Rant vergisi ile ilgili 2017’de yanıt bekleyen sorular

Cushman&Wakefield Türkiye Yönetici Ortağı Tuğra Gönden, gayrimenkul söz konusu olduğunda her zaman gündeme gelen “rant vergisi” konusunu ele alan bir makaleye imza attı.

İşte Cushman&Wakefield Türkiye Yönetici Ortağı Tuğra Gönden tarafından kaleme alınan “Rant vergisiyle ilgili 2017’de yanıt bekleyen sorular” başlıklı yazı…

Rant vergisiyle ilgili 2017’de yanıt bekleyen sorular

“Geçtiğimiz aylarda yayınladığımız ‘Konut Balonu’ raporumuzda konut satış fiyatlarındaki artışlara ışık tutmuş; bilhassa 2. el satışlarındaki artış nedenlerinin daha yakından incelenmesi ve takip edilmesi gerektiğinin altını çizmiştik.

Özellikle 2. el konut fiyatlarındaki artış, kentsel dönüşüm ile yenilenecek konutların değer artışına ortak olmak isteyen bireysel yatırımcıların artan talebine bağlanabilir. Kentsel dönüşüm örneğinde görüldüğü gibi konut fiyatlarındaki artışın bir nedeninin de arsa fiyatlarıyla doğru orantılı olduğunu tahmin etmek çok zor değil.

Kentsel dönüşüm ve imar değişiklikleri ile birlikte zaman zaman rant vergisi tartışması da gündeme geliyor. Buna göre kamuoyunda rant vergisi olarak anılan ve imar planı değişiklikleri sonucunda ortaya çıkan değer artışının belli bir oranda kamu payı olarak ‘rant vergisi’ şeklinde alınması öneriliyor.

Konuyla ilgili akla gelen sorular ise şu şekilde:

Kamunun rantta payı olmalı mı?
Kamunun ranttan elde ettiği bu pay alt yapı ve benzeri yatırımlar – bir başka deyişle ‘kamu yararı’, için kullanılacaktır. Dolayısıyla neden olmasın?

Hakkaniyet?
Rant vergisi önerisi sadece imar değişikliği sonucu oluşan rantı dikkate alırken metro, yol vb kamu altyapı yatırımları veya genel dönüşüm sonucu ortaya çıkan değer artışlarını dikkate alınmıyor. Peki rantın ne şekilde ortaya çıktığının önemi var mı? Bu ister istemez kamuoyunda tartışmalara yol açmaz mı?

Süreklilik?
Rant vergisi önerisi imar değişikliği sonucu ve bir kereye mahsus olan bir vergi olacak anlaşılan. İmar değişikliği özellikle bundan sonraki dönemde örneğin master plan seviyesinde yapılırsa ne sıklıkta yapılır? Bu şekilde alınan rant vergisi mali süreklilik açısından ne kadar anlamlı olur?

Şeffaflık?
Sadece bir tip rantı vergilendirmek ve diğerlerini vergilendirmemek ne kadar şeffaf bir uygulama olur? İmar değişikliği çoğu zaman uzun bir rant sürecinin sonucunda oluyor, dolayısıyla imar değişikliğinin toplam değer artışı veya ranttaki payı ne kadar tartışılabilir? İmar ve alt yapının çoğu zaman bir bölgedeki projeleri ve o bölgenin gelişmesini takip ettiğini görüyoruz dolayısıyla vergi yöntemleri ile o süreci kontrol etmek ve yönetmek şeffaflık da getirebilir.

Alternatif?
Rant vergisi ile ilgili yasalar yürürlüğe girsin veya girmesin, alternatifi yok mudur veya olana kadar ne yapılabilir? Daha hakkaniyetli, sürekli ve şeffaf yöntemler olabilir mi? Ranta yol açan asıl sorun spekülasyon değil midir aslında?

