DENİZKADAYIFI

Chondrus crispus (L). Stackh. ve Gigarîina mamülosa Agardh. (Gigartinaceae) isimli alglerin kurutulmuş gövdeleridir. Bu bitkiler Atlantik Okyanusu sahillerinde (İngiltere ve Amerika) kayalar üzerinde ve deniz suyu içinde yetişmektedirler. Denizin çekildiği zamanlarda toplanır, yıkanarak temizlenir ve güneşte kurutulur.

Sarımsı beyaz renkli, dar şeritler halinde ve tel kadayıfı görünüşünde parçalar halindedir. Tuzlu lezzetli ve deniz kokuludur. Kaynar suda bir pelte vererek yumuşar.

Müsilaj (%20-30), karbonhidratlar (carrage-enin’ler) ve az miktarda iyot ve brom taşımaktadır.

Halk arasında, dahilen dekoksiyon halinde (% 1-2), çok kullanılan bir göğüs yumuşatıcı ve öksürük kesicidir.

Sıtma Otu (Eupatorium perfoliatum)

Etkileri: Bağışıklık uyarıcı (fagositozu ekinakanın dört katı arttırır), terletici, ateş düşürücü, örtücü zar toniği, düz kas gevşeticisi, iltihap giderici, hücre zehiri, hafif kusturucu, yüzeysel dolaşım uyarıcısı, mide için acı madde.

Etkiledikleri:Eupatorium’ların pek çoğu Staphylococcus aureus ve seudomonas Aeruginosa’ya karşı etkili olmalarına rağmen sıtma otu etkili değildir. Geleneksel olarak dang humması, sıtma, zatürre, soğuk algınlığı ve grip için kullanılmıştır, benim bildiğim kadarı ile sıtma ve dang humması etkenlerine karşı tesir edilmemiştir.Deneysel olarak gücü,ağrı gidermek ve bağışıklık uyarmak, örtücü zar sistemleri için bir tonik ve ateş düşürmek gibi görünmektedir.

Sıtma Otu Hakkında

Kuzey Amerika’ya özgü olan bitki, yerli insanlar tarafından yüzlerce, hatta binlerce yıl tekrarlayan ateşler ve üşümeler, kemik ağrıları, zayıflık ve düşkünlük halleri için kullanılmıştır. İlginç bir biçimde, bütün Eupatorium türleri dünyanın her tarafında benzer şekillerde kullanılmışlardır. Diğer türler, soğuk algınlığı ve grip için kullanılmalarına rağmen, öncelikle idrar yolları hastalıkları ve ürik asid problemleri (Joe Pye otu, kum otu gibi) için kullanılma eğilimindedirler.

Sıtma otunun (ve diğer pek çok Eupatorium türlerinin bütün dünyada panzehir olarak yılan sokmalarına karşı kullanılması da ilginçtir. Ekinaka da benzer şekilde kullanılır ve ekinaka gibi, sıtma otu da fagositozu uyarır; sayısı ve saldırganlığı.)

Yan Etkiler ve Kullanılmayacağı Durumlar

Çok miktardaki sıcak haşlama kusmaya neden olabilir; bunun dışında hiçbir yan etkisi yoktur.Taze bitkinin ineklerde ve bulaşık sütü içen kişilerde “süt rahatsızlığına” neden olan trematol içerdiği bildirilmektedir. Benim araştırmalarım trematol’ün Eupatorium rugosum, beyaz yılan otunda bulunduğu ve sıtma otunda mevcut olmadığıdır. Önemli miktardaki klinisyen taze sıtma otu tentürünün en iyisi olduğunu kabul etmekte ve kuru bitkinin çay olarak kullanılması gerektiğine inanmaktadır.

Artan sayıdaki şifalı bitki uygulayıcısı sıtma otunun güvenilir ve etkili bir bağışıklık uyarıcısı olduğunu bildirmektedirler, özellikle de hemen düzelmeyecek olan enfeksiyonlarda. Böylece, eğer kemik ağrısı ile birlikte ateşli bir hastalık nedeni ile rahatsızsanız, neredeyse iyileşip, sonra hastalık tekrar tekrar yeniliyorsa, zayıf ve düşkünlük hali hissediyorsanız ve zihni bir gerçek dişilik duygusu taşıyorsanız, sıtma otu kullanma gereksiniminiz var demektir. O, tam bir hastalık tablosu geliştiyse, üst solunum yolları enfeksiyonları için ekinakadan çok daha iyiymiş gibi görünmektedir.

