PSİKİYATRİK KOMPLİKASYONLAR

Postoperatif psikoz karın ameliyatı geçiren hastaların %5’inde gelişir, göğüs ameliyatlarından sonra daha da sıktır. Yaşlı ve kronik hastalarda psikiyatrik bozukluklar daha fazla görülür.

Postoperatif dönemde verilen ilaçlardan bazıları psikoz gelişmesine sebep olabilir, bunların en önemlileri meperidin hidroklorür (Demerol), cimetidine ve kortikosteroidlerdir. Spesifik psikiyatrik sendromlar bazı prosedürleri takip edebilir, göz ameliyatından sonra hallusinasyon ve siyah yama sendromu (black patch syndrome) bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Daha önceden mevcut olan psikiyatrik bozukluklar ameliyatın yapılmasına engel olacağı endişesiyle gizlenmiş de olabilir.

Postoperatif ilk günde klinik belirtilerin görülmesi nadirdir. Bu dönemde hasta kendisinde ve çevresinde olan değişikliklerden etkilenmemiş veya ilgisiz kalıyor görünebilir. Postoperatif üçüncü günde en dramatik psikiyatrik değişiklikler kendisini gösterir. Semptomlar değişik olmakla beraber en çok görülenler konfüzyon, korku, zaman ve mekan oriyantasyon bozukluğudur. Bazen de manik veya depressif psikoz gelişebilir. Bu klinik tabloların altında metabolik bir bozukluğun veya gelişmekte olan bir sepsisin (özellikle yanıklarda) bulunmadığından kesinlikle emin olunmalıdır. Şiddetli postoperatif emosyonel bozukluklardan korunmanın en doğru yöntemi preoperatif konsültasyon yapmaktır, özellikle büyük ameliyatlardan önce hastalara yoğun bakım gerçeklerini söyleyip haberdar ettikten sonra sempatik ifadelerle hastanın gönlü tatmin edilmelidir. Hafif psikiyatrik semptomlar cerrah tarafından tedavi edilebilir ancak önemli hadiselerde psikiyatrik konsültasyon mutlaka yapılmalıdır.

SPESİFİK HASTALIKLARDA RADYASYON TEDAVİSİ

Spesifik hastalıkların radyasyon tedavisine geçmeden önce, bir konuya daha dikkati çekmekte yarar vardır. Kanserli hastayı tedavi edecek hekim veya hekimler, herhangi bir uygulamaya ve hatta biyopsi yapılmadan önce konsültasyona çağırılmalıdır. Kesin tedavi plânı yapılıp, cerrahi, radyasyon tedavisi veya her ikisinin birlikte uygulanmasına karar verilmeden önce, lezyonun hiç dokunulmamış, sağlam şeklinin görülmesi gerekir. Lezyonun çıkartılıp, daha sonrada hastanın tedavi için başka yere yollanması, tedaviyi yapacak hekim ve hasta arasında büyük bir anlaşmazlığa yol açar.