Kentsel dönüşümde yeni yapılanma bekleniyor

Büyük can ve mal kaybına neden olan 17 Ağustos 1999’daki Marmara depreminin ardından riskli bina stokunun azalması yönünde çalışmalar sürerken, gelinen süreçte inşaat sektörü temsilcileri, kentsel dönüşümde yeni yapılanmaya gidilmesini istiyor.

Marmara depremi inşaat sektörü için bir dönüm noktası oldu. Yaşanan can ve mal kayıpları bu konu üzerinde hassasiyetle durulmasını zorunlu kılarken, özellikle fay hattı üzerindeki şehirlerde, risk taşıyan mevcut yapı stokunun yeniden inşa edilmesi gerekliliği kentsel dönüşüm sürecini başlattı. Söz konusu süreçte yönetmelikler de önemli ölçüde değişikliğe uğradı.

Depremin 18’inci yılı dolayısıyla değerlendirmelerde bulunan inşaat sektörü temsilcileri, yaşanan büyük deprem sonrası getirilen yeni şartnameler, yönetmelikler ve denetim sistemlerinin hem kentin yenilenmesine hem de inşaat sektörünün gelişimine büyük katkı sağladığını ancak bu konuda yeterince yol kat edilemediğini, kentsel dönüşüm konusunda yeni bir yapılanmaya gidilmesi gerektiğini belirtti.

 

“6,5 milyon konut ise deprem açısından riskli bina statüsünde”

Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Feyzullah Yetgin, afetlere karşı güvenli, altyapısı tam, çevre dostu, enerji verimli, yaşam kalitesi sağlanmış, ekonomik ve sosyal gelişme sağlayan, yerinde dönüşümü sağlanmış nitelikli kentlerin hedeflendiğini belirterek, “Bugün Türkiye genelinde yaklaşık 15 milyon konutta halen binaların gücünü zayıflatan en önemli faktörlerden biri olan korozyonun önüne geçen su yalıtımı yok. 6,5 milyon konut ise deprem açısından riskli bina statüsünde. Topraklarının tamamına yakını deprem kuşağında bulunan ve her an deprem riski ile yaşadığımız ülkemizde, hayata geçirilen tüm düzenleme ve yapılanmalara rağmen hala depreme tam anlamıyla hazırlıklı olmadığımızı söyleyebiliriz.” ifadelerini kullandı.

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, ise şu değerlendirmelerde bulundu:

“Tüm gelişmiş ülkelerdeki ve de bizdeki trafik işaretleri, aynı karakter ve aynı büyüklüktedir. Bir Avrupa şehrinde girilmez işareti olan yola kesinlikle girmiyoruz. Ancak yurdumuzda ise aynı girilmez levhası olan yola civarda trafik polisi yoksa giriyoruz. Şayet tüm şartnameler ve kanunlar, yazıldığı şekli ile uygulansaydı bugün çok farklı bir konumda olurduk. Deprem riskini ve çarpık yapılaşmayı ortadan kaldırmak için hazırlanan yönetmelik ve yasalar, maalesef hem bireylerin hem de firmaların kişisel çıkarları nedeniyle istenildiği şekilde ve ölçüde kullanılamıyor.”

 

“Mahalleler değil, sadece binalar dönüşüyor”

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan ise günümüzde inşaatların en az 100 yıl için yapılması, kent mimarisinin de bu yaklaşımla şekillenmesi ve sık sık değişikliğe gidilmemesi gerekliliğini vurguladı.

Erdoğan, 20-30 yıl, yani bir otomobil kadar kullanım ömrü olan binalarda yaşandığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Hem binaların dayanıksızlığı hem de yeni çevre düzenlemelerinden dolayı mevcut yapılar yıkılarak yeniden inşa ediliyor. Örneğin, Kadıköy’de 1970’li yıllarda, az katlı, bahçeli evler yıkıldı yerine yüksek apartmanlar yapıldı. Şimdi aynı binalar bir kez daha dönüşüyor. Arada sadece 30-40 yıllık bir zaman var ve bu kapsamda çok ciddi bir kaynak harcanıyor. Günümüzde depremle ilişkilendirilmiş konut yapısı halen çok yerine oturmuş değil. Kentsel dönüşüm çerçevesinde mahalleler değil, sadece binalar dönüşüyor. Dönüşürken de servet etkisi ilk sırada yer alıyor. Para kazanma algısı çok yüksek. Umuyoruz ki, yeni binalar daha kalıcı ve sürdürülebilir bir yaklaşımla inşa edilir.”