Sıtma Otunun Alternatifleri
Ekinaka, meyan.

Hazırlama ve Dozaj

Sıtma otu çay veya tentür olarak alınabilir.

Not: Sıtma otu sıcakken sadece terleticidir ve etkin enfeksiyonlar, üşümeler ve ateşler için sıcak olarak tüketilmelidir.

Meyan ( Glycyrrhiza Glabra)

Etkiledikleri: Sıtma, verem, Bacillus subtilis, Staphylococcus aureus, Streptococcus sobrinus, S. mutans, Salmonella typhimurium, Escherichia coli, Candida albicans, Vibrio chofera, Trichophyton mentagrophytes, T. Rubrum, Toxocara canis.

Etkileri: Antioksidan, idrar önleyici, düz kas gevşetici, spazm çözücü, bağışıklık uyarıcı (interferon yapımını uyarır, antibadi yapımını arttırır, fagositozu uyarır, stresi giderir, adrenal bezleri dengeler, timüsü uyarır), ülser önleyici, iltihap giderici, tümör önleyici, serbest radikalleri önler, karaciğer zehirlerini önler, sıtma önleyici, radyasyon etkilerini önler, hafif müshil, balgam söktürücü, kaydına, bağışıklık düzenleyici, kan şekeri yükselmesini önleyici, mide salgılarını azaltır, pankreas salgılarını uyarır.

Meyan Hakkında

Meyan şekerlemelerde de kullanılan oldukça dikkat çekici bir bitkidir. Meyanı öncelikle bir antibiyotik bitki olarak düşünmememe rağmen, özellikle etkili olduğu organizmaların listesi etraflı ve iyi belgelendirilmiştir. O genellikle,etkileyici bir antibakteriyel etkinliğe sahip ve diğer bitkilerin etkilerini arttıran bir bağışıklık sistemi uyarıcısıdır.

Meyanın bariz bir üstünlüğü tadıdır. Şekerden elli defa daha bitki formüllerinin kötü tadını düzeltmeye yardım eder, onları çocuklar ve içlerinde çok güçlü çocuklar bulunan yetişkinler için alınabilir hale getirirler. (Ağı adamlar genellikle bitkisel ilaçlarını acı severler!)

Pek çok bitkinin aksine, meyan uzun süreli bir insan deneylet tarihine sahiptir; onun yan etkileri ve güçleri iyi belgelendirilmiştir.O üst solunum yolları enfeksiyonları, öksürükler, soğuk algınlıkları ve mide-bağırsak kanalının herhangi bir yerinde, özellikle de midedeki ülserler için bire birdir. Hasar görmüş böbrek üst bezlerinin tamirinde çok faydalıdır, ve bu tüm sistemin sağlığı ve canlılığını yenilemeye yardımcı olur. Bağışıklık sisteminin en önemli organlarından biri olan timus’u uyardığını belirten güçlü işaretler vardır, aynı konuda fareler üzerinde yapılan deneylerde aşırı dozların organı mahvetmeye başladığı ve ağırlığında azalmaya neden olduğu da gösterilmiştir. Bilimsel çalışmalar meyanın beyaz kan hücrelerinin yapımını ve etkinliğini arttırdığını, vücutta interferon üretimini uyardığını ve antibadi oluşmasını kolaylaştırdığını göstermiştir. Pek çok çalışma onun aynı zamanda bariz bir bağışıklık düzenleme etkinliğine sahip olduğunu da göstermiştir. Bu, eğer bağışıklık sistemi aşırı etkin ise, meyan onu sakinleştirir; eğer yeterli etkinlik göstermiyor ise, onu güçlendirir.

