KALP TÜMÖRLERİ

Tümörler her yaşta görülebilir. Altı yaş gibi çocuklarda ve 70 yaşın üzerindeki yaşlılarda olabilir.

En sık görülen lezyon olan benign myxoma primer benign kalp tümörlerinin yaklaşık %75 ini teşkil eder . Tümöral kitle düzgün, sert, küre şeklinde , enkapsüle bir kitleden jelatinöz gevşek bir yapıya kadar değişebilir, %80’i saplıdır. %75 den fazlası sol atriumda septuma yapışmıştır. Ancak sağ atrium ve nadiren ventriküllerde de görülebilir.

Malign tümörler esas olarak sarkom, ensık rabdomyosarkom ve anjiosarkomdur. Nadiren malign teratomlarda görülür.

Metastatik tümörlerin hemen tümü kalbe metastaz yapabilir. Hepatomalar ve ranal celi karsinomlar hepatik venler ve inferior vena cava yoluyla kalp içersine direkt olarak yayılabilir.

Klinik Bulgular

Bazı myxoma’larla ateş, kilo kaybı ve anemi gibi sistemik semptomlar bildirilmiştir. Laboratuvar çalışmaları artmış bir sedimantasyon hızını, artmış gamma globulin ile, SGOT ve LDH değişik derecelerde yükselmesini gösterir.

Kalp tümörleri değişik klinik bulgular verirler. Klasik olarak saplı bir sol atrium myxoması mitral orifis içine “ball valve aetion” yaparak akımı engelleyip mitral darlığını taklit edebilir. Bir kapakçığın biçimini bozarak mitral yetmezliğine neden olabilir. Hastanın pozisyonu ile değişen üfürüm tanı koydurucu olabilir.

Özellikle kardiyovasküler hastalığın hikayesinin olmadığı genç bir kimsede vasküler obstrüksiyonun aniden ortaya çıkması, parçalanan sol atrium myxomasının embolisini’ düşündürmelidir.Eğertanıemboliden histolojik olarak konulursa erken müdahale yapılmalıdır. Karışık gizli semptomlar, kalp siluetinin bozulması veya izah edilemeyen tamponad yada obstrüksiyon tanıyı düşündürmeli ve ekokardiyografi anjikardiyografi yapılarak kesin tanı konulmalıdır.

Ayırıcı Tam

Kardiyak bir tümör çeşitli valvüler lezyonlarla kanştırılarabilir ve hatta anjiokardiyografi dahi tümörü atrial bir trombüsten ayırt ettiremez.

Tedavi

İntraluminal myxomaların aksine, sarkomlar tanı konulduğu zaman nadiren lokalizedirler. Cerrahi tümör basısını ortadan kaldırmak ve histopatolojik tanı konulmak için cerrahi müdahale yapılabilir. Bazı durumlarda radyoterapi etkili palyasyonu sağlayabilir.