Ülkedeki konutlardan en azından 2000 yılından sonra yapılan 5 milyon konut haricindeki 14 milyon konutun afet riski yönünden incelenmesi gerektiğini vurgulayan Kabadayı, devamla şunları kaydetti:

“Deprem tasarımının yetersiz olduğu binalar, malzeme dayanımı yetersiz olan ve mühendislik hizmeti almayan kaçak yapılar dahil yapı stokunun içerisindeki yaklaşık 6,5 milyon konutun yenilenmesi ya da güçlendirilmesi gerektiği tahmin ediliyor. Bu stokun, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın projeksiyonu çerçevesinde 200 bini İstanbul’da ve 300 bini Anadolu’da olmak kaydıyla yılda 500 bin konut yenilenerek 15 yıl içerisinde dönüşmesi planlanıyor. Rakamlara baktığımızda, kentsel dönüşümün toplam maliyeti yaklaşık 884 milyar lira olarak hesaplanıyor.”

 

Kaynak: AA

Kaynak: http://blog.zingat.com/kentsel-donusumde-yeni-yapilanma-bekleniyor/

Yatırım amaçlı alınacak evde aranacak 8 özellik

Bir gayrimenkul yatırım amacıyla satın alınıyorsa ne kadar kazanç sağlayacağı merak edilir. Yatırım amaçlı alınan evden kâr etmek için, özellikle kira gelirini doğru hesaplayarak yatırımınızı değerlendirebilirsiniz. 

Peki yatırım amacıyla konut alırken hangi özelliklere dikkat etmek gerekir? Hangi hesapları iyi yapmak gerekir? İşte dikkat etmeniz gereken 8 özellik…

1- Evin tapusunu inceleyin!

Sadece yatırım amaçlı değil, yaşamak için konut alanların da dikkat etmesi gereken bir konu bu. Evin yasal durumunu incelemek gerekir. Yani evin tapusu kat mülkiyetli mi ya da kat irtifaklı mı? Bu soruların cevabını mutlaka öğrenmelisiniz.

2-Arsanın durumuna dikkat

Evin arsasının, su havzası ya da deprem bölgesinde olması ileride sorun çıkarabilir. Çünkü bu tür bir arsada yer alan konutun satışı zor olur. Satılsa da çok düşük bir değere satılır.

3-Sosyal donatıları olsa…

Bir evin çeşitli sosyal donatılara sahip olması onun değerini artırır. Günümüzde artık konut alınırken bu tür özellikler talep ediliyor. Konutu ileride satarken böyle bir avantaja sahip olması önemli.

4- Evin metrekaresi

Yatırım amaçlı alınan bir evin büyük metrekareye sahip olması çok da önemli değil. Son yıllarda özellikle küçük metrekareli evlere ilgi var. Bu tür konutlar yatırım amaçlı alınıp satılıyor. Hatta kiracı bulmak da daha kolay oluyor.

5-Aidatını öğrenin

Satın almayı düşündüğünüz konutun aidatını mutlaka öğrenmelisiniz. Bu hem oturmak hem de yatırım amacıyla ev alırken önemli bir konu. Çünkü yüksek aidatı olan bir konutun kiraya verilmesi zor olabilir.

6-Kira çarpanını hesaba katın

Yatırım için verdiğiniz paranın geri dönüşü, yani amortisman süresi önemli. Verdiğiniz parayı 20 yılda geri alıyorsanız, bu kazançlı bir yatırım değildir. Bu nedenle kira geliri yüksek olabilecek evleri seçmelisiniz. Yani kira çarpanını mutlaka göz önüne alın. Bunun için evin yıllık kira gelirini satış fiyatına bölmeniz gerekiyor.

7-Evin lokasyonu önemli

Evin lokasyonuna, bulunduğu bölgenin gelişimine dikkat edin. Gelişime açık, ulaşım olanakları olan evleri tercih edin. Bu tür evlerin hem değeri artar hem de kira getirisi yüksek olur.

8- Maketten ya da topraktan ev satın alırken dikkat!

Topraktan ya da maketten ev satın almak fiyat açısından avantaj sağlayabilir. Böylece proje bittiğinde belli bir değer artışını yakalamış olur. Ancak bu tür yatırımların risk taşıdığını, proje bittiğinde beklediğiniz gibi tamamlandığını yaşama ihtimaliniz var.

