Benign kısmi vena cava superior obstriksiyonlarındanda kitlenin cerrahi olarak çıkarılması mükemmel bir tedavi sağlar. Tam tıkanıklıkta (fibröz mediastinittte olduğu gibi) hastaların çoğu tedavisiz tedrici olarak iyileşir. Tıkanıklığı açmak için pek çok cerrahi işlem vardır, vena cava supirorun yerine greft konulması veya vena cava lümenini yeniden açmak gibi. Bazı vakalarda bu işlemler dramatik düzelme sağlar, fakat bu işlemler ancak garantili durumlarda başarılı olabilmektedirler.
Kategori: Sağlık
Kafa Yaralanmaları
Kafa yaralanmalarının belirtileri arasında baş ağrısı, baş dönmesi, kusma, mide bulantısı, kafa karışıklığı, dengenin bozulması, konuşma zorlukları ve bilinç kapanmasıdır. Göz bebekleri farklı büyüklükte olabilir.
Anında bakım: Birisinden yardım çağırmasını isteyin ya da kişinin acil yardıma ihtiyacı yoksa siz 112′ i arayın.
Havayolunu, nefes almayı ve kan dolaşımını Kontrol edin. Kişiyi sıcak tutun. Tıbbi yardım gelene kadar yanından ayrılmayın.
KAFATASI DERİSİ YARALANMALARI
Kafatası derisi yaralanmaları yoğun şekilde kanayabilir ama genelde ciddi değildir. Kişi baş ağrısından, baş dönmesinden şikayet ediyor, kusuyor ya da bilincini kaybediyorsa kişiyi yatırın ve rahat etmesini sağlayın. 112’i arayın. Tıbbi yardım gelene kadar kişinin yanından ayrılmayın.
LEGİONELLA PNÖMONİSİ
Akciğer grafisinde legionella pnömonisine özgül bir görünüm mevcut değildir. Yamalı tarzda, lober, segmental infiltrasyonlar tek taraflı veya bilateral olarak gözlenebilir. Hastaların %24-63’ünde plevral effüzyon görülür(45). Uygun tedavi verilmeyen hastalarda konsolidasyon komşu bölgelere ve diğer akciğere atlar (43).
Yüksek ateş, multisistemik tutulum, pürülan balgamın olmayışı ve radyolojik olarak pnömonik inftltrasyonun görülmesi halinde İegionella pnömonisi düşünülmelidir(4).
Gram negatif bir basil olmasına karşın zayıf boya alması nedeniyle legionella Gram boyasıyla boyanan preparatlarda görülmez. Tanı; özel besiyerlerinde mikroorganizmanın üretilmesi, direkt immunofloresan (DFA) boyamayla klinik preparatlarda bakterinin gösterilmesiyle konabilir. Her iki yöntemin de özgüllüğünün çok yüksek olmasına karşın, sensitivitesi %50 civarındadır(46). Ancak monoklonal antikor yöntemiyle boyamada DFA testinin duyarlılığı artar. Transtrakeal aspirasyonla alınan balgamda duyarlılık %90 civarındadır(46). İdrarda iegionella antijeni aranması yüksek sen-sitivite ve spesifiteye sahiptir; fakat geçirilmiş hastalığı ekarte ettirmez{45). Serolojik tanı; pozitif cevap için haftalar geçmesi gerektiğinden ancak retrospektif olarak hastalığın tanınmasında işe yarayabilir(45). Klinik materyel içinde legionella’nın ribosomal RNA’sı ile hibridizasyon veren gen problan son yıllarda ticari olarak geliştirilmiştir(47). Bu testin de duyarlılığı DFA düzeyindedir. Uygun tedavinin erken dönemde başlanmadığı hastalarda mortalite %5-25 arasında olup, immunosupresif kişilerde %80’e varabilir(43).
Mide Damarları
Duedonumun kan ihtiyacı gastroduedonal arter ve superior mezenterik arterin dalları olan superior ve inferior pankratikoduedonal arterlerce karşılanır. Mide zengin bir submukozal vasküler ağ içerir. Midenin venöz kanı portal venaya, coronaria, gastroepiploik ve splenik venlerce drene edilir. Arterlere paralel seyreden midenin lenfatik drenajı kısmi olarak gastrik neoplazmların yayılmalarında rol oynar.
Tetanoz Tedavisi
(1) Toksinin TIG ile nötralize edilmesi. Yerleşmiş tetanoz vakalarında TIG nin standart dozu 3000-6000 ünite olup İ.M olarak, tercihen yaralı ekstremitenin proksimal kısmına veya yara çevresine verilir. Antikorun yarılanma ömrü 3 hafta kadar olduğu için bu dozun tekrarlanması gerekebilir.
(2) Anestezi altında şüpheli yaranın eksize ve debride edilmesi. Normal olarak sistemik seroterapi başladıktan 1 saat sonra cerrahi girişimde bulunmak uygun olur. Yara açık bırakılmalı ve peroksit ile temizlenmelidir.
(3) Sinir sisteminin tıbbi tedavi ile kontrol gereği ortaya çıkar çıkmaz başlamalıdır. Hasta ani stimülüslerden, gereksiz hareket ve heyecanlardan korunmalıdır. Barbütiratlar veya diğer sedatifler kullanılabilir. Fakat yüksek dozlarda verilirse sıklıkla kardiopulmoner yetmezliğe yol açar. Diazepam (Valium) kasılmaları önlemek için gereken barbütirat «dozunun düşük seviyelerde tutulabilmesini sağlar. Kürarizasyon, mekanik ventilasyona ihtiyaç gösterirse de, kalbi süprese eden dozlardaki barbütiratlara tercih edilmelidir. Bazı vakalarda, kartiyak aritmiler, yüksek ateş, periferik vazokonstriksiyon ve katakolamin salgılanmasında artma saptanabilir. Sempatik sinir sistemi aktivitesinde artışa ait bulgular ortaya çıktığında, bu durum propranolol gibi periferik blokaj yapan ajanlar ile düzeltilmelidir.
(4) Solunum problemi ortaya çıkan hastalara trakeostomi yapmak uygun olur. Mekanik ventilasyon ihtiyacı ortaya çıktığında bu durum haftalarca devam edebilir. Solunum problemleri ortaya çıkar çıkmaz hasta entübe edilmelidir.
(5) Günde 10-40 milyon ünite penisilin-G intermittent İ.V bolus injeksiyonu şeklinde verilmelidir. Penisilin verilmesindeki amaç klostridyal organizmaların öldürülmesini sağlamak ve daha fazla nörotoksinin açığa çıkmasına engel olmaktır. Fakat penisilin serbest hale geçmiş toksin üzerine etkisizdir.
(6) Bütün bu ilaç dozları neonatal tetanozda daha düşük tutulur.