 

Yurtdışı örneklere baktığımızda Almanya’da Stuttgart, Düsseldorf, Hamburg, Münih ve Berlin gibi şehirlerde yapı ruhsatı olan arsa fiyatlarının 2010-2014 arası %25-59 arasında artış gösterdiğini görüyoruz. Ruhsatı alınan arsaların neredeyse yarısı hiç geliştirilmiyor. Faizlerin düşük ve yatırım alternatiflerinin kısıtlı olması da arsa talebini arttırmış durumda. Arsa sahipleri ise çoğu zaman sadece geleceğe yönelik öngörülere dayalı satış konusunda beklemeyi tercih ediyor ve fiyatlar bu sürede daha da artıyor. Bu durum arsa spekülasyonu ve arsa balonu etkenlerinin tanımı bir nevi.

Almanya’daki emlak vergisi uygulamasının revizyonu bazı sivil toplum örgütleri ve tartışma platformları tarafından kamuoyunda tartışılıyor.

Tartışmalarda ortaya çıkan en önemli konulardan biriyse emlak vergisinin hesaplanmasında atıl bir gayrimenkulün kullanılan bir gayrimenkulden imar durumu doğrultusunda farklı vergilendirilmemesi. Bu yöntem atıl bir gayrimenkulü elde tutmanın maliyetini arttırırken proje geliştirmeyi veya elden çıkarmayı teşvik edebilir. Bununla birlikte arsa fiyatlarının daha şeffaf olmasını ve arsalara daha fazla hammadde yaklaşımını kazandırabilir.

Bu doğrultuda şeffaf, sürekli ve gerçek emlak değerleri üzerine kurulu emlak vergisi; spekülasyon ve rantın dağıtımına çözüm getirebilir.

Türkiye’ye geldiğimizde ise yine benzer bir sorunun hâkim olduğunu görüyoruz. Spekülasyon ile birlikte ‘beklenen’ imar durumu arsa fiyatlarına çok öncesinden yansımış oluyor ve fiyatların artmasına neden oluyor. Müteahhitler ise bu nedenle imar değişikliklerinde zorlanıyorlar. Merkezi bölgelerdeki arsa fiyatlarının artışı bu sefer müteahhitlerin daha çeper bölgelerde proje gerçekleştirmesine neden olurken, bu durum arsa spekülasyonuna yol açıyor ve kısır döngü baştan başlıyor.

Türkiye’deki emlak vergisi konusunda ise farklı yaklaşımlar mevcut. Master plan, yasal ve ‘fiili’ imar durumun yanı sıra emlak vergisinin hesaplama şekli ve arsaların gerçek değer kaydı ve tespiti akla geliyor.

Bu bilgiler ışığında tapu kayıtlarında gayrimenkullerin gerçek değerlerinin yansıtılması önemli bir adım olur zira Maliye Bakanlığı’nın bu yönde başlattığı çalışmalar mevcut. Bunun yanı sıra şeffaf hesap yöntemleri veya vergi oranı, eşik ve kriterlerin belli olmasıyla daha şeffaf, hakkaniyetli ve sürekli bir zemin oluşturulmuş olur.

Türkiye’de de güçlü bir emlak vergi sistemi ve doğru uygulaması ile birlikte spekülasyonu sınırlayıp rantın daha hakkaniyetli dağıtımına yol açabilir. Rant vergisi gibi ilave uygulamalara gerek kalmayabilir.”

Kaynak: http://blog.zingat.com/rant-vergisiyle-ilgili-2017de-yanit-bekleyen-sorular/

Çatı katındaki en ilginç futbol sahaları!

Artık şehirlerde kullanılabilecek alan bulmak oldukça zor… Nüfusla birlikte yapılaşmanın hızla artması, binaların her metrekaresinin fonksiyonel bir şekilde kullanılmasını sağlıyor. Son zamanlarda özellikle binaların çatı katları farklı şekillerde değerlendiriliyor. Çatı katları kimi zaman yeşil bir bahçe kimi zaman ise ilginç görüntüler sunan bir futbol sahası olarak karşımıza çıkıyor! İşte Tokyo’dan Brezilya’ya çatı katında yer alan en ilginç futbol sahaları… 

Tokyo

Tokyo’da bir alışveriş merkezinin çatısında bulunan futbol sahası, “Adidas Futsa Park” adıyla FIFA Dünya Kupası çerçevesinde inşa edildi. Tokya’da futbol takımını kuran halka açık olan bu çatıda kozlarını paylaşıyor!

