Uncu gün ortaya çıkar. Sıtmanın endemik olduğu bölgelerde yenidoğan bir bebekte ateş, sarılık, karın gerginliği, anemi veya splenomegali varlığında, malarya araştırılmalıdır.
Sitomegalik inklüzyon hastalığı
Hastalıî^etkeni sitomegalovirustür (cmv). Virüs vücutta latent olarak bulunabilir. Ancak transplasenter infeksiyon hemen daima annenin primer infeksiyonu süresinde oluşur. Gebelik süresinde cmv ile primer infeksiyon olasılığı % 12 olarak saptanmıştır. Kordon kanında cmv için spesifik ıgm varlığı veya yenidoğanm boğaz salgısı ve idrarından cmv kültürleri ile gebelikte primer infeksiyon geçiren kadınlardan doğan çocukların % 10 50 sinin intrauterin infeksiyon geçirdikleri gösterilmiştir. İnfeksiyon postnatal olarak da, örneğin kan değişimi ve transfüzyon larla alınabilir. Tüm yenidoğanlarda kongenital cmv infeksiyonu sıklığı % 0.2 2.2 olarak bildirilmektedir.
İnfekte yenidoğanlarm % 90 95 inde semptom yoktur. Bu asemptomatik vakaların küçük bir bölümünde ileri yaşlarda sağırlık veya nörolojik bozukluk gelişebilir. Semptomatik yenidoğanlarda cmv infeksiyonu ağır sistemik belirtilere yol açar. Fetal malnütrisyon, hepatosplenomegali ve sarılık önde gelen belirtilerdir. Trombositopeniye bağlı purpura ve kanamalar, anemi, lökositoz sıklıkla saptanır. İntrakranial kalsifikasyonlar gelişebilir. Korioretinit, kon junktivit, uveit, mikrosefalı görülebilir. Korioretinit’li vakaların % 10 12 si körlükle sonuçlanır. Toxoplasma’dan farklı olarak hidrosefali genellikle yoktur.
Mss ve göz belirtileri bulunmayan daha hafif vakalarda büyüme gelişme geriliği, geçici purpuralar, sarılık ve hepatosplenomegali esas bulguları oluşturur.
Tanı, boğaz yıkantı suyundan, mide suyundan ve idrardan virüs üretilmesi ile konulur. Yenidoğan bebeğin serumunda cmv spesifik igm, idrarında cmv ye ait intranükleer inklüzyon cisimleri içeren mültinükleer dev hücreleri saptanır.
Hastalığın spesifik bir tedavisi yoktur. Aşı geliştirilmesi araştırma evresindedir.