Belirtiler (semptomlar), duyma kaybı, sersemlik hissi, kulağınızda basınç, etkilenen kulaktan cerahat akıntısı şeklindedir. Tedavi edilmezse, kolesteatom yüz kaslarınızın zayıflamasına ya da felç olmasına sebep olur. Doktorunuz sizi bir KBB uzmanına yönlendirebilir. O da kulaklarınızı tetkik edecek ve ilaç verecektir. Genel anestezi altında yapılacak olan, küçük ya da büyük çapta bir ameliyat gerekebilir. Bu ameliyatta, şişkinlik tamamen alınır, zarar gören kemik ya da kulak zarı yeniden yapılandırılır.
Kolesteatom nüksedebilir; bu yüzden, doktorunuz nüksetme belirtilerini takip edebilmek için, kulağınızı yılda bir kez görmelidir.
Etiket: Kulak Burun Boğaz
Labirentit
Belirtileri, vertigo (baş dönmesi) ve denge kaybı, bulantı, kusma, gözlerdeki istem dışı hareketler ve bir kulaktaki işitme kaybıdır. En ciddi belirtilerinin ürkütücü olmasına rağmen, genellikle bu beliritler birkaç günden fazla sürmez ve yardımcı tedavileri vardır.
Doktorunuz kulağınızı tetkik edecek ve yakın bir zamanda kulak enfeksiyonu geçirip geçirmediğinizi soracaktır. Labirentit, bakteriyel enfeksiyona bağlıysa, antibiyotik kullanmanız gerekecektir. Her iki tip labirentitte de doktorunuz, vertigonun etkilerini hafifletmek için bulantı kesici ilaçlar önerebilir. Baş dönmesi genellikle, birkaç günle birkaç hafta içinde kaybolur. Denge eksikliği, özellikle hızlı hareket ettiğiniz zaman, haftalar hatta aylar sonra sona erebilir. Labirentitin nüksetmesi çok nadirdir.
Menier Hastalığı ( Bir İç Kulak Hastalığı )
Menier hastalığı, iç kulakta sıvı birikmesinin sonucu olarak meydana gelir. Doktorlar, sıvının hangi sebeple biriktiğini bilmemektedirler. Aşırı sıvı ve iç kulaktaki hassas çeperlerin hasar görmesi sebebiyle, denge merkezi beyne karışık sinyaller gönderir, bu da vertigoya ve dengesizliğe sebep olur.
SEMPTOMLAR
Menier haastalığının belirtileri dramatik olabilir. En kötü belirti vertigodur, bazen beraberinde bulantı ve kusma da olabilir. Vertigo dakikalar hatta saatler sonra sona erebilir ve akabinde günler sürebilecek bir dengesizlik hissi yaşanır. Etkilenen kulakta basınç ve uğultular duyabilirsiniz. Ufak dereceli işitme kaybı sıradandır. Gelir ve gider; bazı kişilerde kalıcıdır. Ciddiyet derecesi ve süresi değişken olacak şekilde bir ya da daha fazla belirti atakları yaşayabilirsiniz; hastalığı başkalarından farklı olarak yaşayabilirsiniz. Bazen belirtiler sık ve çok rahatsız edici olurlar ve haftalar ya da aylar sürer sonra neredeyse tamamen aylar ya da yıllar boyu kabolur.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ
Doktorunuz vertigoyu önlemek için ya da bulantı ve kusmayı hafifletmek için ilaçlar yazsa bile, Menier hastalığının tedavisi yoktur. Sıvı tutulumunu (bu sıvı iç kulakta oluşur) azaltmak için idrar sökücü ilaçlar da yazılabilir. Etkisi kanıtlanmamış olmakla beraber, tuz, nikotin, alkol ve kafein tüketiminin azaltılması zaman zaman tavsiye edilir.
Vertigo ataklarını durduracak veya azaltacak birçok ameliyat türü vardır, bu ameliyatların başanlı ya da başarısız olma dereceleri değişiklik arz eder. En başanlı ameliyatlar, yıkıcı ameliyatlardır yani amaç kulak içindeki yapıyı yıkmak (sağırlıkla sonuçlanır) ve vertigoyu durdurmaktır. Bu ameliyatlar genellikle, ciddi baş dönmesi yaşayan insanlara ve etkilenen kulağı duymayan ya da çok az duyan kişilere yapılır.
Seçici vestibül siniri kesimi adı verilen ameliyat sırasında, cerrah, vücudun denge sinyalini iç kulaktan beyne gönderen siniri keser. Ameliyat sırasında, sinire ulaşmak için, siniri çevreleyen kemiğin bir kısmının alınması gerekir.
