmak üzere sınıflandırılırlar.
Yaralar sadece deriye inhisar ettiği gibi daha derin dokuları ve hatta iç organlarını da ilgilendirebilir. Bu takdirde penetran (nafiz) veya penetran olmayan (nafiz olmayan) yaralardan söz edilir. Ay­rıca yaraları basit, mürekkep ve komplike olarak da ayırmak müm­kündür. Basit yaranın kenarları muntazamdır ve sadece cildi ilgi­lendirir. Mürekkep yarada ciltle birlikte başka dokularda da hara-biyet vardır. Komplike yaralarda ise enfeksion amilleri işe karış­mıştır, enfekte bir yara söz konusudur.
Batıcı yaralar, iğne, çivi, keskin olmayan kasatura, burgu vs. gibi hernevi batıcı cisimlerle meydana gelen yaralardır. Dokuda travmatik ajan tarafından delik şeklinde bir yara meydana gelmiş­tir. Batıcı yaralarda, batıcı cismin uzunluk ve kalınlığı önemli rol oy­nar. Ayrıca batıcı cisim enfeksion amillerin derinliklere taşımış ise kapalı bir enfeksion odağı yapacaktır ki bu enfeksion diğer yara çe­şitlerine nazaran daha kötü bir seyir takip edecektir. Batıcı cisim­lerle husule gelen yaralarda.doku bütünyle pek büyük ölçüde bozul­mamıştır. Sensitif sinir uçlarının tahrip veya irritasyon derecesine bağlı olarak ağrı mevcuttur. Kapiller arter veya venlerin yaralan­masına bağlı olarak genelikle büyük veya küçük doku içi kanama­ları görülür.
Kesici cisimlerle meydana gelen yaralar, kesik yaralar, bıçak, jilet, cam, her türlü kesici alet ve maddelerle meydana gelen ciltte ayrılmalar göstren yaralardır. Bunlarda da bir evvelkinde olduğu gibi ağrı ve kanamalar mevcuttur.
Enfeksion amilleri travmatik ajanla birlikte yaraya inoküle ol­muşsa veya sekonder olarak yara kirlenmiş ise enfekte kesik yara­dan söz edilir.
Ezik yaralarda ise travmatik ajan kunt bir cisimdir. Yumruk, taş, hayvan tekmesi gibi. Ezik yaralarda dokuda hem eziklik hem de kesilmeler vardır. Yaranın enfeksiona uğrama şansı kesik yara­lardan daha fazladır.
Yara kenarları ve kaidesi girintili çıkıntılıdır. Derinlerde ezik­ler ve doku içi kanamalar mevcuttur. Ezik ve girintili çıkıntılı sa­halarda koagulum, septik ajanlar, her türlü yabancı cisim birikme­leri olabilir. Bunlar yara şifasını geciktiren faktörler olarak karşı­mıza çıkarlar. Bu tip yaralarda ağrı ve kanama ön plandadır. Te­davi yönünden bu tip yaralar daha çok önem arz ederler.
Ateşli silahlarla yaralanmalarda yaralar, delinmiş, kesilmiş ezil­miş ve parçalanmış bir karakter taşırlar. Ateşli silahlarda kullanı­lan mermi, saçma vs. nin vasfı ve atış mesafesi yaranın şekli üzerin­de müessirdir. Çok yakın ve bitişik atışlarda cilt yanıkları ve barut ekeleri dikkati çeker. Genellikle kurşun giriş deliği muntazam fa­kat çıkış deliği parçalı ve eziktir. Bazı durumlarda merminin doku içinde parçalanmasına bağlı olarak geniş harabiyetler de dikkati çe­ker. Ateşli silahlarda kullanılan mermi ve saçmalar dışarıya çıka-mayıp dokular içinde kalabilirler