Kaynak: http://blog.zingat.com/yatirim-amacli-alinacak-evde-aranacak-8-ozellik/

Avukat Ali Kiraz kentsel dönüşüm sürecini anlatıyor!

Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, kentsel dönüşüm sürecinde neler yapılması gerektiğini anlattı. İşte Avukat Ali Güvenç Kiraz’dan kentsel dönüşüm sürecinin apartman veya siteler için a’dan z’ye yönetimi…

1) Ön hazırlık süreci

a) Müteahhit seçiminin yapılması (Bu sürecin resmi olarak yapılması için riskli yapı tespitinin kesinleşmesi zorunludur. Riskli yapı tespiti öncesinde yapılan her türlü karar apartman veya siteler için tavsiye edici niteliktedir.)

b1) Müteahhite karar verilmesi ön protokol yapılması (Mevcut ön protokolün resmi şekil şartı nedeniyle hukukumuza göre geçerliliği yoktur.) Müteahhitler hem harç muafiyetleri nedeniyle hem de malikler imzalanacak olan resmi Arsa Payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tek taraflı fesh edilememesi nedeniyle sürece ön protokol yaparak başlamaktadır.

b2) Müteahhitin yukarıda bahsedilen harç muafiyetini dikkate almaması ve maliklerde fesih konusunda riski almaları halinde Noterden düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanması seçeneği (Müteahhit ile ön protokol yapmadan direkt olarak Arsa Payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanması halinde bu sözleşmelerin mutlaka 2/3 ile yapılacak olan karar toplantılarına işlenmesi zorunludur. Bu sözleşmelere sözleşmeyi yapan taraflar arasında bağlayıcı olup uygulama yapılabilmesi için o site veya apartmanda bulunan tüm kat malikleri tarafından imzalanmalıdır) Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri tek taraflı feshi mümkün olmayan ve mahkeme tarafından feshi mümkün sözleşmelerdir. Mahkeme aşamasında fesih için de haklı bir gerekçeniz olması gerekmektedir. Sözleşme imzalandıktan sonra müteahhitten vazgeçmek kolay olmadığı için şunlara dikkat edilmeli;

1) Müteahhittin yeterliliği (sermayesi, geçmiş proje bitirme durumu, kredibilitesi vb)
2) Verebildiği teminatlar (Teminat mektubu veya başka taşınmazlar veya inşaatı bitirmeye yeterli teminatlar)
3) Arsa sahibi ile imzaladığı sözleşmede alacağı payları düzenleyen şartların neler olduğu. İstanbul usulü denilen kat irtifakı kurulumunda payları kendi üzerine alması halinde arsa sahipleri lehine koyulmuş olan ipoteklerin çözülme oranlarının mümkün olduğu kadar inşaatın yapım aşamasına göre olması ve hatta bitirmeye teşvik edici oranda olması. Ankara usulü denilen hak ediş usulüne göre yapılması halinde de yine bitirmeye teşvik edici oranda hak edişin adilane ve inşaatı belli miktar yapması halinde teslime endeksli olmasının sağlanması
4) Cezai şartların tek taraf lehine fazlaca olmaması yani sadece arsa sahibi lehine cezai şart konulmaması
5) İnşaata başlama sürelerinin çok doğru tespit edilmesi. Ruhsattan sonra öngörülen süre ne kadar önemli ise arsa sahipleri tarafından yapılan teslimden sonra ruhsat alımına kadar da bir sürenin mutlaka konulmuş olması
6) Teknik şartnamede taahhüt edilenlerin net bir şekilde marka, model olarak belirlenmesi genel olarak kullanılan muaddili madde gibi maddelerin kabul edilmemesi
7) Geç teslim halinde mutlaka hem cezai şart hem de hak mahrumiyeti bedellerinin yazılması ve teslim alınırken bu hakkın mutlaka teslim belgesinde saklı tutulması gerekmektedir.

c) Müteahhit ve site/apartman yönetimi tarafından mevcut bina ile ilgili belediye ve tapu da tüm bağımsız bölümlerle ilgili inceleme yaptırmaları İş bu inceleme SPK lisanslı değerleme şirketlerine de yaptırılabilecektir.