Endolenfatik sönt adı verilen yeni bir cerrahi uygulamada, iç kulakta açılan küçük bir delikten fazla sıvının dışarı boşalması sağlanmaktadır. Bir başka yaklaşım ise kulak zan yoluyla, iç kulağa gentamisin antibiyotikler veya streptomisin damlatmaktır; bu ilaçlar denge organını (ve beyne gönderdiği kanşık sinyalleri) tahrip ederken işitmeyi korur.
Orta Kulak İltihabı
Akut orta kulak iltihabı, ona kulakta oluşan bir bakteriyel enfeksiyon sebebiyle oluşur. Virüslerin de rolü olabilir. Belirtileri ani kulak Jf ağrıları, sızı, ateş, genellikle hasta olma ve sinirli olma hissi şeklindedir. Bazen, üst solunum yolu, sinüs ya da boğaz enfeksiyonuda sebep olabilir. Akut orta kulak O iltihabının komplikasyonu kulak (Qc zarının delinmesi (kulaktan kan ve cerahat gelir), mastoidit (kulağın yanındaki kemikte oluşan enfeksiyon, kızarıklığa ve sancılı şişmeye sebep olur) veya menenjittir.
Mastoidit ve menejit nadiren görülen komplikasyonlardır. Bunula beraber, her ikisi de hemen hastaneye kaldırılmayı gerektirir ve mastoidit ameliyatı gerekli olabilir. Kulak zanndaki delinme, orta kulaktaki basıncın serbest kalmasını sağlar ve ağrıyı hafifletir; genellikle birkaç gün içinde de iyileşme gerçekleşir.
Akut orta kulak iltihabının tedavisinde, kulak damlalan biçiminde, değişik antibiyotikler kullanılır. Dekonjestan ve antihis taminik ilaçların, enfeksiyonun ilerlemesini etkilediği kanıtlanmamış olsa da, allerjik ve nazal konjesyon belirtisi olan hastaların daha rahat hissetmelerini sağlarlar. Akut orta kulak iltihabında, antibiyotik tedavisi etkili olmazsa; bir bisturi ya da enjektör yardımıyla, kulak zarına bir delik açılır ve enfekte olmuş sıvının kulak kanalının dışına akıtılması sağlanır.
Orta kulak iltihabının bazı çocuklarda nüksetme eğilimi vardır. Çocuğunuz 6 ay ve daha az bir zaman içinde, üç veya daha fazla iltihaplanma yaşarsa; iltihaplanmanın altmda yatan başka sebeplerin araştırılması faydalı olacaktır. Çevresel allerji yapan maddeler, gıda allerjileri (süt gibi), bağışıklık zayıflığı büyümüş lenf bezleri, kronik sinüzitler, sigara içilen ortamda bulunmak ve diğer sebepler, nükseden enfeksiyonlara daha fazla maruz kalınmasına sebep olur.
Orta kulak iltihabına yol açan iki bakteriye karşı bağışıklık kazanmak, yardımcı olacaktır: Streptokok pnömokok ve haemofil grip.Nükseden enfeksiyonların altında yatan herhangi bir sebep bulmazsa, çocuğunuzun doktoru, birkaç hafta veya ay sürecek, düşük dozlu, günlük antibiyotik önerebilir. Antibiyotik tedavisi başanlı olmazsa, doktor, kulak zarından tüplerin sokularak orta kulakta biriken sıvının boşaltılmasının sağlanmasını önerebilir.
Sızıntılı orta kulak İltihabı,akut orta kulak iltihabındaki gibi enfeksiyonlu belirtiler olmadan, orta kulakta sıvı bulunmasıdır. Çok sıklıkla, bu iltihap, akut enfeksiyon temizlendikten sonra oluşur, ancak sıvı kalmaya devam eder. Diğer nedenler, damak yangı, soğuk alma ve basınç travması sebebiyle östaki borusunun zayıf çalışmasıdır.
Tedaviden bir ay sonra, akut orta kulak iltihabı olan çocukların % 40’ında orta kulakta sıvı bulunur; tedaviden üç ay sonra % 10’unda sıvı bulunur. Sıvı 2-3 ay boyunca kalmaya devam ederse, ve antibiyotik kullanılmamışsa, önerilebilir. Kortikosteroid ilaçlar da yazılabilir.
Israrlı akıntının sebep olduğu en büyük sorun, işitme kaybıdır. Küçük bir çocukta, işitme kaybı, konuşmada gecikme ve dilin gelişmemesi sorununa yol açar. Çocuğunuzun iki kulağında sıvı, 3 ay boyunca kalırsa; ya da tek kulakta 6 ay kalırsa, havalandırma tüpleri konulabilir.
