Vitamin eksikliği bazen yalnızca kan ve idrarda biyokimyasal değişikliklerde tanınacak kadar hafiftir. Eksiklik daha ciddileşince, spesifik vitamin eksikliğinin tipik klinik bulguları belirmeye başlar.
Hipervitaminoz vücutta toksik semptomlara yol açan fazla miktarda vitamin birikmesi-dir. Örneğin A ve D vitaminlerinin fazla alınması toksik olabilir.
Vitaminler arasındaki yakın ilişki nedeniyle vitamin kaynakları olan besinler ile birçok vitamin vücuda yeterince sağlanır. Yeterli miktarda riboflavin ve niasin içeren bir diyet genellikle diğer B faktörlerini de sağlar. Vitamin sağlayan besinlerin gereksinimi karşılaması miktar, yeme sıklığı ve pişirilme koşullarına bağlıdır. Maydanoz vitamin A mn çok iyi bir kaynağıdır, ancak çok sık olarak tabakta kalır ve az bir miktarı alınmış olur. Meyveler askorbik asit için iyi kaynaktır, ancak kurutulma veya konserve edilme sonucu vitamin içerikleri azalır. Buğday tohumu, bira mayası, balık karaciğeri yağı pekçok vitaminin zengin kaynaklarıdır. Ancak bu maddeler genellikle diyetin esas parçaları değil, ekleridir. Ka. raciğer ve diğer organ etleri A vitamini ve B kompleks vitaminlerinden zengindir. Bu besinler, örneğin haftada bir veya iki kez düzenli olarak almıyorsa bu vitaminlerin gereksinimi karşılanır.
Besi dışında vitamin ilaveleri, hastalıklar veya ihmaller ile diyet uzun süre yetersiz kalıyorsa önerilmelidir. Örneğin, pankreatit, ülseratif kolit, sprue, kistik fibroz gibi hastalıklarda, cerrahi uygulamalardan ve yanıklardan sonra ek vitamin verilmesi önerilir.