Abdomen ve Pelvis

Böbreklerin muayenesi kistik lezyonları solidlerden ayırabilir ve hidronefroz, polikistik böbrekler, perinefritik sıvı toplanmaları ve diğer morfolojik değişiklikleri gösterebilir. Son zamanlarda, iradyografik kontrast ajanlar enjekte edildiğinde diyabetik hastaların ve renal yetmezlikli hastaların, renal yetmezliklerinin daha da kötüleşme riskine sahip olduklarını göstermektedir, ultrasound kronik renal yetmezlikli hastaların değerlendirilmesinde temel bir yöntem olmaktadır.

Karaciğerde, solid lezyonlar kist veya abse gibi sıvı dolu lezyonlardan ayrılabilirler . Teknik, yüksek doğruluk derecesi ile dilate kanalları da gösterebilir. Metastatik lezyonlar da gösterilebilir.Ultrasonografi safra kesesi büyüklüğünü gösterebilir ve 1-2 mm. çaplı küçük taşları dahi tesbit edebilir. Safra taşlarının yanlış pozitif tanısı nadirdir, yanlış negatif tanı hızı oral kolesistografi den daha azdır. Ultrasound hipertrofik kolestozis ve safra kesesi karsinomu gibi, safra kesesi duvar anormallikleri çalışmaları için de faydalıdır.

Ultrasonografi pankreatik kist, pseudokistleri ve pankreas büyümesini de gösterebilir.Henüz pankreastaki küçük tümörleri inanılır şekilde gösterememektedir. Tümörler kilinik olarak belirginleştiğinde pankreas boyutlarını değiştirecek kadar büyümüşlerdir. Tümörler, inflamatuar ödem gibi lokal pankreatik büyüme yapan diğer nedenlerden iyi fark edilemezler. Kalsifikasyonlar arada sırada gösterilebilirler, fakat BT scan ile daha belirgin şekilde görülebilirler.

Hastada fazla intestinal gaz varsa, akut pankreatitte olduğu gibi, ultrasonografinin faydası olmaz.

Ultrasonografi ameliyat sonu abseleri ve diğer ameliyat sonu sıvı toplanmaları tayininde oldukça doğru netice verir. Arasıra fazla bağırsak gazı nedeniyle, birlikteki adinamik ileus gösterilemeyebilir.

Kadın üreme organlarındaki kitleler muayene edilebilir ve uterus büyümesi adrenal kitlelerden ayırtedilebilir. Overial kitlelerin kistik veya solid yapısı tayin edilebilir. Ultrasound jinekolojik gösterimde majör bir rol oynamaktadır ve özellikle fizik muayene hastanın cerrahi bir bozukluğu olup olmadığını gösteremediğinde faydalıdır.

Ultrasound abdominal aortik anevrizmadan şüphelenilen hastaların değerlendirilmesinde ilk seçilecek işlemdir. Ayrıca anevrizma çapını göstermede de çok faydalıdır.

Birkaç yıl içinde, ultrasound tekniklerinin operasyon sırasında cerrahlar tarafından kullanılabilir hale geleceği tahmin edilmektedir. Hatta şimdi bile, birçok beyin cerrahi işlemleri ve ventriküler şant yerleştirimi ultrasound kılavuzluğunda yapılmaktadır. Japonyada ,karaciğer rezeksiyonları ultrasound monitoring yardımı ile başarılmaktadır.

Yüzey epiteline ait tümörler

Etiyoloji kesin olarak belli değildir, ancak yüksek sosyal seviyedeki bayanlarda insidans daha yüksek olarak karşımıza çıkmaktadır. Gebelik ve oral kontraseptiflerin kullanımı ile riskin azaldığı bilinmektedir.

Tipler-Epitelyal tümörler, orijinini embriyonal kölomik epiteden almış olan, yüzey epitelinden köken alırlar. Bu tümörler, farklı yollardan farklı tipteki tümörlere diferansiye olabilirler:
• Tubal differansiasyon: seröz över tümörü.
• Endometrial differansiasyon: endometrioid tip ve şeffaf hücreli över tümörü.
• Endoservikal differansiasyon: müsinöz över tümörü.
• Transizyonel differansiasyon: Brenner tümörü.

Mikroskopik olarak tümörler, benign, malign ve borderline (atipik hücreler ve anormal doku yapısı mev­cuttur ancak invazyon mevcut değildir) olarak sınıflandırılırlar. Büyük çoğunluğu benign karakterli iken geride kalan kısmı ise düşük dereceli malign tümörler oluşturmaktadır.