Lenfoid doku
Yenidoğanda timus bezi tüm vücut ağırlığına oranla büyüktür ve iyi gelişmiştir. Akciğer grafilerinde timus bezinin bulunmayışı ağır bir infeksiyonu veya stres durumunu düşündürür. Nadir bir immun yetersizlik hastalığı olan di george sendromu.nda da timus aplaziktir.
Lenfositler
B lenfositler
Bu hücreler, gestasyonun 8. Haftasından itibaren fetusun karaciğerinde bulunan kök hücreleri tarafından yapılır. 12. Haftadan itibaren bu hücreler ıgm yapımına başlayabilir ve 15. Haftadan sonra tam fonksiyon gösterebilir. Bu hücrelerin ıgm nin yanısıra ıgd ve ıgg de yaptıkları, ayrıca c3e ve la antijenine karşı reseptörleri olduğu gösterilmiştir. 15 18. Haftalarda b lenfositlerin erişkindekine yakın immunoglobü lin içerdikleri, ancak özgül antikor yapımlarının sınırlı olduğu gözlenmiştir.
T lenfositler
Timositler (lenfoid hücreler) 9. Haftadan itibaren timusta belirirler. 11. Haftada koyun eritrositleri ile rozet oluşturabilirler. Bu hücreler timus bezinin korteks tabakasında daha yoğun olarak bulunurlar. Hızla çoğalıp olgunlaşır ve medüllaya doğru göç ederler. Bu lenfositlerin yardımcı (helper) ve süpresör (baskılayıcı) fonksiyonları medüllanın epitelial hücrelerinde kod lanmaktadır. Timusta lenfosit yanıtı 12. Haftada, kanda ise 14. Haftada başlar. Baskılayıcı, yardımcı ve etkileyici fonksiyonlar doğumda gelişmiş olmakla birlikte yenidoğanm t lenfositlerinde migrasyon inhibisyon faktör yapımı, interferon ve lenfotoksin oluşumu yeterli düzeyde değildir. Bu nedenle yenidoğan çocuklarda gecikmiş aşırı duyarlık deri testleri ile her zaman güvenilir sonuç alınmayabilir. Neonatai t lenfositler in vivo koşullarda düşük sitotoksisite gösterirler. ,
‘ Toplam t lenfosit sayısı preterm bebeklerde sayıca az olmasına karşın miadında doğanlarda erişkindeki değerlere eştir. Bununla birlikte term bebeklerde de aktif t lenfosit sayısı düşüktür. Bu lenfositlerden baskılayıcı olanlar yardımcı olanlara oranla biraz daha aktiftirler.
İmmunoglobülinler
Igm: ilk sentez edilen immunoglobülin
269
Igg : plasenta, yolu ile anneden çocuğa geçebilen bir immunoglobülindir. Fetal 8. Haftadan itibaren çocukta saptanabilmektedir. 17. Haftadan doğuma kadar fetusta ıgg düzeyi yükselir ve doğumda anne düzeyini aşar. Preterm bebeklerde ıgg düzeyleri göreli düşüktür. Bu nedenle pretermlerde ağır infeksiyon riski yüksektir. Igg plazma düzeyleri 1. Yaşın sonunda erişkin düzeyinin % 60 ma erişir.
Igd : bu immunoglobülin de normalde plasentayı geçmemektedir. Doğumu izleyerek sentez edilmeye başlar. Bir yaş civarında anlamlı bir düzeye erişir.
Ige : plasentayı geçmeyen bir immunoglobülindir. Kordon kanında ıge düzeyleri erişkin seviyesinin % 2 si kadardır. Kan düzeyi yenidoğan döneminin sonuna doğru yükselmeye başlar. 1 yaş civarında erişkin düzeyinin % 30 una erişir.
Kompleman
Kompleman komponentleri 20. Gestasyon haftasından önce sentez edilmeye başlar. C3 ise 5 6. Haftalarda yapılabilmektedir. Miadında doğan bir bebekte total hemolitik aktivite ve c8 ve c9 dışında diğer komplemenlarm düzeyleri erişkin düzeyinin yarısı kadardır. Preterm bebeklerde clq, c2, c3 ve c4 düzeyleri daha düşüktür.
Polimorfonükleer lökositler (pmn)
Preterm yenidoğanlarda pmn lerin aktivite leri düşüktür. Buna karşın miadında doğanlarda opsonizasyon ve bakteriyi öldürme işlemleri erişkindekine benzer sonuçlar verebilir. Hasta yenidoğanlarda ise ağır bir nötropeni kolaylıkla
Gelişir, periferik kana olgunlaşmamış nötrofii hücreler çıkar. Bu nedenle bakteriyi öldürme işlemi yetersiz kalır.
