Torba Kanun, 9 Eylül’e çıkmış olacak

Beşir Atalay, MKYK toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada önümüzdeki haftanın gündemini açıkladı

AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı sonrasında, Beşir Atalay önümüzdeki haftanın gündemini açıkladı.

Atalay yaptığı açıklamada “6 Eylül’de güven oylamasından sonra 7,8,9 Eylül’de de yarım kalan torba yasa görüşmeleri devam edecek ve Meclis tatile girecek.” dedi.

İşte Atalay’ın açıklamaları

“Bundan sonra Basın Sözcüsü ve Parti İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak hükümetimiz adına açıklamaları ben yapacağım. Bu MYK’da pazartesi 18.00’de ilk toplantısını yapacak. Şu günlerin şu ayların Türkiye için büyük değişimlere sahne olduğunu biliyoruz. İlk defa halkın seçtiği bir cumhurbaşkanı göreve başladı. Göreve gelen ve görevden alınan arkadaşlarımızın birbirlerine karşı tutumları Türkiye’de dikkate değer görüntüler. Önümüzdeki hafta yoğun bir hafta olacak. Özellikle pazartesi günü 62. Hükümet 5. Ak Parti Hükümeti ilk bakanlar kurulunu yapacak. Ayrıca yine pazartesi günü 12.30’da Meclis’te grup toplantımız yapılacak. Saat 14.00’te de TBMM Genel Kurul’u toplanacak ve hükümet programı okunacak. ”

“Hükümet programı 1 Eylül’de Meclis’te okunacak, 48 saat sonra program üzerinde görüşme yapılacak ve 6 Eylül’de program üzerinde oylama yapılacak. İlk genel kurulda milletvekili olmayan bakan arkadaşımız Numan Kurtulmuş yemin edecek. 6 Eylül’de güven oylamasından sonra 7,8,9 Eylül’de de yarım kalan torba yasa görüşmeleri devam edecek ve Meclis tatile girecek. 1 Ekim’de de Meclis normal açılışını yapacak. Birinci olağanüstü kongremiz iyi düzenlenmiş, oradaki sıcak atmosfer dışında kimsenin şikayetinin olmadığı, oylamaya çok yüksek katılımın olduğu bir kongreydi. MKYK üyelerimiz önemli değerlendirmeler yaptılar. Sizlerle iletişimde tanıtımla ilgili birimimiz bundan sonra da sık bilgilendirmeler içinde olacak. İletişimimiz gayet iyi olacak. Ben her zaman şeffaflığı savundum. Partimizle ilgili verebileceğimiz bilgileri sizlere en kısa şekilde vereceğiz. Sizlerle iyi bir iletişim içinde olacağımıza inanıyorum.”

Polislerin Çalışma Hayatında Karşılaştıkları Sorunlar

​Polis memurlarının çalışma hayatında yaşadıkları sorunları dile getiren ve çözüm önerileri konusunda bir çalışma olup olmadığını sorusunu içeren önerge, TBMM Başkanlığına sunuldu.

İstanbul milletvekili Mahmut TANAL tarafından hazırlanan ve İçişleri Bakanı Efkan ALA tarafından yanıtlanması istenen önergede, polis memurlarının yaşadıkları sorunlar şöyle sıralandı:

1-Polis memurları genel güvenlik hizmeti ile ilgili asli görevi dışında, tebligat işleri, özel kişi, kurum ve organizasyonlarda koruma, adres tespiti, hasta nakli ve büro işleri gibi birçok işle ilgilenmekte midir? Bu durum polisin asli görevini yapmasını engelleyecek boyutta, asli olmayan işle uğraşıyor olması anlamına gelmemekte midir?

2-Polis memurlarının en önemli sorunlarından biri çalışma saatlerindeki düzensizlik ve kuralsızlık mıdır?

3-Polisin çalışma şartlarına ilişkin uygulamalar Anayasa’ya, İnsan Haklan Evrensel Beyannamesi’ne ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı mıdır?

4-Polisin çalışma şartları ve özlük haklarına ilişkin yapılacak iyileştirmenin sadece polisin değil toplumun da yararına olacağı açık değil midir?

