Kemik iliğinden köken alan miyeloid proge-nitor hücreler mononükleer fagositer sistemi oluştururlar. Bu hücreler ana görevlerine göre iki gruptur:
- Profesyonel fagositer makrofajlar: Bu hücreler parçalanmış antijenleri ortadan kaldırırlar.
- Antijen verici hücreler: Bu hücreler, antijeni spesifik antijene duyarlı lenfositlere geçirirler.
Retiküloendotelyal sistem
Fagositer doku makrofajları bu sistemin ana hücreleridir. Damar içine injekte edilen karbon partikülleri bu dokularda birikir.
Dolaşımdaki monositlerin kökeni kemik ili-ğindeki promonositlerdir. Bu hücreler çeşitli organ ve dokulara giderek makrofaj şekline dönüşürler. Kandaki monositler kolayca elde edilebildiğinden daha ayrıntılı olarak incelenebilmişlerdir. İnsan monositleri lenfositten daha büyük hücrelerdir.
Monosit ve makrofaj ların işlevleri T hücrelerinden salman faktörlerle arttırılabilmektedir. Ayrıca kompleman komponentleri, prostaglan-dinler, interferonlar ve interlökin gibi monokin-ler de monosit/makrofajlar tarafından yapılır, (şekil 9.1.1).
Polimorf nüveli granülositler (polimorflar)
Granülositler kemik iliğinde 8 milyon/dak hızla yapılmaktadır; yaşam süreleri 2-3 gün olup monosit/makrofajlara kıyasla çok kısadır. 5 yaşın üstündeki çocuklarda polimorf hücreler kandaki lökositlerin % 60-70 ini oluştururlar. Kan damarları duvarlarında endotel hücrelerine yapışabilmektedirler. Olgun şekilleri mültilobüler bir nükleus ve çok sayıda granül içerir. Nötrofil-ler, eozinofiller ve bazofiller olmak üzere granül-lerinin boyanmasına göre sınıflandırılırlar.
Bu hücrelerin antijenlere karşı spesifik bir rolleri yoktur. Akut inflamasyonda antikor ve komplemanla birlikte mikroorganizmalara karşı korunmada görev alırlar. Polimorflarm en önemli rolü fagositozdur.
N ötrof iller; Kanda dolaşan granülositler in % 90 mı oluştururlar. Granülleri iki tiptir. Pri-mer granüller (azürofilik granüller, lizozomlar) hidrolaz, myeloperoksidaz ve müraminidaz (li-zozim) içerir; sekonder veya spesifik granüller ise lizozime ilâve olarak laktoferrin içerirler.
Eozinofiller: Allerjik olmayan sağlıklı kişilerde periferik lökositlerin % 2-5 ini eozinofil hücreler oluşturur. İki loblu nükleuslan ve si-toplazmik vezikülleri, ayrıca ribozomları, mitokondrileri mikrotübüleri vardır. Metabolik olarak aktif hücrelerdir. Stimuluslarla degranüle olurlar. Helmint infeksiyonlarmda bazofillerin saldıkları eozinofilik kemotaktik faktör gibi maddelerin etkisiyle eozinofillerin olay yerine çekildikleri bilinmektedir. Infeksiyon stimulusu ile eozinofilik hücreler degranüle olur ve majör tök-sik protein salarlar. Eozinofiller histaminaz ve aril sülfataz gibi maddeler de salarlar. Bunlar histamini ve anafilaksinin yavaş reaksiyon veren maddesini nötralize eden enzimlerdir.
Bazofiller ve mast hücreleri: Bazofiller dolaşımda % 0.2 oranında bulunur. Gerek bazofillerin, gerekse mast hücrelerinin mukoza hücrelerinde çoğalabilmeleri T hücrelerine bağımlıdır. Bağ dokusundaki çoğalmalarında ise böyle bir bağımlılık sözkonusu değildir. Uygun bir stimu-lus sonrasında bazofiller ve mast hücreleri hepa-rin, anafilaksinin yavaş reaksiyon veren maddesi (SRS-A) ve anafilaksinin eozinofilik kemotaktik faktörü (ECF-A) salarlar. Allerji-k hastalıklarda bu maddelerin salınması çocuğun zararına olurken, paraziter infestasyonlarda konağın lehine olur.