Çocuklarda Defisit Tedavisi

Rehidratsyonu sağlamak için verilecek sı­vı, hastanın günlük su ve elektrolit gereksinimi­ni (idamemaintenance) ve buna ek olarak kay­betmiş olduğu su ve elektrolit miktarlarını karşı­layacak miktar ve bileşimde olmalıdır.

İshalle kaybedilen elektrolitler, ishalin etio­lojisine göre farklıhk gösterir. Kolera ishalinde, dışk) ile büyük miktarlarda sodyum ve bikarbo­nat kaybedilir ^una karsın çok daha sık karşı­laşılan kolera dıs* nedenlere (viral ve bakteriyel) bağlı ishallerde bu kayanlar o derece fazla değil­dir (tablo 8 3U)

Ortaağır (tartı kaybı yaklaşık vücut tartısı­nın % 10 u) derecede izotonik dehidratasjonu olan 10 kg lık bir çocuk modeli ele alınırsa, 24 saatte verilmesi gerekli su ve elektrolit miktar­ları tablo 8.3.13 de verilmiş değerlere göre hesap­lanabilir.

Bu ilk 1 saatlik (bazen 2 saatlik) inisiyal tedaviden sonraki defisit tedavisi daha yavaş bir İV perfüzyon hızı ile devam ettirilir. Günlük hesaplanan sıvı miktarının yarısı ilk 8 saat için­de, geri kalanı 16 saate yayılarak verilir. Teda­vinin bu bölümünde vücuda serbest su sağlamak amacıyla osmolalitesi ve sodyum içeriği plazma­ya göre düşük olan hipotonik solüsyonlar kulla­nılır.

Vücut tartısının % 10 u kadar su kaybetmiş 10 kg lık bir çocuk modeline yeniden dönersek, yukarıda belirtilmiş olan, rehidratasyon için ge­rekli günlük 2000 mi (200 ml/kg) sıvının inisiyal tedavi  ve bunu izleyen tedavideki bileşimi  venparenteral sıvı uygulaması şeması tablo 8.3.14 de özetlenmiştir.

Bu örnekte inisiyal tedavide kullanılan 300 mi 2:1 fizyolojik serum ve % 5 glükozlu serum karışımı, ilk saatten sonra kullanılan yaklaşık ‘ 3 kısım % 5 glükozlu serum 1 kısım fizyolojik se­rumdan oluşan hipotonik bileşim ile hastaya sağ­lanan su ve elektrolit miktarları tablo 8.3.15 de verilmiştir. Bu tabloda belirtilen miktarlar, uygu­lanan hastanın günlük defisit tedavisinin su ve elektrolit gereksinimlerini (tablo 8.3.12) karşıla­mada oldukça yeterli olduğunu göstermektedir.

Akut dehidratasyon tedavisinde hastada de­vam eden patolojik kayıplar varsa, mümkünse bu kayıplar Ölçülerek miktarları belirlenmeli ve yukarıda belirtilmiş miktarlara eklenmelidir.

İlk 8 saatten sonraki defisit tedavisinde kulla­nılan sıvının bileşimi, genellikle devam eden pa­tolojik su ve elektrolit kayıplarını karşılamaya yeterlidir. Bu nedenle devam eden patolojik ka­yıpları karşılamak için verilen sıvının yalnızca miktarı arttırılır. Örneğin devam eden ishalde meydana gelen kayıplar için her mi kayba kar­şılık 1 mi sıvı yerine konulacak şekilde sıvı mik­tarı arttırılır. Kolera ishalinde sıvının daha faz­la sodyum içermesi gerekebilir. Devam eden ka­yıplar uygun şekilde yerine konamadığı zaman tedavinin gerisinde kalınmış olur ve hasta de-hidratasyondan kaybedilebilir,

Parenteral sıvı alan hastalar çok yakından izlenmelidir. Sıvının çok hızlı verilmesi ile na­bız hızlanması, karaciğer büyümesi, taşipne, ak­ciğerde railer, ödem gelişebilir. Hastada şok be­lirtilerinin devam etmesi ve yeterli tartı artması olmaması ise perfüzyonun çok yavaş verildiğini ve kayıpların karşılanmadığını gösterir. Paren­teral sıvı şişesinin üstüne bir dakikada verilme­si gerekli damla sayısı, saatlik aralarla hastanın alması gerekli sıvı düzeyleri açık olarak yazıl­malı ve işaretlenmelidir. Ayrıca parenteral sıvı tedavisi uygulanan her hasta için aldığı ve çı­kardığı miktarlar ile sıvının tipinin ayrıntılı ola­rak belirtildiği bir çizelge tutulmalıdır.

Bazen yeterli tartı artmasına karşın düzelme olmayabilir. Bu koşulda karın çevresi ölçülmeli, karın muayenesi yapılmalı, barsak sesleri din­lenmelidir. Hipopotasemiye bağlı olarak parali-tik ileus gelişebilir, önemli miktarda sıvı ve elek­trolit barsak lümeninde sekestre olabilir. Bu du­rumda hastanın yalnızca tartı artışı ile izlenme­si yanıltıcı olabilir. Tedavinin çok yönlü klini