 

 

Moskova

OFİS Arhiteki tarafından Moskova’da inşa edilen Jarovlaska Square’nın çatısında bir de futbol sahası bulunuyor. Bir ikiz iş kulesi, iki apartman, bir otel ve 2 katlı ticari alandan oluşan yapının çatısı spor kompleksi ve futbol sahası olarak tasarlandı.

 

Çin

Dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin’de spor tesisleri için alan bulmak oldukça zor… Çin’in Jinhua şehrinin Zhejiang eyaletindeki alışveriş merkezinin çatısına bir futbol sahası inşa edilmiş. Özellikle şehirdeki ofis çalışanlarının tercih ettiği bu çatıdaki futbol sahasında farklı dönemlerde turnuvalar da düzenleniyor.

 

Brezilya

Brezilya’da henüz hayata geçmemiş olan UFCSPA Igara Sports Campus, yeşil bir kamusal alan olarak konumlanıyor. Kampüste bulunanları çeşitli aktiviteler yapmaya teşvik edecek şekilde tasarlanan proje, futbol sahasıyla da dikkat çekiyor.

 

 

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/cati-katindaki-en-ilginc-futbol-sahalari/

Amerika’da ev alacaklara Miami daveti!

ABD’li Related Group, Türkiye’deki gayrimenkul yatırımcılarını Miami’de emlak yatırımı yapmaya davet etti. Related Group, popüler tatil ve yaşam tercihinde tüm dünyada ilk sıralarda yer alan Florida’da lüks konut ve rezidans projeleri geliştiriyor. 

 

Ev alana oturma izni veren 12 ülke!

 

Miami’de yatırım gelecek vadediyor

Miami’nin önde gelen gayrimenkul yatırım danışmanlarından Merve Gümüşyazıcı, Related Group’un Miami’deki rezidans, villa ve ofis konseptli projeleri Auberce Miami, Armani Casa, Gran Paraiso, Hyde Beach House ve Hyde Midtown’ı Türkiye’de tanıttı.

Merve Gümüşyazıcı, “Miami’deki en önemli bir cok rezidansı yapan Related, Miami’yi şimdiki Miami yapan şirket olarak anılıyor. Miami’nin 12 ay yüzme imkanı veren güneşli ve sıcak iklimi, kilometrelerce uzayan beyaz kumlu plajları, çok çeşitli insan toplumu, din, dil ve kültürel zenginliği, sanat, spor ve sosyal hayatını tüm dünya gıpta ederek izliyor. Dünyanın en büyük cruise limanı Miami’de yer alıyor. Tüm bunlara ek olarak İkinci Panama Kanalı’nın tamamlanmasıyla Miami, dünyanın en büyük dört liman şehrinden biri olacak. Dünya ticaret trafiğinin Miami’den geçecek olması tüm dünyadaki ticaret şirketlerini Miami’de lojistik olarak konumlanmaya yönlendiriyor. Bütün bu etkenlerin oluşturduğu talep nedeniyle inşaat sektörü de yeni projeleri alıcılara sunmaya devam ediyor.” diye konuştu.

 

Türklerin ev aldığı ilk 5 ülke!

 

Related Group Başkan Yardımcısı Jon Paul Perez ise, “Türkiye’deki insanların yatırım kararları, yakın çevresindeki politik belirsizlik yaşayan ülkelere de bir alternatif yatırım seçeneği sunuyor. Türkiye’deki seçkin ve zevk sahibi insanların kararları yakın çevredeki diğer ülkelerdeki varlıklı kesimlerin yatırım kararlarında da etkili oluyor.” yorumunu yaptı.

Kaynak: http://blog.zingat.com/amerikada-ev-alacaklara-miami-daveti/

NEF Bahçelievler ne zaman satışa çıkıyor?

İstanbul Bahçelievler’de hayata geçen yeni projesi için ön talep toplayan Nef’in yeni konut projesini ne zaman satışa çıkaracağı merak konusu oldu. Nef, Ziylan ve Mes Turkuaz ortaklığıyla yükselen Nef Bahçelievler projesi, diğer konut projeleri gibi foldhome konseptiyle tasarlandı. Projenin eylül ayı sonunda satışa çıkacağı düşünülüyor. 