5-657 sayılını Kanuna tabii Devlet memurları, haftada 40 saat mesai yapıp fazla mesai yaptığında karşılığında da fazla mesai ücreti alırken, sözde 657 sayılı Kanuna tabii olan Polis Memurları, haftada ortalama olarak 60 saat çalışmakta mıdır? Diğer memurlardan haftada 20 saat fazla çalışan Polis Memurları fazla mesai ücreti almakta mıdır? Almıyorlarsa bunun gerekçesi nedir?

6-Gece çalışan polisler ile sadece gündüz çalışan polisler arasında ücret bakımından bir fark var mıdır?

7- On binlerce emekli polisimizin icralık durumda olduğu; ekonomik sorunlar, geçim sıkıntısı ve ödenemeyecek boyuta yükselen borçları nedeniyle bunalıma girdiği, yine bu çalışma şartlarından dolayı kendilerine ve ailelerine yeteri kadar zaman ayıramadıkları doğru mudur?

8-Suçu önlemek, ayrıca suçluların yakalanmasını ve hakkıyla cezalandırılmasının sağlanması için emniyet güçlerinin ve yargı mensuplarının geçim sıkıntısı içerisinde olmaması gerekmez mi?

9-Polisin emeklilik haklarını düzenleyen bir çalışma var mıdır?

10-Polislerin atama ve yer değiştirmeleri il içerisinde veya iller arasında keyfi ve adaletten uzak yapılmakta değil midir?

11-5442 sayılı yasa ile valiye il sınırları içerisinde emniyet mensuplarının yerini değiştirme yetkisi tanıyan hüküm istismar edilmekte midir? Çoğu zaman personelin yerleri keyfi bir şekilde değiştirilmekte midir? Bu durum hem devlet hem de kişileri zarara uğratılmakta değil midir? En sıradan memur tayinleri üzerinde bile siyasetin etkisi bulunmakta mıdır?

12-Günümüzde en çok intiharın yaşandığı kurum Emniyet Teşkilatı mıdır? Artan intihar vakalarının sebeplerinin araştırılması ve önlenebilmesi için Bakanlığınızca başlatılmış bir çalışma var mıdır? Yoksa bunun gerekçesi nedir?

13-Türkiye’de son 10 yılda kaç emniyet mensubu intihar etmiştir? Bu intiharların sebepleri araştırılmış mıdır? Son yıllarda polis memurlarında artan psikolojik sorunlar nedeniyle mi bu intihar vakaları artmıştır? Polis memurlarının psikolojik destek almaları hususunda yapılan bir çalışma mevcut mudur?

14-Polis memurlarının sürekli aralıklarla motivasyonları ölçülmekte midir?

15- Polisin ve sunduğu güvenlik hizmetinin toplumdaki yeri, önemi ve rolünün büyüklüğüne rağmen bunca güncel sorunun varlığından, hem kamu yönetimi hem de toplum tarafından sorunlarının çözümü ya da sorunlarla karşılaşmamaları anlamında, polis örgütü ve personeline gereken önemim verilmediği anlaşılmakta değil midir?

TBMM’de Yasalar Nasıl Yapılmaktadır

TBMM yasalar nasıl yapılır, yasalar nasıl çıkarılır ve yürürlüğe girer

Hukuk; birey, toplum ve devletin kendi aralarında geçen ilişkilerin düzenlenmesini sağlayan kurallar bütünüdür. Birey, toplum ve devlet arasında geçen tüm ilişkilerde herkesin iyilik ve  menfaati için orta yolu bulur. Hukuk devletinin yönetiminde hukuk kuralları geçerli olur ve herkes kanunlar önünde eşittir.

Hukuk devletinde yasama yetkisi milleti temsil eden milletvekillerinin bulunduğu TBMM’nindir. Kanunlar halkın yararı göz önünde bulundurularak ve toplumun ihtiyaçları dikkate alınarak hazırlanır.

Kanun tasarı ve teklifleri görev verilen komisyonlar tarafından incelenir ve anayasaya uygun olup olmadığı incelenir. İncelemeler doğrultusunda çıkan yasa TBMM Genel Kuruluna sunulur. Milletvekillerinin oy çokluğu esas olarak kabul edilen kanunlar cumhurbaşkanına gönderilir. Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilen yasa resmî gazetede yayınlanarak yürürlüğe girer. Eğer yasa kabul edilmez ise düzenlenmesi için tekrar TBMM’ye gönderilir.