Monosit makrofaj sistemi
Kemik iliğinde öncü hücreler promonosit şeklinde farklılaşırlar. Daha sonra çoğalıp mo nosit şekline dönerek dolaşıma katılırlar. Kordon kanındaki mononükleer hücrelerin yaklaşık % 10 15 i monositlerden oluşmaktadır. Bunlar bir süre sonra damar dışı aralıklara geçer ve aktif makrofaj olarak işlev görürler. Yenidoğanda mo nosit kemotaksisi düşüktür, ayrıca monosit fagositozu da erişkine oranla azdır. Solübl antijenlerin t hücrelerine sunuluşu ise normaldir.
İmmun tolerans
Fetal hayatta çocuğun immun sistemi kendi antijenlerini yabancı antijenlerden ayırt edebilecek yetenektedir.
Pasif bağışıklık
Fetusa annesinden plasenta aracılığı ile ıgg antikorlar göçer. Anne bağışık ise bu antikorlar yenidoğanı, kızamık ve kızamıkçık gibi bazı in feksiyonlardan korur. Bununla birlikte ıgg antikorlarının alt gruplarının hepsi plasentayı geçmez. Bu nedenle, örneğin boğmacaya karşı bağışıklık veren ıgg2 ve ıgg4 plasentayı geçmediklerinden, yenidoğan bebek boğmacaya karşı ko runmamaktadır. Polisakkarit antijenlerine karşı gelişen antikorlar ıgg2 ve ıgm smıfından dır. Bu antikorlar da plasentayı geçmediklerinden yenidoğan bebeğin özellikle e. Coli, klebsi ella, grup b beta hemolitik streptokoklar, h. İnf luenza ve streptococcus pneumoniae’yet karşı bağışıklığı yoktur.
Anneden geçen ıgg antikorlar yenidoğanda aktif antikor sentezini baskılar. Bu nedenle bebek 2 3 aylık olana kadar bcg dışında aşı uygulamaları tam başarılı olmaz.
Annede lupus eritematosus, hipertiroidi, idi opatik trombositopenik purpura, miyastenia gra vis gibi anormal antikor içeren bir hastalık varsa, bebek anneden geçen bu antikorlar nedeni ile geçici hastalık tablosu gösterebilir. Anne sütü ile beslenen yenidoğanlarda sütle geçen çeşitli bağışıklık faktörleri ile pasif bağışıklık sağlanır. Örneğin anne sütünde bulunan salgısal ıga ye nidoğanm barsağmda lokal bir koruyuculuk sağ
270
Layarak bakteri, virüs gibi çeşitli etkenlere karşı çocuğu korur. Salgısal ıga emilmemekte, ancak barsak mukozasındaki mikroorganizmaların üremesini inhibe etmektedir. Anne sütünde bulunan lizozim ve laktoferrin gibi maddelerin de çocuğun infeksiyonlardan korunmasında yardımcı rolleri vardır.
Primer immun yetersizlik sendromlari
Yenidoğanda primer immun yetersizlik sendromlarının tanınması için bazı faktörlerin dikkate alınması gerekmektedir. Ailede böyle bir hastalığın varlığı, muayenede perianal veya peri oral kandida infeksiyonu, ishal, hepatosplenome gali, makülopapüler döküntüler, lokalize bir in feksiyon varlığına karşın lenfadenopatinin bulunmayışı, uyarıcı bulgulardır. Hipokalsemi ve röntgen filminde timus gölgesinin bulunmayışı digeorge sendromunu, howell jolly cisimcikleri aspleniyi, trombositopeni vviskott aldrich sendromunu düşündürür. İmmun yetersizlikte lenfopeni sık görülmekle birlikte lenfosit sayısı normal de olabilir. Igm ve ıga nın tam yokluğu immun yetersizliği düşündürür. Gecikmiş aşırı duyarlık testleri yenidoğanda anlamsız sonuçlar verir. Bununla birlikte kandida infeksiyonu varlığında, kandida gecikmiş aşırı duyarlık deri testine yanıtsızlık anlamlıdır.
Sekonder immun yetersizlik durumları
Yenidoğanda sekonder olarak immun yetersizliğe yol açan çeşitli nedenler vardır. Bunların başında pretermlik gelir. Sga bebeklerde de ıgg düzeyleri ve t lenfosit sayısı düşük olabilir. Alkolik anne çocuklarında t lenfosit sayısı azalmış, aktivite baskılanmıştır. Annenin gebelikte kullandığı kortikosteroid gibi bazı ilaçlar da t hücre sayılarını etkiler. Anneden geçen ıgg antikorların yanlanma zamanı yaklaşık 25 gündür. Bu nedenle 3 6 aylıktan 1 2 yaşma kadar çocuklarda geçici hipogammaglobülinemi durumu vardır. Hipogammaglobülinemi, preterm bebeklerde daha belirgindir.