 

 

 

Nef Bahçelievler nerede yükseliyor?

Meydan Merter AVM’nin yanı başında konumlanan Nef Bahçelievler projesi 44 bin 316 bin metrekare üzerinde yükselecek. Projede, 1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 daire seçenekleri yer alıyor. Nef Bahçelievler projesi Kale AVM ve Marmara Forum AVM’ye yakın bir konumda bulunuyor.

 

 

 

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/nef-bahcelievler-ne-zaman-satisa-cikiyor/

Bu 4 şehirden ev almak daha kârlı!

Geçtiğimiz Ağustos ayı gayrimenkul sektörü için hayli hareketli geçti. Bankaların konut kredilerindeki yeni düzenlemeleri ve peş peşe açıklanan avantajlı konut kampanyaları herkesin aynı soruyu sormasına neden oldu:

“Gayrimenkul yatırımı için doğru zaman mı?”

 

 

Bloomberg HT’den Hande Demirel de, bu sorunun yanıtını almak için Piyasa Hattı programında Zingat.com CEO’su Ahmet Kayhan’ı ağırladı.

bloomberg.ahmetkayhan.2
İşte Ahmet Kayhan’ın değerlendirmeleriyle konut sektöründe yaşananlar, gayrimenkul yatırımı yapmayı ve ev almayı düşünenler için öneriler, İstanbul dışında konut satın almak isteyenler için alternatif şehirler ve çok daha fazlası…

 

Tüketici güveni artıyor, faizler düşüyor, daha düşük faizle konut alımına imkan verecek, sadece tüketicinin değil bankaların da elini rahatlatacak düzenlemeler yapılıyor. Bütün bunlar konut fiyatlarına nasıl yansıyor?
Fiyatlara düşerek ve yavaşlayarak yansıyor. İkinci el konutlara baktığınız zaman son bir ay içerisinde yaklaşık ortalama yüzde 1’lere yakın bir artış var. Son 24 ay içindeki en yavaş artışlardan bir tanesi. Ama artışın pozitif olması çok önemli. En çok artışın olduğu şehrimiz Balıkesir, diğer yandan Giresun’da fiyatlar düştü. Bu ikinci el konutlar için.
Birinci el konutlarda ise, sadece fiyatları değil, aynı zamanda stok erime hızlarını da takip ediyoruz. Türkiye’de kaç tane birinci el konut üretiliyor, bu konutların ne kadarı satılıyor? Geçtiğimiz ağustos ayı, özellikle faiz düşüşü ve konut kampanyalarından dolayı giderek aşağı giden stok erime hızında çok ciddi bir sıçrama yaşattı.

 

 

Konut ve banka kampanyalarından dolayı stoklar ne kadar indi?
Temmuz ayı içerisinde her 100 gayrimenkulden 2 tanesi satılırken, ağustos ayındaki kampanyaların etkisiyle bu yüzde 5’lere kadar çıktı. Çok olumlu. Aslında sadece kampanya da değil, esasında biz ilginç bir ülkeyiz. Yüzde 50’ye yakın nüfusumuzun 35 yaşın altında olduğu 42 milyon kişilik bir nüfustan bahsediyoruz. Bu nüfusun yüzde 96’sının evi yok ve bu nüfusun da yaklaşık 600 bin tanesi evlendiği ve 100 bine yakını da boşandığı için, 600 bin evlenen kişiyle, yüzde 92’lik bölüm arasında satın almalarda korelasyon var. Yani gayrimenkulün kendi içerisindeki balondan bahsedebilmemiz için fiyatlarda böyle bir talebin oluşmaması gerekiyor. Bu nedenle ve her şeye rağmen, böyle bir özel dönemden geçen ülkede gayrimenkul özelinde yüzde 5’leri ve yukarı doğru momentumu görmek sevindirici.

