ASPİR ÇİÇEĞİ

Carthamus îinctorıus L. (Compositae) türünün kurutulmuş çiçekleridir. Bu tür 20-50 cm yükseklikte, sarı çiçekli, bir yıllık ve otsu bir bitkidir. Yapraklar sapsız, kenarları ince dişlidir. Orta ve Batı Anadoluda (Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Eskişehir) eskiden beri ekimi yapılmaktadır (1.4).

Bileşim: Çiçekleri boyar maddeler, meyvası ise bilhassa sabit yağ (% 28-40) taşımaktadır (2,3). :

Etki ve kullanılış: Çiçekler boyar madde olarak ve safran tağşişinde önemlidir. Tohum dahilen, de-koksiyon (% 10) halinde, müshil olarak kullanılır. Tohumlardan elde edilen yağ da müshil etkiye sahiptir. Fakat lezzeti çok acı olduğundan dahilen kullanılması güçtür.” Haricen romatizma ağrılarına karşı, ağrıyan yere sürülür. Boya sanayiinde ve kandil yağı olarak da kullanılmaktadır.

Çiçekler bazı yemeklere (Örneğin Gaziantep bölgesinde “Orman” isimli yemeğe) renk vermek için de kullanılır.

.Diğer isimler: Aspir, Aspur (Arapça Asfur kelimesinden), Boyacı aspiri, Dikenli haşhaş (Eğridir: Gelendost), Kırsafram, Kurtum, Yalancı safran, Zaferan-ı kâzib. Meyvalarına Papağan yemi denilir.

C. ianaîus L. (Yünlü aspir): Çiçekleri aîtın şansı renkli, yapraklan derin parçalı ve örümcek ağı gibi tüylüdür. Anadoluda yabani olarak yetişir.

Bu türün çiçekli dallan, infusyon (%5) halinde dahilen terletici, kurt düşürücü ve adet getirici olarak kullanılmaktadır.

ÇUHAÇİÇEK KÖKÜ

Primula veriş L. (Syn: P. öfficmalis :{i3) ffill) (Primulaceae türünün ilkbahar veya sonbaharda toplanıp kurutulmuş .gökleridir., Bu, tiir 10-50 cm yükseklikte, yapraklan tabanca şejclinde toplanmış, çiçekleri şıltın sanş^rençok yıIUk ve ptsu bir bitkidir. Bilhassa sulajt Memleketimizde Doğu Anadolu Kars) dağlarında yetişmektedir.

Dış görünüş: 10-12 cm uzunluk ve 5-6 mm

1  – Sezik, E. ve Toker, G.: Bazı triterpenik saponinlerin ince kabaka kromatografi ite aynlması – IV. Bitkisel İlâç Hammaddeleri Toplantısı, bildirilen 147, Eskişehir (1983), ve Eczacılık Bült. 24 (3): 38 (1982J.

2 – Sezik, E. ve Türköz. S.: Bazı triferpenik saponinlerin kolon kromatografi si ile ayırımı – IV. Bitkisel İlâç Hammaddeleri

Toplantısı, bildiriler 145, Eskişehir (1982).

3  – Sezik, E. ve ark.: Bazı triterpenik saponozitlerin anüviral aktiviteleri – IV. Bitkisel İlâç Hammaddeleri Toplantısı, bildiriler

139, Eskişehir (1983).

4 – Sezik, E. ve ark.: Bazı saponozitlerin antifungal etkileri üzerinde araştırmalar – ÎV. Bitkisel ilâç Hammaddeleri Toplantısı,

bildiriler 137, Eskişehir (1983).

kalınlıkta, etrafı ince kök parçaları ile kaplı, dış kısmı esmer, iç kısmı sarımsı renkli parçalar halindedir. Hafif kokulu ve anasonu andırır lezzetidir.

Bileşim: Bitki uçucu yağ, saponin glikozitleri ve flavon türevleri taşımaktadır.

