Nüfusun çoğalmasıyla fazla besin ihtiyacı insanları tarımda daha çok kimyasal ilaç, gübre vb. kullanarak daha çok besin üretmeye sevk etmiştir. Bu nedenle tarım alanları tahrip olmuştur. Toprakta biriken kimyasal maddeler yer altı sularını da olumsuz etkiler.
İnsan sağlığı için tehdit unsuru olan bu konuyu aşmanın tek yolu insanları bilinçlendirmekten geçer. Dünyada bu tür tarımlar artık kullanılmamaya yerine organik tarım yapılmaya başlanmıştır.
Organik tarım, üretim aşamasında toprağın hiçbir kimyasal maddeye maruz bırakılmadan, üretimden tüketime kadar her evrede kontrollü ve sertifikalı üretim şeklidir.
Organik tarımın hedefi, toprak ve su kaynakları ile havayı hiçbir kirliliğe maruz bırakmadan çevre, bitki, hayvan ve insan sağlığını korumaktır. Hatta dünyada bazı ülkelerde örneğin ; ABD’de 0-2 yaş arası çocuk mamalarının üretiminde mutlaka organik ürünlerin kullanılmasını zorunlu tutulmuş ve yasayla denetlenmeye tabiidir.
Organik tarımın 20. yüzyıldan beri bilinmektedir. Nedeni o zamanlarda ozon tabakasındaki incelme ve dünya geleceğinin tehlikeye düşmesi bu konunun ele alınmasına etkendir. Ülkemizde organik tarım 1980’li yıllarda konu edinmiştir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı organik tarımın yayılması amacıyla bir yasa tasarısı sunmuştur. Ülkemizde satışa sunulan organik tarım ürünlerinin üzerinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından kabul edilen logolar vardır. Siz tüketicilere dünya ve insan sağlığının refahı için mutlaka bu logolu ürünleri tercih etmenizi tavsiye ederiz.
Organik Tarım Hakkında