Meyanın bariz yorgunluk giderici ve stres azaltıcı etkileri olduğu gösterilmiştir ve canlılar üzerindeki çalışmalar kanser tümörlerine karşı güçlü etkinlik ve radyasyon etkilerinden bir miktar koruma işlevi göstermiştir. Belki de o kendisini menapoz için yararlı bir bitki yapan östrojen etkileri ve mide oniki parmak bağırsağı ülserlerinde onu tercih edilen bitki yapan ülser önleyici etkileri ile daha iyi tanınmaktadır. Balgam sökmeyi uyarması ve örtücü zar sisteminin güçlü bir iyileştiricisi olarak, üst solunum yolları enfeksiyonlarının tedavisinde uzun bir geçmişi vardır.

Meyanın en iyi kullanılış şekli, özellikle özgün olduğu bakteriler için başka bitkiler ile karışım halinde kullanılmasıdır. Ilımlı bir şekilde uygun dozlarda kullanıldığında, meyan şifalı bitkiler ailesinin en güçlü üyelerinden biridir. O, herhangi bir örtücü zar enfeksiyonu, kanser, ışın tedavisi, genel yorgunluk veya bağışıklık baskılanması için özellikle faydalıdır.
Aşırı kullanım veya yüksek dozdan kaynaklanan olası yan etkiler nedeni ile, kullanımında dikkatli davranılmalıdır.

Hazırlama ve Dozaj
Çay, kapsül, tentür olarak kullanılır.

Tentür: Kurutulmuş kök, %50’lik alkol ile 1:5, günde 3 faya kadar 30 ila 60 damla.
Çay: 240 ml suya 1 ila 1 çay kaşığı toz kök, 15 dakika demleyin, süzün. Günde 3 bardağa kadar için.
Kapsül: Günde 2 ila 8 çift kaplı kapsül.

Yan Etkiler ve Kullanılmayacağı Durumlar

Hipertansiyon, potasyum eksikliği, hamilelik ve sodyum fazlalığı ve östrojen veya kortikositeroid tedavisi altında olanlarda kullanılmamalıdır. Bitkisel Tonik Tedavileri (Wings Books, 1993) adlı kitabında Daniel Movvrey, meyanın yan etkilerinin meyan çözeltilerinden kaynaklandığını ve hiç birinin kapsül halinde kullanılan tam bitkiden (ezilmiş kök) kaynaklanmadığını öne sürmektedir. Benim yan etki olarak bulduğum kayıtlar genellikle meyan şekeri ve çözeltileri içindir. Movvrey, meyanın bu yan etki yapma eğiliminin elde edilen çözeltilerin yan etkilerini azaltan diğer birleşikleri de içeren bitkinin tamamını kullanmayı desteklediğini öne sürmektedir.

Kuzey Amerika’da yabani olarak bulunan Amerikan türleri, tatlı olmamalarına rağmen güvenli olarak kullanılabilirler.

ÇEKEM

Viscum albüm L. (Loranthaceae) türünün kurutulmuş meyvalarıdır. Bu tür, ağaçlar (bilhassa elma ve armut) üzerinde parazit olarak yaşar. Kışın yapraklarını dökmez, Taze meyvalar bezelye büyüklüğünde ve parlak beyaz renklidir. Yapışkan bir madde taşır. Bu madde çubuklar üzerine sürülür. Bu şekilde küçük kuşları yakalamak için “Ökse” yapılır. Bu nedenle bu bitkiye “Ökseotu” ismi de verilmektedir (4). Çekem halen Siirt ve Mardin (Derik) bölgelerinde elde edilmektedir.

Kuru meyvalar siyahımtırak renkli, üzeri buruşuk, kokusuz ve tadsız taneler halindedir. Tedavide kurutulmuş meyvalar veya yapraklı dallar kullanılmaktadır.

Bitki rezin, saponinîer. organik asitler ve alkaloitler taşımaktadır.

Meyva ve yapraklı dallar (Herba Visci albi)’in kabız, idrar arttırıcı, kusturucu, kuvvet verici ve tansiyon düşürücü etkileri vardır. Bilhassa infus-yon (% 1-2, günde 2-3 bardak) halinde kullanılır. Bu bitkinin hulâsasını taşıyan ve tansiyon düşürücü olarak kullanılan birçok müstahzar bulunmaktadır.