Çiçekleri (Floş Primulae) terletici, yatıştırıcı ve balgam söktürücü etkilere saiıiptir. Eskiden bilhassa göz hastalıklarına karşı kullanılırdı. Evliya Çelebi Bingöl dağlarında yetişen Primula türleri için şöyle yazmaktadır (1).

Taze yaprakları çıban tedavisi için, çıbanın üzerine sanlır ve sık sık diğer bir taze yaprakla değiştirilir.

Kullanılış şekli: Dekoksiyon (% 2-3), günde 3 bardak içilir.

Diğer isimleri: Ayıkulağı, Tutya çiçeği (Erzurum ve Kağızman bölgesi). Çiçekleri mor renkli olan Primula türlerine Doğu Anadoluda “Suçiçeği” ismi verilir. Evvel baharotu, Felçotu.

Anadoluda yaygın olan P. elaîior (L.) Hiîl (Resim: 70) (çiçekleri soluk san veya erguvan renkli) ve P. vulgaris Huds. (çiçekleri san, mor veya beyaz renkli ve bitki gövdesiz) türlerinin kök ve çiçekleri de yukarıdaki tür gibi kullanılır.

EBEGÜMECİ ÇİÇEĞİ

Ebegümeci yaprağı gibi kullanılır. Bazı Ülkelerde çiçekler yapraktan daha çok kullanılmaktadır.

Anadoluda 8 Malva türü yetişmekte olup bunların çiçek ve yaprakları, bir ayırım yapılmaksızın, “Ebegümeci” olarak kullanılmaktadır.

Abutiîon avicennae Gaertn. (Syn: A. tneoph-rastii Medik.) (San hatmi): 50-100 cm yükseklikte, îüylü, san çiçekli, bir yıllık ve otsu bir bitkidir. Avrupa ve Kuzey Anadoluda yabani olarak

Yapraklan ve kökü Ebegümeci gibi kullanılmaktadır.

AKASYA ÇİÇEĞİ

Robinia pseudoacacia L. (Leguminosae) türünün kurutulmuş çiçekleridir. 25 m kadar yükselebilen ve kışın yapraklarını döken bir ağaçtır. Vatanı Kuzey Amerika olmakla beraber Türkiyede parklar ve yol kenarlarında bol olarak yetiştirilmektedir. Çiçekler kelebek biçiminde, beyaz renkli, hoş kokulu ve birçoğu bir aradadır.

Uçucu yağ ve alkaloit (robinin) taşır. Yatıştırıcı, kabız ve safra arttırıcı etkileri vardır. İnfusyon halinde (%’ 2-3) kullanılır. Yapraklan ve gövde kabuğu da aynı etkilere sahiptir. Yüksek miktarlarda alındığında hafif zehirlenmeler yapar.

Diğer isimler: Salkım çiçeği.

BALLIBABA ÇİÇEĞİ

Lamium albüm L. (Labiatae) (Beyaz ballıbaba) türünün kurutulmuş çiçekleridir. Bu tür 15-50 cm yükseklikte, beyaz çiçekli ve çok yıllık otsu bir bitkidir. Gövde dört köşeli ve tüylü, yapraklar saplı ve karışılıklı. Bitkinin kuvvetli ve özel bir kokusu vardır. Tadı biraz acımsıdır. Kuzey ve Doğu Anadolu dağlarında yetişir.

Tanen, müsîlaj ye uçucu yağ taşır. Kabız ve kuvvet verici olarak, infusyonu (% 2), günde 2-3 bardak İçilir.

L. maculatum L. (Lekeli ballıbaba) ve L. purpureum L. (Kırmızı ballıbaba) türleri de Türkiyede yetişir ve yukarıdaki tür gibi kullanılır.

Diğer isimler: Ballıkotu

Wiedemannia orientaîis Fisch. et Mey.: 10-35 cm yükseklikte, bir yıllık, morumsu kırmızı çiçekli, yumuşak tüylü ve otsu bir bitkidir. Türkiyede yaygın bir türdür. Tarlalar, yol kenarları ve bağlarda bol olarak yetişir.