Cumhurbaşkanı tarafından kabul görülmeyen kanunlar, onaylanması amacıyla  ikinci kez cumhurbaşkanına gönderilirse, cumhurbaşkanı kanunun iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurabilir.

Bir Düğün Gecesi Kitap Özeti Kısa (Adalet Ağaoğlu)

Bir Düğün Gecesi romanı hikayesi kitap özeti, Bir Düğün Gecesi özeti kısa

Adalet Ağaoğlu – Bir Düğün Gecesi

1970’li yılların Türkiye’sin­de ordu, siyaset, iş dünyası arasındaki ittifakı, bir gece içinde gerçekleşen birkaç ana olay etrafında ve bir düğüne katılan davetliler üzerinden anlatan roman, yayımlandığı dönemde büyük ilgi görmüş ve çok sayıda ödül almıştır. Her biri ayrı yollar tutturmuş üç çocuğun annesi Fitnat Hanım’ın torunu Ayşen evlenmektedir. Dönem, 12 Mart olayları sonrasıdır. Fitnat Hanım’ın büyük oğlu İlhan, eski bir milletvekili ve işini bilir bir zengindir. Karısı Müjgan da burjuva hayatına uymuş bir kadındır.

Fitnat Hanım’ın öğretim üyesi olan küçük kızı Aysel Marksisttir ve yeğeni­nin düğününe gelmemiştir. Aysel’in kocası da Marksist bir profesördür. Fitnat Hanım’ın diğer kızı ressam Tezel ise inançsız ve bık­kın bir Marksisttir, solcuların durumunu göre göre inancını yitirmiştir, iki kez evlenip bo­şanmış, bohem bir hayat sürmektedir. İlhan, kızı Ayşen’i anarşistlerin eline düşmesin diye bir general oğlu olan Ercan’la alelacele ev­lendirmektedir.

birdugungecesi

Adalet Ağaoğlu Bir Düğün Gecesi Kitap Özeti Hakkında

Cumhuriyet Nasıl İlan Edildi

Cumhuriyet ne zaman ve nasıl kuruldu, Cumhuriyet nasıl ilan edildi kısaca bilgi

İlk kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi kuruluşundan bu yana askeri ve siyasi alanda bir çok başarıya ulaştı. Türkiye Cumhuriyetinin kurulması, 1921 yılı Anayasası’nın kabul edilişi, Kurtuluş Savaşı’nın kazanılması, Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin üst düzey çabalarıyla gerçekleşti. Aynı Meclis, Ankara’yı Türkiye Cumhuriyetinin başkenti olarak ilan etti. Bu sayede, cumhuriyetin ilanına gidişte olumlu bir durum hazırlanmış oldu.

Cumhuriyet yönetim şekli 29 Ekim 1923 tarihinde Ankara’da ilan edilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, Çankaya Köşkün de bir gece İsmet İnonü,Kazım Karabekir,Fethi Bey ile bir toplantı yaparak “Yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz” demiştir. Konu üzerinde ortak karar verilince Mustafa Kemal ile İsmet İnönü anayasada değişiklik içeren bir kanun teklifi hazırlamışlardır. Hazırlanan kanun teklifine göre:

Türkiye Devleti’nin yönetim şekli cumhuriyettir.
Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yönetilir.

29 Ekim 1923 tarihinde M.Kemal ve arkadaşlarının, Anayasadaki bazı maddeleri değiştiren bu teklifi TBMM’de sevinç ve oybirliği ile onanmıştır. Böylelikle anayasanın ilk maddesinde, “Türkiye Devletinin hükümet biçimi, Cumhuriyettir” ifadesi yer almıştır. Bununla birlikte de aynı günün akşamında, Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Saltanatın rejiminin kaldırılması ve cumhuriyetin ilanınının ardından sistem içinde varlık gösteren “Hilafet” de artık mevcut yeni düzende gereksiz ve işlevsiz bir duruma düşmüştü. Bu yüzden 3 Mart 1924 tarihinde Urfa Milletvekili Şeyh Saffet Efendi ve arkadaşlarının önerdikleri bir kanun TBMM’de kabul edilmiş ve hilafet kaldırılmıştır.

Cumhuriyetin İlanı Hakkında