Yenidoğanda ön, arka, 2 sfenoid ve 2 lamb doid fontanel olmak üzere 6 fontanel vardır. Ön fontanelin çapı doğumda 1 4 cm arasındadır. Doğumda küçükse, ilk birkaç ayda başın büyümesi sonucu büyüyebilir. Ön fontanel dışındaki fontaneller doğumdan sonra ilk haftalarda kapanır. Ön fontanel genellikle 10 12. Aylarda kemikleşir. Bu kemikleşme 3 aylık gibi erken olabilir ya da 18 aya kadar uzayabilir. Nadir olarak çocuk fontanelleri kapanmış olarak doğabilir. Suturalar açık ve aralıklı ölçümlerde baş büyümesi normal ise bu durumun patolojik anlamı yoktur. Preterm çocuklarda miadında doğanlara kıyasla baş/vücut oranı daha büyüktür. Buna prematüre megasefalisi denir. Ön ve arka fon tanellerin çok büyük olması hipotiroidiyi düşündürmelidir. Ön fontanelin kabarıklığı ve baş çevresinde hızlı artış yenidoğanda kafa içi basıncın arttığına işaret eder. Subdural hematom, hidrosefali ve porensefali ayırımında başın karanlık bir odada transiuüminasyon yöntemi ile muayenesi gerekir.
Pretermierde oksipital bölgede yumuşak alanlar olabilir. Baş kemiklerinin yumuşak oluşu ayrıca osteogenesis imperfecta, cleidocranial dizos toz, hipotiroidi ve nadiren down sendromu ile birlikte oları düzensiz kalsifikasyonu düşündürür. Doğum zorluğuna bağlı cephalhematom ve caput succadeneum başta şişlik olarak belirir. Cephalhematom tek kemiğe lokalize subperiostâl kanamadır. Caput succadeneum ise saçlı deri altında sıvı toplanmasıdır ve birden fazla baş kemiğinin üzerindeki alanı kaplar. Her iki bulgu da hiçbir tedaviyi gerektirmez. Kendiliğinden re zorbe olur.
İ3aşta doğum travması sonucu lineer kırıklar ya da depresyon fraktürleri olabilir. Kırıklar cephalhematom ile birlikte görülebilir.
Küçük preterm bebeklerde intrakranial kanamalar sıktır ve ilk günlerde belirti vermeyebilir. Bu nedenle 33 haftalıktan erken doğan her bebekte bilgisayarlı tomografi (ct) ve ultraso nografik kontrol önerilmektedir.
Yüz
Fetal pozisyona ya da fasiyal paraliziye bağlı olarak yüz asimetrik olabilir. Yüz ifadesi huzursuz, tetikte, apatik olabilir. Down sendromu gibi bazı hastalıklar tipik yüz görünümü ile doğumda tanınabilir. Çocuğun başı yukarıya doğru kaldırıldığında ve hafif hafif öne arkaya hareket ettirildiğinde gözler spontan açılabilir. Bu hareket labirent ve boyun refleksleri sonucu oluşur. Göz kapaklarının zorlanarak açılmasına gerek yoktur.
Gözler . Doğumda hafif anizokori görülebilir. Birkaç gün veya hafta sonra pupillalar eşit büyüklüğe ulaşır.
% 1 lik agn03 damlatılmasına bağlı şimik konjunktivit oluşabilir. Normal yenidoğanda subkonjunktiva ve retina kanamaları sıktır. Başla gelişte 1/3 vakada sklerada alev gölgesi şeklinde veya linear kanama görülebilir. Yeniclo ğanlarm çoğunda lakrimasyon 2. Haftadan sonra başlar.
Burun : bazı sendromlar burun deformitesi ile birliktedir. Çocuğun ağızdan soluk alması ve rahat meme emememesi koana atrezisini düşündürür. Burundan kanlı, cerahatli ya da müköz sızıntı kongenital infeksiyonlarda tkongenital sifilis, viral infeksiyon) görülür. Solunum eforunun arttığı durumlarda burun kanatlarının açılıp kapandığı gözlenir.
175
Kulak : kulakların düşük olması kromozom veya böbrek anomalisini düşündürmelidir. Tek veya iki taraflı periauriküler papillomalar oldukça sık görülür. Bu oluşumlar pediküllü ise köklerinden sıkıca bağlanarak düşürülebilir. Yenidoğanda dış kulak yolu düz ve kısadır. Sağırlık yönünden riskli yenidoğanlarda işitmenin değerlendirilmesi amacıyla özel odiometrik yöntemler geliştirilmiştir.
Sert damağın iki yanında epstein incileri olarak tanımlanan epitelyal hücre birikmelerine rastlanabilir. Diş etleri üzerinde de aynı görünüşte retansiyon kistleri görülebilir. Her iki oluşum da spontan olarak doğumdan birkaç hafta sonra kaybolur. Yenidoğanda salivasyon yoktur. Dil relatif olarak büyüktür.
Boyun
Yenidoğanda boyun kısadır. Doğumda zedelenme sonucu sternokleidomastoid kasta hema tom olabilir. Bu durum tortikollise neden olur. Brakial kese artıkları, kistik higroma, guatr gibi anomaliler nadirdir.