Kronik süpüratif orta kulak iltihabı, 6 hafta ya da daha uzun bir süre, kulaktan sızıntı olmasına sebep olur. Kolesteatonı olması ihtimali de vardır. Sızıntıyı tedavi eetmek için doktorunuz, antibiyotik ve kulak damlası yazabilir. Tedavi başansız olursa, damar içi antibiyotik uygulaması, odyogram ve bilgisayarlı tomografi taraması istenebilir. Sorun ısrar ederse, ameliyat önerilebilir.
Otoskleroz
Otoskleroz, orta kulak kemiklerinde ya da iç kulağı çevreleyen kemikte, anormal türde kemik büyümesinin oluşması halidir. Bu anormal kemik, hassas orta kulak kemiklerini etkilediği zaman, bunları hareketsiz kılar. Titreşimyapamazlar, bu nedenle sesi iletemezler. Anormal kemiğin en sık geliştiği bölge, üzengi kemiğidir. İşitme kaybının sebebi, sertleşmiş üzengi kemiğinin titreşim yapamaması ve ses dalgalarını kulak kanalından iç kulağa geçirememesidir. Otosklerozun kalıtımsal olma eğilimi vardır ve erkeklerden çok kadınlarda görülür.
Nezle
Virüsleri, size doğru öksüren ya da hapşıran birinden gelen tükürüklerden de kapabilirisiniz. Nezle virüsü, vücudun dışında 3 saatten fazla yaşayabilir.Kemoterapi aldığı için ya da HIV virüsü taşıdığı için bağışıklık sistemi zayıflamış olan kişiler, nezleye karşı daha açıktırlar.
Çocuklar, ardarda nezle olurlar zira nezleye sebep olan virülere karşı bağışıklık kazanmamışlardır. Antibiyotikler nezleyi geçirmezler zira virüslere karşı etkili değildirler. Hatta antiviral ilaçlar dahi nezleye sebep olan virüsleri öldüremezler.
SEMPTOMLAR
Herkes nezlenin belirtilerinin neler olduğunu bilir ancak neden bu belirtilere sahip olduğunu bilemez. Genel anlamda, belirtiler, viral atağa, vücudun karşı koyma şeklidir. Mukoza, virüsü tuzağa düşürmek için üretilmiştir. Öksürmek ve hapşırmak, mukozayı dışan atar. Belirtiler, enfeksiyondan 2-3 gün sonra başlar. Bunlar, hapşırma, kuru öksürük, göz yanması, boğaz kaşınması, baş ağnsı kulak ve sinüs rahatsızlığı, yorgunluk, düşük ateş, burun akması, geniz tıkanması ve ses kısılmasıdır. Nezle olanların çoğu 5 gün içinde iyileşirler. Nezle olan her yüz kişiden sadece biri ya da ikisinde sinüzit veya kulak iltihabı gibi komplikas-yonlar gelişir.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ
Nezlenin tedavisi yoktur. Parase-tamol veya aspirin (Reye sendromu sebebiyle, 20 yaşın altındakiler aspirin almamalıdırlar) baş ağrısını ve bazı ağrı hislerini hafifletir. Nezleyi sorun etmeyin ve yeteri kadar dinlenmeye çalışın. Dekonjestan ilaç olan psödoefedrin (birçok soğuk algınlığı ilacının bileşenidir) kan damarlarının büzülmesini sağlar ve nefes almayı kolaylaştırmak üzere üst solunum yolundaki tıkalı geçişleri açar.
Dekonjestan ilaçlar ayrıca, ufak bir risk de olsa, kulak ya da sinüs enfeksiyonu riskini azaltır ancak kalp atışlarının hızlanması ve jykusuzluk gibi yan etkileri vardır.Dekonjestan ilaçlı, reçeteyle satılmayan burun damlalan da yardımcı olur fakat bunları 5 günden fazla kullanmamalısınız zira, uzayan kullanım, belirtileri daha da kötüleştirir. Reçeteyle satılan, ipratropyum isimli ilacın burun damlası da vardır ve belirtilerin hafiflemesine yardımcı olur.
Bu ilaçları almadan önce doktorunuzla kontrol ediniz. (Özellikle başka ilaçlar da kullanıyorsanız ve yüksek tansiyon, göz tansiyonu, idrar yolu sorunları, şeker, kardiyovasküler sorunlar ya da hipertiroid sorunlarınız varsa.)Soğukalgınlığınızı aile bireylerine veya iş arkadaşlarınıza bulaştırmamanın pratik önlemleri, ellerinizi sık-sık yıkamak, öksürürken ya da hapşırırken ağzınızı bir mendille kapamak (kullandıktan hemen sonra mendili atmalısınız), gözlerinize dokunmamaya çalışmak, mutfak ve banyodaki yüzeyleri temiz tutma hususunda titiz olmaktır.