c1) Belediye İncelemesi

İmar durumunun çıkarılması
Proje veya projelerin çıkarılarak mevcut durumun öğrenilmesi ve imar affı varsa ne şekilde olduğunun anlaşılması
Mevcut bağımsız bölümlerle ilgili net ve brüt m2 öğrenilmesi
Terk,tevhid vb. işlem zorunlulukları var ise öğrenilmesi
Belediyeye karşı bağımsız bölüm sahiplerinden herhangi birisi tarafından dava ve/veya hukuki bir sürecin işletilip işletilmediğinin öğrenilmesi

 

 

c2) Tapu incelemesi

Tapu kayıtlarına bakılarak bağımsız bölümler üzerindeki takyidatların öğrenilmesi
Tapu kayıtlarında açılmış dava ve bu davalarla ilgili hukuki tedbir ve/veya yürütmeyi durdurma kararlarının içeriklerinin öğrenilmesi
Tapu da mevcut son-güncel malik listesinin öğrenilmesi

2) Riskli yapı tespiti

2a) Çevre ve Şehircilik Bakanlığından lisans almış kuruluşlar tarafından taşınmaza gelinerek karot (riskli yapı tespiti) alınması

2b) Karot alımına engel olunması halinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (ÇŞB) tarafından alınacak yazı ve kolluk kuvvetleri marifeti ile karot alınması.

2c) Karot alımı sonrasında tahmini 1-2 ay süre sonunda raporun İstanbul için ilçe belediyelerine bildirilmesi.

2d) İlçe belediyesi tarafından raporun ilgili tapu sicil müdürlüğüne gönderilmesi ve tapunun tüm maliklerin beyanlar hanesine “Riskli yapı şerhi” işlemesi.

2e) Tapu Sicil Müdürlüğü’nün riskli yapı yazılarını tüm maliklerin kanuni ikametgah adreslerine göndermesi ve 15 günlük itiraz süresinin başlaması.

2f) Tebligatı alan maliklerden herhangi birisi tarafından 15 günlük sürede itiraz olmaması halinde riskli yapının kesinleşmesi.

2g) Tebligatı alan maliklerden herhangi birisi tarafından İlçe Belediye Başkanlığına yazılı olarak 15 günlük sürede itiraz olması halinde itirazın ÇŞB İtiraz Komisyonuna gönderilmesi (Tahmini 2-4 aylık sürenin içinde itirazın görüşülmesi).

2h) Riskli yapı tebligatının mirasçısı olmayan, reddi miras yapılan, gaip (sahibi olmayan) ve/veya yurt dışında ikamet eden maliklerin olduğu bir site/apartmana gönderilmesi halinde sürecin akamete uğramaması için rapora tebliğ alan maliklerden herhangi birisinin itiraz etmesi (Rapora yapılan itirazın içeriği ile bağlı kalmaksızın tüm raporun incelenmek zorunda olması nedeniyle ÇŞB rapora itiraz halinde artık sorunlu daireye tebligat zorunluluğu aramamaktadır).

2i) Riskli yapı tebligatı ile ilgili 15 günlük süre içerisinde maliklerden herhangi birisi tarafından usulen yapılan itirazın yapılamaması halinde de mirasçılık belgesi çıkarılması ve kayyum atanması ve tapu da kayıtlı son malik adına işlem yapma yetkisi ÇŞB il müdürlüklerine ait olmaktadır.

2j) Bir parselde birden fazla blok var ise bu blokların her birinden karot alınması zorunludur. Mevcut parsel içerisinde bulunan bloklardan karot alınmayan/alınamayan veya alınıp riskli çıkmayan blok uygulama bütünlüğünü bozuyorsa (ifraz edilemiyorsa) bu durumda ÇŞB İl Müdürlüğüne talep ile bu blokun da riskli yapı gibi değerlendirilmesi mümkündür.

Kaynak: http://blog.zingat.com/avukat-ali-guvenc-kiraz-kentsel-donusum-surecini-anlatiyor/

Emlak Konut müzayedesinde 176 bin TL’ye daireler!

Turyap, Emlak Konut Başakşehir Evleri ve Emlak Konut Bahçekent Emlak Konutları dairelerinden 79’unu açık artırmayla satışa çıkarıyor.

Turyap’tan yapılan açıklamada, alıcı adayları tarafından en çok talep gören Başakşehir Kayabaşı’nda 40, Bahçekent’te ise 39 konut için teklif alındığı belirtildi.

 

Emlak Konut müzayedesi ne zaman?

