PLEVRAL EFFÜZYON

Plevranın akut enfeksiyonlarında interkostal aralıklarda hassasiyet vardır. İlerlemiş vakalarda şişme, kızarıklık ve lokal hareret vardır. Effüzyonlarda taktil fremitus azalmıştır ve perküsyonda dolgunluk vardır. Solunum sesleri pievral effüzyonun sıkıştırdığı akciğer dokusunun üzerinde artmıştır, bronşial veya amforik karakterdedir.

Pievral effüzyon terimi, plevra boşluğunda endojen sıvıyı ifade eder. Sıvının karekteri bilindiğinde, terminoloji daha doğru olarak yapılabilir. Hidrotoraks, ciddi enfeksiyonu gösterir, transuda veya eksuda olabilir. Diğerleri pyotoraks (Ampiyem), hemotoraks ve şilotaraks’dır.

Akciğer mediasten ve göğüs duvarı hastalıklarında pievral effüzyon meydana gelebilir. Torasentez mayisinin muayenesiyle effüzyonun spesifik tiplendirilmesi yapılabilir. Torasentez işlemi başarısız olursa iğne veya açık plevra biyopsisi düşünülebilir.

Transudanın dansitesi 1016’dan düşük ve proteini 3g/dl den azdır. Çok az hücre içerirler ve açık veya sarı renklidirler, nadiren kanlı olurlar.

Hidrostatik basınç artmasında (Konjestif kalp yetmezliği), kolloidal osmatik basınç azalmasında (Ciddi hipoalbuminemi) kapiller pemeabiiite artışında (pnömeni), intraplevral karsinomatozis) durumlarında pievral mesafede anormal miktarlarda mayii toplanması olur. Travma ile plevraya direkt olarak kan geçebilir (damar hasarı, tümörün damarları tahribi ile). Parietal plevralardaki lenfatiklerin hasarı ile veya torasik kanalın rüptürü ile pievral mesafede lenf sıvısı toplanabilir. Mayinin santriuje edildikten sonra muayenesiyle, tümör hücreleri, bakteri, mantarlar, Tbc. basilleri, amip ve benzeri potajen organizmalar görülebilir.