Meyvaların yakı sakızı ile ezilmesi sonucu elde edilen karışım, Güneydoğu Anadolu bölgesinde (Gaziantep, Urfa, Van) yakı halinde romatizma ağrılarının giderilmesinde kullanılmaktadır. Etkili ve zararsız bir ilâçtır.

ADAMOTU KÖKÜ

Türkiye’de 2 türün yetiştiği bilinmektedir (1).

Korolla 2-5 cm’den daha uzun değil, yeşilimsi beyaz renkli, meyva küremsi şekilli ve hoş kokulu

M. officinarum L.

– Koroila 3-4 cm uzunlukta, menekşe renkli, meyva elipsoit şekilli ve hafif kokulu M. autumna-

Köklerini topraktan çıkaranın sağır olduğu ve

cin çarpması ile kısa zamanda öldüğü inancı yaygın olduğundan bu bitkinin kökleri bir köpeğe çıkartılır. Önce kökün kenarı iyice açılır. Sonra bir ip köke bağlanır ve ipin ucu da köpeğin tasmasına takılır. Bundan sonra aç köpeğe bir yiyecek gösterilir. Köpek yiyeceğe doğru hamle edince, kökü de topraktan çıkarır (2). Bu esnada kökün bağırdığı ve bu sesi işitenin kulaklarının sağır olduğu İnancında olanlar, davul veya teneke çalarak, sesin duyulmasını önlerler. Bütün bunlar kök çıkartıcıların, başkalarının da kök çıkarmasını önlemek için yaydıkları

rivayetlerden ibarettir.

Dış görünüş: Açık esmer renkli ve dallı bir köktür. Dallanma şekli bir insana benzetildiği için bu bitkiye eski devirlerden beri “Adamotu” ismi verilmistir.

Bileşim: % 0.3 civarında alkaloit taşır. Alkaloitlerin başlıcalan hiyosiyamin ve skopolamindir.

Etki ve kullanılış; Ağrı kesici, uyutucu, yatıştırıcı ve cinsel kudreti arttırıcı etkilerinden dolayı pek eski devirlerden beri haricen ve dahilen kullanılmaktadır.

Batı Anadolu bölgesinde (Aydın: Efes), olgun meyvalarından hazırlanan hoşafın, cinsel gücü arttırıcı bir etkiye sahip olduğu iddia edilmektedir.

Kullanılış şekli: İnfusyon (% 1) günde 1-2 bardak, toz bir defada 0.20 gr hap halinde, günde üç defa alınır. Zehirli alkaloitler taşıdığından dikkatle kullanılmalıdır.

Diğer isimler: Abdüsselamotaı, Ademotu, Atelması (Silifke), Hacılarotu, îttaşağı (Silifke), İnsanotu, Kankurutan, Toskafakavunu (Silifke), Yerelması (Side).

Toksikolojik etki: Taşıdığı alkaloitler nedeniyle bütün bitki ve bilhassa kökler zehirlidir. Meyvalan, hoş kokulu olması nedeniyle, bazen çocuklar tarafından yenilmektedir. Meyvalan yiyenlerde baş dönmesi ve sarhoşluk ile belirlenen zehirlenmeler görülür. Bu nedenle Batı Anadolunun bazı bölgelerinde (Silifke) bu bitkiye “Toskafakavunu” ismi verilmektedir.

İstanbulun semt pazarlarında bazen Adamotu kökü yerine Tatnus communis L. (Dioscoreaceae)

veya Ecbailiıım elaterium L. (Cucurbitaceae) tü-

1  – Boissier. E. Flora Orientalis 4:291, Genevae (1879).

2  – Parlak, T.: Adam otu-Türk Folklor Araştırmaları 18 (346): 8329 (1978). ‘

XV – TÜRKİYE’DE KULLANILAN TIBBİ BİTKİLER ■ 145

rünün köklerinin satıldığına rastlanmaktadır. Bu kökler, birincisinde iğne biçiminde kristaller bulunması, ikincisinin ise alkaloit taşımaması ile hakiki Adamotu kökünden kolaylıkla ayrılabilir