Ekstrensik astmanın 3 fazı

Curschmann spiralleri

(küçük hava yollarındaki mukus tıkaçlarından oluşan) içerir.

Klinik bulgular şöyledir:
• hafif hastalık (vakaların çoğu): iyi tanımlanmış nedenler tarafından tetiklenen akut intermittan bronkospazm epizotları (vvheezing, dispne veya öksürük)
• orta- şiddetli derecede hastalık (az bir yüzde): orta veya ileri yaşta şiddeti gittikçe artan ve zamanla geri dönüşümsüz bir hal alan astma (kronik astma); hastalar solunum yetmezliği bulgularıyla gelebilir.
• Status astma tikus ilaç tedavisine cevap vermeyen şiddetli akut hastalık. Hava girişi whezing oluştur­maya yetecek derecede olmayabilir (sessiz göğüs kötüye işarettir) ve akut solunum yetmezliğinden ölümle sonuçlanabilir.

Astmanın bulguları arasında, etkilenen hava yol­larının değişken boyutta ama küçük kalibrasyonda olmalarına bağlı olarak yaygın, polifonik, high-pitched wheezeler yer alır. Kronik astma vakalarında fıçı göğüs görülebilir.
Esas komplikasyon kor pulmonaledir. Kronik alveoler hipovertilasyona bağlı oluşan pulmoner vazokonstrüksiyon pulmoner hipertansiyon ve sağ ventrikülde hipertrofiye neden olur. Hastalık genelde ilaç tedavisiyle başarılı bir şekilde kontrol edilir:
• (32-adrenoreseptör agonistleri: örneğin salbutamol, dakikalar içinde etkileyerek bronş düz kaslarını gevşetir.
• Kortikosteroidler: örneğin beklametazon. Orta-şiddetli derecede astmanın tedavisinin kilit taşıdır, bronşial mukozadaki inflamasyonu azaltarak birkaç gün içinde etkir.
• Aminophylline, fosfodiesterazı inhibe ederek bronkokonstrüksiyonu azalttığı düşünülür.
• Antikolinerjikler, p2-agonistlerle sinerjistik etki göstererek kas spazmını azaltabilirler.
• Kromoglikat: hafif derecede astmanın profilaksisinde yararlıdır, özellikle çocuklarda.

CİN açısından tarama

Tedavi anormal epitelin lokal olarak ortadan kaldırılması esasına dayanır. Bu amaçla kryoterapi, laser kullanılabilir ya da kon biyopsiyi takiben histolojik inceleme ile niteliği tayin edilir.

Skuamöz hücreli karsinom

Makroskopik olarak, tümörler aşağıdaki özellikleri sergilerler:
• Erken: serviks epitelinde granüler irregülarite alan­ları mevcuttur. Stromanın progresif invazyonu sonu­cunda servikste anormal sertlik hali meydana gelmektedir.
• Geç: serviksi harab eden mantarımsı şekilli ülser alanları mevcuttur.

Mikroskopik olarak, lezyonlar üç histolojik başlık
altında incelenebilir:
• Keratinize, büyük hücreli skuamöz karsinom

Non-keratinize, büyük hücreli skuamöz karsinom.

Non-keratinize, küçük hücreli skuamöz karsinom

Erken evrede, sıklıkla hastalar vajinal kanama şikayeti ile gelirler, fakat ileri evrede gelen hastalarda mesane tutulumuna bağlı olarak üriner obstrüksiyon gelişebilmektedir.
invasiv karsinomların tedavisi lokal invazyonun derecesine göre yapılmaktadır. Sağkalım hastalığın evresine bağlı olmaktadır.
invasiv karsinomlarda tedavi hastalığın evresine bağlı olarak değişim göstermektedir. Sıklıkla, radikal cerrahi ve/veya radyoterapi ve/veya kemoterapi uygu­lanmaktadır.

Hobgen testi

HOGBEN, ilk defa 1931 senesinde Xenopus Laevis adı verilen beyaz, dişi Cenubî Afrika kurbağalarına, cüz’i miktarda hypophyse ön lobu efestresi zerk edildiği zaman birkaç saat içinde ovulasyon ve yumurta ifrazının meydana geldiğini tesbit etmiş ve bundan gebelik testi olarak istifade edilmeye çalışılmıştır. Bu tip kurbağalara gebe kadının idrarı zerk edildiği zaman 4 -12 saatte ovulasyon ve bol miktarda yumurta ifrazı olmaktadır