 

KONUTTA “POZİTİF FİYAT ARTIŞI” YAŞANIYOR
REIDIN verilerine göre son 2 yılda da konut fiyatlarında gerileme var. Bu rakama, tüm şehirlerin ortalaması olarak mı bakıyoruz?
Türkiye’de pozitif büyüme hızı devam ediyor. Bu rakamlara baktığınızda kiralarda yüzde 26’lık, satışta da yüzde 29’luk artış, son bir yıl içinde de hem satış hem kiralıktaki yüzde 13’lük artış Türkiye’yi dünyada en fazla fiyat artışının olduğu ilk üç ülke arasına sokuyor. Gelişmekte olan ülkeler özelinde baktığımızda da bütün ülkelerde eğri aşağı doğru giderken, gayrimenkul fiyatları özelinde pozitif fiyat artışının yaşandığı ender ülkelerden bir tanesi Türkiye. Evet artış pozitif fakat artış hızında yavaşlama söz konusu. Yani konut fiyatları artmaya devam ediyor ama daha az şiddetle artıyor…

 

Bundan sonrası için beklentiler nasıl şekilleniyor? Ev almak için doğru dönemde miyiz?
Zaman olarak en iyi dönem yaz aylarıdır, çünkü sezonun en düşük olduğu dönemdir. Beğendiğiniz evi bulduysanız ve birikiminiz de varsa kaçırmayın diyebilirim. Ancak şu da bir gerçek; niçin gayrimenkul satın almak istediğinizle çok alakalı bu cevap. Eğer satın aldığınız evde oturacaksanız başka, kiraya vermek veya yatırım amaçlı aldıysanız başka bir süreç var.

 

GAYRİMENKUL, SON 10 YILIN EN İYİ PERFORMANSLI YATIRIM ARACI
İkisi için de baktığımızda gayrimenkul yatırımı için doğru zaman mı?
Yatırım amaçlı bakıyorsanız gayrimenkul satın almak için her zaman doğru zaman. Çünkü, gayrimenkul fiyatlarının Türkiye ortalamasında bulunduğu noktayla önümüzdeki 5 yılda da gayrimenkul fiyatları artmaya devam edecek. Yani ne zaman alırsanız alın, yanlış gayrimenkule yatırım yapmadığınız sürece her zaman doğru zaman. Kendi oturacağınız ev anlamında bir yatırımdan söz edersek, gayrimenkul satın almak için yaz aylarını tercih etmek gerekiyor.
İkinci el konut alırken ise, durum daha farklı. Türkiye’de gayrimenkulün kodu değişiyor. Artık yapacağınız gayrimenkule sadece içinde oturacağız ev özelinde değil, depreme dayanıklılıktan otoparkının olmamasına kadar pek çok özel kategoride değerlendirmek lazım. Çünkü arkadan gelen yeni nesil bu özellikleri arayacak evlerde… Neticede gayrimenkul Türkiye’deki son 10 yılda en iyi performans gösteren yatırım aracı.

 

GAYRİMENKUL YATIRIMI YAPILACAK 4 ŞEHİR
Hangi şehirde konut almak prim yaptırıyor?
Her şehrin kendi özelinde, ortalama getiri oranı üzerinde farklı performans gösteren mahallesi var. Hatta bu durum parsel düzeyinde bile değişebiliyor. Geçmişe bakarsak son yıllarda gayrimenkulde performans gösteren 4 şehir öne çıkıyor: Bursa, Adana, Antalya ve Kocaeli. Bu 4 şehirden ayrı olarak son dönemde ciddi artış gösteren, 2016 yılının bu ay için şampiyonu Balıkesir. En fazla düşüşün yaşandığı şehir de Giresun. Kira artışlarında da, yani kira getiri oranı açısından en fazla artışın yaşandığı Bursa’yı da unutmamak lazım. Bursa dışında, kira getiri oranında son 15-16 senede geri ödeme sağlayan bir yatırım aracı bulunan şehir yok.

 

 

Peki İstanbul genelinde gayrimenkul gidişatı?
İstanbul genelinde ise konut satışlarında yavaşlama var. Anadolu Yakası, Avrupa Yakası’na göre daha iyi performans sergiliyor. İyi performansla söylemek istediğimiz; konut fiyatlarının daha hızlı artması ve kira getirilerindeki dönüş oranı.

Kaynak: http://blog.zingat.com/4-sehirden-ev-almak-daha-karli/