- Genişlemiş mediastinal siluet.
- Arkaya yayılan değişken göğüs ağrısı.
- Anormal aortanın anjiografik veya CT scan ile demonstrasyonu.
Genel özellikler
Muayyen bir basınçta, hastalıkla aort duvarı üzerindeki gerilme kendi çapıyla oranlı olarak arttığı için, aortanın patolojik distanyonu ilerleyici olma eğilimindedir.
Torasik aorta anevrizması
(1) sifiliz,
(2) arterioskleroz,
(3) dejeneratif bir proçes (kistik media nekrozu, Marfan sendromu),
(4) travmaya bağlı olarak gelişebilir.
Anevrizma normal çaplı bir aortadan gelişen sakküler bir şekilde olabileceği gibi (genellikle sifilitik) daha sıklıkla tüm lümenin genişlemesi şeklinde görülür. Fuziform genişleme lokalize olursa da aortanın diffüz genişlemesi ve kıvrılması şeklinde olabilir.
Klinik Bulgular
A.Semptomlar ve Bulgular: Torasik aorta anevrizmasının belirtileri çap ve lokalizasyonuna bağlıdır. Vertebral yapıların ya da sternumun kemik erozyonu ağrıya neden olabilir. Recurrent laringeal sinirin gerilmesi ses kısıklığına neden olur. Bronkusa baskı nedeniyle öksürük ve akciğer erozyonuna bağlı olarak hemoptizi görülebilir.
B.Radyolojik Bulgular: Aortagrafi anevrizmanın tanı ve tasvirinde kesin ve son çalışmadır. Anevrizmanın sınırları, aortanın yapısı, anevrizmanın yapısı ve arkus damarları ile ilişkisini belirleyebilmek için çok sayıda görüntüler gerekebilir.
Ayırıcı Tanı
Tedavi
Tedavi zararlı proçesin kaldırılması esasına dayandığı için genişleyen bir kitlenin sekonder etkilerini tedavi etmek için destekleyici işlemler açıkça boşunadır. Sistemik hipertansiyon anevrizmanın genişlemesini hızlandırdığı ve tehlikeler oluşturduğu için kontrol altına alınmalıdır. Kesin tedavi için cerrahi tek çare olarak ortaya çıkar. Fuziform anevrizmalar için tube greft ile replasman gereklidir. Sakküler anvrizmalar eksize edilerek dip kısmından dikilebilir. Cerrahi risk ve sonuçlar hastalık proçesinin patolojik yapısı ve lokalizasyonuna bağlı olarak değişir. Ana damarların yeni bağlantılarının kurulmasını gerektiren arkus anevrizmalarına nazaran çıkan ve inen aortada lokalize anevrizmalar daha kolaylıkla tedavi edilir. Valsalva sinüslerini işgal eden anevrizmalar sıklıkla aortik valvin malfonksiyonu ve koroner ostiumlann yer değiştirmesi ile birlikte bulunur. Bu durumlarda, aortik kapağı replase etmek ve koroner ostiumları grefte implante etmek sıklıkla gerekir.
Torasik aorta anevrizmaları için yapılan operasyonlar birçok teknik güçlükler gösterir. Geniş bir anevrizma kitlesi kalp ve mediastinal yapıların yerini, rutin kanülasyona engel olacak ve anevrizmanın arkasından aortanın klemplenmesine müsaade etmeyecek şekilde, değiştirebilir. Bu şartlarda perfüzyonu, çok derin vücut hipotermisiyle uzun süreli sirkulatuar arrest temin etmek için, kasıktan başlatmak yararlıdır. Distal aortik arkusun ve inen aortanın anevrizmalarına sol taraftan ulaşılmalıdır. Bunlar ya sol kalp by-pass‘ı (sol atriumdan femoral artere) ya da vücudun aşağı kısmının perfüzyoununu (bir pump oksijenatör kullanarak femoral venden femoral artere) gerektirirler. Her îki teknik ( iki pompalama sistemi arasındaki dağıtım probleminden dolayı) total vücut perfüzyonundan daha büyük bir mahareti gerektirir.
İnen torasik aortayı tutan anevrizmaların eksizyon ve tüp greft replasmanı yapılırken alternatif işlem olarak
(1) çıkan aortadan femoral artere heparinize shunt’ın kullanımı
(2) sodium nitroprusside kullanarak proksimal hipertansiyon kontrolü ile basit cross-clamping.
Bu tekniklerin ikisi de total vücut heparinizasyonu ve pump oksijenatör kullanımına gerek göstermediğinden kanama komplikasyonlarını en aza indirir.
İnen torasik anevrizmektominin öldürücü olmayan en ciddi komplikasyonu paraplejidir (vakaların %5-10 unda görülen).
Prognoz
Cerrahi düzeltme yapılmadan, ilerleyici distansiyon ve nihayet rüptür kaçınılmaz olup, seyir önceden tahmin edilemez. İlerleyici genişleme operasyonu mecbur kılmalıdır.