Emlak Konut Başakşehir ve Bahçekent dairelerini kapsayan ve Turyap tarafından düzenlenen müzayede 28 Şubat 2017 tarihinde, saat 13.30’da gerçekleşecek. Esenyurt Nidya Hotel’de düzenlenecek müzayede en çok talep gören 79 daire için yapılacak. 5 bin TL teminat bedeliyle katılmanın mümkün olduğu müzayede koşulları ile ilgili detaylı bilgiler Turyap web sayfasında yer alıyor.

 

Müzayedede daire fiyatları 176 bin TL’den başlıyor

Açık artırmayla satışa çıkarılan toplam 79 daire cephe, kat durumu, açıklık, gün ışığı, manzara bakımından yatırım ve yaşam avantajlarına sahip.

Kayaşehir ve Bahçekent’te 176 bin liradan başlayan fiyatlarla açık artırmaya çıkan dairelerin tümü hemen teslim edilmeye hazır.

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/emlak-konut-muzayedesinde-176-bin-tlye-daireler/

TOKİ’den emeklilere ayda 300 TL’ye ev sahibi olma fırsatı

TOKİ, hayata geçirdiği konut projelerinden emekliler için yüzde 25 konut ayırıyor Ayrıca emeklilere özel 240 aya kadar vade ve ayda 300 TL’den başlayan fiyat fırsatları sunuluyor. TOKİ Başkanı Mehmet Ergün Turan, “Yaklaşık 800 bin konuta ulaştık. Buna göre yine yaklaşık olarak 600 bin vatandaşımız TOKİ modeli olmasa ev sahibi olamazdı” diye konuştu. Özellikle evi olmayan emekliler için her projeden ayırdıkları konut oranının yüzde 25 olduğuna vurgu yapan Turan, 240 aya kadar vade yapıldığını, taksit oranlarının da 300 liradan başladığını söyledi. Nisan ayı sonu itibariyle ihale edilen ve ihale sürecinde olan konutların sayısının toplamda 783 bini geçtiğine de dikkat çekildi. 2017’de ise 65 bin konut ihale edecek. Emekli hak sahipleri kura ile belirlenecek. Kura sonucu bu kategoriden hak sahibi olamayan başvuru sahipleri diğer alıcılar kategorisindeki başvuru sahipleri ile birlikte tekrar kuraya tabi tutulacak.

Emekliler TOKİ’den nasıl ev sahibi olabilir?
TOKİ, emekli vatandaşların ev sahibi olması için iki yöntemle konut geliştiriyor:
1. Doğrudan idare uygulaması olan, mevcut ve projelendirme aşamasındaki konutlarda emeklilere özel yüzde 25 konut kontenjanı ayrılıyor.
2. Emeklilerin talepleri doğrultusunda, uygun görülen alanlarda konut projelerini hayata geçiriyor.

Emekliler “doğrudan idare uygulaması” projelere nasıl başvurmalı?
• TOKİ’nin ilan ettiği projelere başvuru şartlarına uygun emekliler, başvuruların yapılacağı banka şubesine kimlik belgesi ve emekli olduğunu gösteren belgeyle müracaat edebiliyor.
• Başvuru bedeli olarak banka şubesine 500/1.000 TL yatırılıyor ve “emekli kategorisi başvuru formu” dolduruluyor.
• Konut projesinin noter huzurundaki kura çekilişinde “emekli kategorisi”nde konut çıkmadığı takdirde, kalan başvuru sahipleri ikinci bir şans olarak “diğer vatandaşlar kategorisi”nden tekrar kuraya tâbi tutuluyor.
TOKİ, emeklilerin talebiyle nasıl proje oluşturuyor?
• Emeklilerden gelen talepler valilikler tarafından TOKİ’ye bildiriliyor, İl Valiliği tarafından önerilen ve TOKİ tarafından uygun görülen arsa veya arsalarla ilgili gerekli çalışmalar başlatılıyor.
• Konut projesinde teknik, mali ve idari koşulların oluşmasının ardından emeklilere yönelik konut üretimi başlıyor.

• Üretimde sözleşme için gerekli aşamaya ulaşıldığında, hak sahibi emekliler, ilgili banka şubelerinde Gayrimenkul Satış Sözleşmesi’ni imzalıyor.

Kaynak: http://blog.zingat.com/tokiden-emeklilere-ayda-300-tlye-ev-sahibi-olma-firsati/