Çocuklarda Asfiksi

Yenidoğanda resüsitasyon, oral ventilasyon, intübasyon ve endotrakeal tüp ile ventilasyon, eksternal kardiak    masaj ve parenteral tedavi

Terminal apne

Doğum

Şekil 6.16.1 : primer apne. Bu şekilde kta, so­lunum ve mss nin durumu şematize edilmiştir. Görüldüğü gibi cilde yapılan kısa süreli uyarı spontan solunumu başlatmak için yeterli olmak­ta ve mss de herhangi bir fonksiyonel bozukluk olmamaktadır.

Uygulamalarından oluşur. Resüsitasyon yöntem­leri kademeli olarak uygulanır.

I — oral ventilasyon

Ağız ağıza ventilasyon veya tercihan ambu ve maske ile ventilasyon şeklinde uygulanır.

Ağız ağıza ventilasyon : bebeğin başı elle çeneden tutularak hafif ekstansiyon pozisyonu­na getirilir. Ağız hava ile doldurularak bu hava 40 50/dak hafif ekspirium yapılarak bebeğin ağız ve burun boşluğuna verilir. Bu uygulamada in feksiyon riski sözkonusudur.

Ambu ve maske ile ventilasyon ,  yenidoğan bebek, başı biraz aşağıda olacak şekilde resüsi­tasyon masasına yatırılır ve çene elle biraz yu­karı kaldırılarak baş hafif ekstansiyon durumu­na getirilir (şekil 6.16.3).

Uygulamada çok çabuk hareket edilmelidir. Anaerobik metabolizma hızla asidoz gelişmesine (ph düşüşü 0.04/dak) neden olur. Ambu ve mas­ke ile ventilasyonda uygun pozisyon sağlandık­tan sonra aşağıda belirtilen uygulama ve izleme dikkatle yapılmalıdır.

Şekli 6.16.2 : terminal apne. Etkin şekilde ya­pılan ventilasyon görüldüğü üzere kta sayısını arttırmakta ve oksijenlenmeyi de arttırarak dü­zenli solunumun başlamasına neden olmaktadır. Asfiksi şiddetli ise mss fonksiyonları reversibl olarak deprese olmaktadır.

  1. Oksijen verilmesi sağlanmalıdır.
  2. Yüz maskesi burun ve ağzı içine alacak şekilde kapatılmalı ve hava çıkışma olanak ver­memelidir. I
  3. Ambuya bası ckompresyon) sıklığı 60 bası/dak olmalıdır.
  4. Midede oluşabilecek fazla gaz birikimi için dikkatli olunmalı ve gerekirse nazogastrik tüp uygulanmalıdır.
  5. Yardımcı kimse bir stetoskopla kta’nı izlemeli ve uygulamayı yapan kişiye parmak işareti ile bildirmelidir. Ambu ve maske ile ven­tilasyon kta 100/dak üstüne çıkıncaya ve siya noz kaybolup solunum hareketleri düzene girin­ceye kadar devam ettirilmelidir.

Ambu ve maske ile yapılan uygun ventilas­yon ile yanıt almamıyorsa intübasyon gerekir. Bu durumda olan yenidoğan genellikle hipotonik ve larinks de gevşek durumda olduğundan bebe­ğe endotrakeal tüp uygulaması daha büyük ço

Cuklara göre nisbeten kolaydır. Intübasyon için bebeğin başı hafifçe ekstansiyona getirilip sol el­le laringoskopun ucu vallekulaya (epiglot kökü­ne) sokulur. Bu sırada epiglot öne doğru itilerek vokal kordlar görülür. Yardımcı bir kişi veya intübasyonu yapan hekim lafingoskopu tuttuğu elinin 5. Parmağı ile krikoid kıkırdağa hafifçe bastırırsa larinks daha iyi görülebilir. Önce me konyum gibi yabancı maddeler aspire edilir, sonra endotrakeal tüp takılıp ventile edici sis­teme bağlanır. Gözlem ve oskültasyonla her iki akciğerin solunuma eşit olarak iştirak edip et­mediği saptanır. Bir eşitsizlik veya bozukluk var­sa düzeltilmesi gereken bir durum söz konu­sudur.

Kullanılan endotrakeal tüpler 3.0 veya 3.5 mm çaplı olmalıdır. 3.0 mm çaplı olanlar bütün bebeklere uygulanabildikleri gibi, özellikle küçük pretermlerde tercih edilirler. 3.5 mm çaplı olan­lar ise miadmdaki çocuklarda kullanılır.

Akciğerler 30 cm su basınçla, 40 60/dak ven­tile edilmelidir. Ventilasyonda, teorik olarak % 80 oksijenli gazın uygulanmasının ideal olmasına karşın pratikte % 100 oksijen kullanılır. Erken başlayan solunum güçlüğü sendromu, mekon yum aspirasyonu, diyafragmatik herni gibi ciddi akciğer problemi olan yenidoğanlarda daha yük­sek basınçla ventilasyon gerekebilir.

Uygulamada zorlukla karşılaşılırsa ambu ve maske ile ventilasyona devam edilir ve kısa süre sonra uygulama tekrarlanır.