Bilirübin karaciğer hücreleri tarafından kandan süzülüp sitoplazmaya girdikten sonra, bilirübin ve diğer organik anyonların yüksek affınitesi olduğu Y(ligandin) yada Z proteinlerinden birine bağlanır. Ankonjuge bilirübin daha sonra bilirübin diglukuronidi oluşturmak üzere glukronil transferaz enzimince katalize edilir. Bilirübin diglukuronid safra tuzlarının ekskresyonundan sorumlu olandan farklı ve bir çok organik anyonun katıldığı bir mekanizmayla aktif olarak taşınır.
Bağırsağa girdikten sonra bilirübin, bağırsak bakterilerince, ürobilinojenler diye bilinen, okside olarak pigmentli ürobilinlere çevrilen bileşiklere indirgenir. Ürobilinojen terimi sıklıkla hem ürobilinleri hem de ürobilinojenleri anlatmak için kullanılır.
Hergün takriben 300 mg bilirübin barsağa geçer fakat dışkıyla atılan günlük ürobilinojen miktarı sadece 200 mg. dır. Bilirübin girdisiyle ürobilinojen atılımı arasındaki bu farkın sebebi henüz açıklanamamaktadır. İntestinal pigment yükünün %1’i ürobilinojen halinde geri emilerek entrohepatik dolaşıma girer. Safra ile ekskrete ve reekskrete edilmeyip portal kanda kalan az miktardaki ürobilinojen ise idrarla atılır.