Bu türün çiçekleri, Anadolunun birçok bölgesinde Ballıbaba çiçeği yerine kullanılmaktadır

Tohumlarında % 42 oranında sabit yağ bulunduğu saptanmıştır (2).

Hibiscüs esculentus L. (Syn: Abelmoschus esculentus (L.) Moench) (Malvaceae) türünün kurutulmuş çiçekleridir. Bu tür 2 m kadar bir yüksekliğe erişebilen, az çok tüylü, bir yıllık otsu bir bitkidir. Çiçekler parlak san renkli, koyu kırmızı lekeli. Yapraklar kalp biçiminde ve uzun saplıdır. Meyva-lar uzun, sivri üçlü ve köşeli bir kapsüldür. Meyvaîarı için yetiştirilir.

1  – Della Sudda, G.: Deux cas d’empoisonnement par la Coque du Levant Gazette Medicale d’Orient 2: 186 (1859).

Çiçek ve meyvalar bilhassa mtisilaj taşımaktadır.

H. abelmoschus L. (Amberçiçeği, Amber hatmisi): Bir metre kadar yükseklikte san çiçekli, otsu bir bitkidir. Vataru Hindistandır.

Tohumları (Semen Abelmoschi) misk kokulu bir uçucu yağ taşır. Dekoksiyon halinde iştah açıcı ve yatıştırıcı olarak kullanılmaktadır.

H. rosa-sinensis L. (Çingülü): 3-4 m yükseklikte bir ağaççıktır. Yapraklar koyu yeşil renkli, tüysüz ve dişli kenarlı. Çiçekler büyük, tek başına, koyu kırmızı renkli ve çabuk solar. Vatanı Çin ve Japon-yadır. Güney Anadoluda bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilir.

Çiçekleri (Floş Hibisci rosa-sinensis) halk arasında adet söktürücü ve çocuk düşürücü olarak kullanılmaktadır.

H. sabdariffa L. (Afrika bamyası, Karabamya çiçeği): 1.5-2 m yükseldikte, bir yıllık ve otsu bir bitkidir. Çiçekler pembe veya beyaz renklidir. Çi-çeklenme mevsiminin sonunda kaliks etlenir. Ka-liks kısmı etli, parçalı, ekşi lezzetli ve koyu kırmızı renklidir. Tedavide bu kısım kullanılır. Vatanı Batı Afrika olmakla beraber halen bütün tropik bölgelerde yetiştirilmektedir.

Kaliks kısmında organik asitler, boyar madde, müsilaj ve tanen bulunmaktadır (1).

Yapraklar hafifçe ekşi lezzetlidir. Ispanak gibi sebze olarak kullanılır. Kaliks kısmı (Floş Hibisci sabdariffae) ismi altında kabız, safra arttırıcı, kuvvet ve koku verici olarak tanınmıştır. Reçel veya şurup halinde kullanılır. Çay yerine de kullanılmaktadır.

Suudi Arabistanda çalışan Türk işçileri tarafından son yıllarda memleketimize getirilmiş olan bir drogdur.

H. syriacus L. (Ağaç hatmi): 2-3 m yükseklikte, çok dallı bir ağaççıktır. Yapraklar kısa saplı, tüylü, 3 loblu ve dişli kenarlıdır. Çiçekler 5 cm kadar çapta, kırmızı, beyaz veya leylak renklidir. Orta kısmında koyu kırmızı bir leke bulunur. Vatanı Güney Asya olup memleketimizde park veya bahçelerde süs bitkisi olarak bol miktarda yetiştirilmektedir.

Çiçekleri, îstanbül aktarlarında, Beyaz hatmi çiçeği ismi altında satılmakta ve hatmi çiçeği yerine kullanılmaktadır.