Pulmoner Fonksiyonların Ameliyat Öncesi Değerlendirilmesi

İdeal olarak pulmoner değerlendirme, cerrahi düşünüldüğünde yapılmalıdır ve hastanın doktoru veya cerrah (ya da her ikisi) tarafından uygulanmalıdır. Pulmoner değerlendirmeye hastanın anamnezi alınarak başlanır, arkasından fizik muayene yapılır ve takiben seçilen hastalara pulmoner fonksiyon testleri uygulanır. Cerrahinin yeri, pulmoner fonksiyon testleri uygulanmasına ve tedavinin başlatılmasına karar vermekte göz önüne alınması gereken önemli bir noktadır.

Pulmoner fonksiyon testleri için diğer endikasyonlar primer olarak hastanın hikayesi ve efor dispnesi, egzersiz toleransı, öksürük, balgam çıkarma, sigara hikâyesi, daha önceki pulmoner komplikasyonlar, astım, yaş ve vücut ağırlığı gibi akciğer hastalığında bulunan faktörleri içerir. Hafif pulmoner bozukluğu olup periferal cerrahi işlem geçirecek hastalarda (abdominal veya torasık cerrahi değil) muhtemelen pulmoner fonkisyon testlerine ihtiyaç yoktur. Test gerekliyse basit spirometre ve zorlu ekspiratuar hava akımı (forced expiratory airflow) ölçülmesi genellikle yeterli olmaktadır. Eğer zorlu ekspiratuar hava akımı belirgin şekilde azalmışsa, bronkodilatörlere cevap ölçülmeli ve arteriel kan gazları tayin edilmelidir. Diffüzyon kapasitesi radioizotopik ventilasyon perfüzyon şcanningleri ve pulmoner arter kateterizasyonu gibi daha kapsamlı testler genellikle sadece pulmoner hipertansiyon veya hayatı tehdit edici akciğer hastalığı olanlarda veya torasık cerrahi gerektiren hastalarda gereklidir.

Hangi pulmoner testlerin cerrahi ve anestezi riskini en inanılır şekilde gösterdiğini ve hangisinin en büyük riski ortaya koyduğunu tayin etmek için bir çok çalışmalar yapılmıştır. Genellikle özel testler ameliyat sırasındaki komplikasyonlarla uyum gösterirler. Çoğunlukla bu çalışmalar kesin değildir ve “operabilite” için tam kriterler henüz yoktur. Testler yol gösterici olabilir, ancak aşağıdaki nedenlerden dolayı daha önceden tayin edicilikleri inanılır değildir.

l.Her ne kadar insidansı azsa da, normal pulmoner fonksiyonlu hastalarda ameliyat sırasında pulmoner komplikasyonlar gelişebilir.

2.Bir cerrahi işlem (mesela torakotomi) için oluşturulan kriterler, diğer bir işlem için doğru olmayabilirler.

3.Pulmoner fonksiyon testleri, hastanın işbirliği yapmaması gibi elle tutulamayan faktörleri gösteremezler. Testler üretilen balgam miktarını ölçemez veya pulmoner aspirasyon ihtimalini önceden tayin edemezler.

Genelde bozulmuş hava akımı ölçümü ile basit spirometri en iyi ve en ucuz ölçme testini temin eder. Akciğer rezeksiyonu olmaksızın torasik cerrahi işlemi geçiren hastalar, eğer FEV veya maximum solunum kapasitesi normalin %50’den daha azsa artan riske sahiptirler. Periferal cerrahide bu değerler daha düşüktür önceden tayin edilen normal değerlerin %30’a kadar). Ventilasyonu deprese eden ilaçlar almayan hastalarda, arteriel karbondioksit basıncının 45 mmHg.den daha çok olması akciğer rezeksiyonu olmaksızın torakotomi veya abdominal cerrahi uygulanan hastalarda, hayatı tehdit edici pulmoner komplikasyonların önceden iyi bir tayin edici faktörüdür. Bu hastalarda cerrahi uygulanması tam ve dikkatli bir konsültasyondan sonra yapılmalıdır. Periferik cerrahide, yükselen PaCO pulmoner komplikasyon ihtimalinin çoğalacağını ve ameliyat sonu mekanik ventilasyon ve özel monitorizasyona muhtemelen ihtiyaç olacağını gösterir.