Tip IV’lü çocuklarda, erişkinlerde görülen hiperürisemi, koroner kalp hastalığı ve periferik vasküler hastalığa rastlanmaz. Bu çocukların çoğunluğu şişmandır. Küçük yaşlarda ksantom, korneal arkus, ksantelasma son derece nadir görülür.
Tip IV diyabet, nefrotik sendrom, glikogen depo hastalıkları gibi birçok hastalıklar sırasında, ilaçlara ve diyet alışkanlıklarına bağlı olarak genellikle sekonder olarak ortaya çıkar. Tip III hipertrigliserideminin primer ya da sekonder olduğunun saptanması, familyal bir bozukluğun varlığını doğrulamak yönünden önemlidir.
Tip IV için özellik gösteren laboratuvar bulguları artmış trigliserid ve VLDL düzeyleridir. Plazma total kolesterol düzeyi normaldir veya orta derecede artmıştır. LDL kolesterol normal veya düşük, HDL kolesterol biraz azalmıştır. Açlık plazmasında şilomikronlar bulunmaz. Lipoprotein elektroforezinde prebelalipoprotein bandı koyu boya alır. Yalnız elektroforez ile tip IV tanısı konulamaz. Normal trigliserid düzeyleri olan birçok sağlıklı kişi, artmış prebetalipoprotein bandını taklit eden Lp (a) antijeni taşımaktadır.
Enzimatik ve kolorimetrik yöntemlerle plazma HDL kolesterol ve total trigliserid düzeyleri saptanabilmektedir. VLDL kolesterol düzeyleri ancak ultrasantrifügasyon yöntemi ile belirlenebilir. VLDL kolesterol düzeyi hastanın Tip III olmaması ve total trigliserid düzeyi 400 mg/dl üzerinde bulunmaması koşulları ile yaklaşık olarak plazma trigliserid değerinin 1/5 ini oluşturur. Bu nedenle trigliserid düzeylerinin saptanması tanıda önemlidir.
Tip IV primer hipertrigliseridemide de biyokimyasal defekt bilinmemektedir.
Hipertrigliseridemide diyet tedavisi genellikle trigliserid düzeylerinin normale dönmesini sağlar. Diyet tedavisi ilkeleri
1) ideal kiloya inmek için kaloriyi azaltmak,
2) sükrozdan zengin besinleri yasaklamak,
3) satüre yağlar yerine polinonsatüre yağları tercih etmek,
4) kolesterol alımını orta derecede azaltmaktır. Hipolipidemik ilaçlar nadiren gerekir.