Kemik iliği İltihabı

Akut kemik iliği iltihabı belirtileri ağrı, hassasiyet, kemiğin etkilenen bölümünün çevresinde şişme ve etkilenen kol ya da bacağın daha az kullanılmasıdır. Ateş ve yorgunluk da sıklıkla görülür.Yetersiz tedaviden dolayı hastalık kronik hale gelirse kemik ağrısı sürekli olabilir ve çocuğun kol ve bacakları uzamayabilir ya da şekil bozukluğu görülebilir.

osteomiyelitkemikliiltisj6

Teşhisi doğrulamak için doktor kan testi, röntgen, kemik biyopsisi ya da kemik taraması yapabilir. Akut kemik iliği iltihabında yatak istirahati ile etkilenen kemiğin hareket ettirilmemesinin yanı sıra damar yolundan antibiyotik de verilebilir.

Çevredeki dokular da enfekte olursa ya da durum kronikse, kemiğin ya da dokunun bir bölümünün ameliyat ile alınması gerekli olabilir.

Kırık Kemikler

kirik

Kişinin, ambulans perso­neli olmadan taşınması gerekmi­yorsa ya da kırık, uzva kan basın­cını engellemiyorsa, kırığın sarıl­ması gerekmez. Kınlan yerin şekli bozulmuşsa ve çevresindeki deri soğuk, solgun ya da mavi ise kırığı düzeltmek için uzvu hafifçe boylu boyunca çekin ve sonra da uzansın.

Kemik Oluşumu

konu1_2

İskeletiniz, mevcut kemiklerin sürekli olarak yıkılıp yenisiyle yer değiştirdiği mikroskopik 6ir aktivitenin yer aldığı bir arı kovanıdır. Rezorpsiyon olarak adlandırılan kemik yıkım süreci, osteoklast olarak adlandırılan ve kalsiyum ile diğer minerallerini kana bırakarak kemiği kemiren hücreler tarafından gerçekleştirilir. Osteoblast olarak adlandırılan hücrelerden oluşan bir diğer hücre grubu, kemiksi matrisi (hücrelerarası maddeyi) güçlü lifsi bir gözenek oluşturmak için kemik boşluklarına kolajen ve diğer proteinleri bırakırlar. Sonunda osteoblastlar yarattıkları matrise (hücrelerarası maddeye) karışırlar.

Kandaki kalsiyum, fosfor ve diğer mineraller kemik oluşum işlemini tamamlamak için matrise (hücrelerarası maddeye) boşaltılır. Çocuklukta yeni kemik oluşumu kemik yıkımından daha hızlıdır. Bu, kemiklerin uzamasını, ağırlaşmasını sağlar ve yoğunluğu artar. 20’li yaşlarınızın ortalarına geldiğinizde, bu iki süreç yaklaşık olarak aynı hızda seyreder. 30’lu yaşlarınızın ortalarından başlayarak da kemik kaybı, yeni kemik yapımından daha hızlı gerçekleşir.

Kalsiyum ve D vitamini de kemik kaybını azaltabilir fakat bunlar estrojenden daha az etkilidir. Bifosfonatlar olarak adlandırılan ve etidronat, alendronat ve pamidronatı da kapsayan başka bir gaip ilaç, yerleşik osteoporozu bulunan kadınlara reçete edilir. Bu ilaçlar kemik yoğunluğunu arttırabilir. (İğne ya da sprey şeklinde alınabilen) kalsitonin de kemik kaybı oranını düşürür. Estrojen, raloksifen (bir selektif (seçici) estrojen reseptör modülatörü), alendronat ve kalsitonin kırıklan azalttığı da bulunmuştur.