Arsa yatırımı yapacaklar dikkat!

Arsa satın almak, geleceğiniz için yapacağınız en önemli yatırımlardan biri… Arsa satın alırken her detayı iyi düşünmelisiniz. Arsa satın alırken nelere dikkat etmelisiniz? Hisseli arsa satın alırsanız ne gibi problemlerle karşılaşırsınız? İşte arsa yatırımı yapmadan bilmeniz gerekenler…

 

Arsa kriterlerinizi belirleyin

• Satın alacağınız arsayı belirlerken öncelikle ana yollara yakınlığına, düz ya da az eğimli olmasına, yüksek gerilim hatlarından uzak ve rekreasyon için ayrılmış alanlarda olmasına dikkat edin.

• Arsa yatırımından prim elde etmek için yamuk ve yuvarlak arsalar yerine kare ya da dikdörtgen olanları tercih edin.

 

Kârlı lokasyon seçin

• Arsanın uzun vadeli bir yatırım olduğunu unutmayın. Gelişime açık kırsal bölgeleri tercih edin.

• Kırsal alanda imar izninin yüzde 5 olduğunu unutmayın ve en az 5 dönüm arazi satın alın.

• Arsanın bulunduğu lokasyonda yapılması planlanan komşu projeleri, metro, raylı sistem ya da hastane gibi büyük yatırımları mutlaka araştırın.

• Uzun vadeli kazanç için az primli bölgeleri tercih edin.

• Bölgenin değerini ve prim potansiyelini görmek için Zingat.com Bölge Raporu bölümünü tıklayabilirsiniz.

 

Unutmayın, arsanın değeri imardır!

• Arsanın imar durumunu öğrenin.

• Bir arsanın tapusunun olması o yerin imara açık olduğunu göstermez. Mutlaka arsanın bağlı olduğu belediyenin İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nden imar durumu hakkında bilgi alın.

• Arsa sahibinden ya da gayrimenkul temsilcisinden mutlaka arsanın tapu bilgilerini öğrenin ve Tapu Kadastro Müdürlüğü’nden arsa hakkında bilgi alın.

• Eğer arsa hisseli parsel ise, yani birden fazla kişiye aitse sonrasında problemler yaşayabilirsiniz…

 

İnternetten araştırma yapın

• Arsanın uydudan çekilmiş haritaları için Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nün web sitesine girerek, ada ve parsel bilgileriyle sorgulama yapabilirsiniz.

• GPS verileriyle de coğrafi sorgulama yapabilirsiniz.

• Bölgedeki arsa fiyat karşılaştırmalarına Zingat.com üzerinden bakabilirsiniz.

 

Arsanın borç durumunu inceleyin

• Satın alacağınız arsanın borç durumunu incelemeyi unutmayın.

• Sadece satın aldığınız değil, geçmiş yıllara ait ödenmemiş emlak vergisi olup olmadığını kontrol edin.

• Eğer satıldığı yıl da dahil olmak üzere arsanın borcu bulunuyorsa, arsa sahibi bu borçları kapattıktan sonra satın alım işlemini gerçekleştirin.

 

Doğru zamanı bekleyin

• Arsayı satın aldıktan sonra yeni düzenlemeleri ve arsanın bulunduğu bölgedeki gelişmeleri mutlaka takip edin. Özellikle yerel yönetimdeki imar planlarındaki askı süreçlerini dikkate alın.

• Arsanız değerlendikten sonra doğru zamanda satışa çıkartabilirsiniz.

Kaynak: http://blog.zingat.com/arsa-yatirimi-yapacaklar-dikkat/

Trabzon’a turizm adası geliyor!

Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA), Trabzon’da 2 milyara mal olması beklenen bir “Turizm Adası” yapılacağını açıkladı. Geçtiğimiz yıl  1 milyon 946 bin 498 yerli ve 1 milyon 54 bin 855 de yabancı olmak üzere 3 milyon 4 bin 353 kişinin Trabzon’u ziyaret etmesi ilin turizm potansiyelini de ortaya çıkardı. 

 

4 yılda tamamlanacak

Trabzon’da bir turizm adası oluşturmak için çalışmalara başlayan DOKA’nın Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırı, “Turizm adası, turizmde farklı ihtiyaçları bir araya getiren ve bölgeye prestij katacak bir projedir. Turizm Adası’nın altyapı ve dolgu çalışmalarının kamu, üst yapı çalışmalarının ise özel sektör tarafından yapılması öngörülmektedir” dedi. Dört yılda tamamlanması beklenen proje kapsamında; iki beş yıldızlı otel, lüks konutlar, yapay deniz, tema parkı, marina, spor tesisleri, opera binası, alışveriş merkezleri, iş merkezleri, restoranlar, kafeler, açık ve kapalı yüzme havuzu, yöresel ürün satış merkezleri, eğlence mekanları ve tematik müze de yapılacak.

 

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/trabzona-turizm-adasi-geliyor/

Tapuda veraset ve intikal işlemleri hızlanacak

Veraset ve intikal vergisi işlemleri tapuda uzun ve zorlu bir bürokratik süreç olarak vatandaşların mağduriyet yaşamasına neden oluyordu. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, bu konuda başlattığı çalışmayla bu zorlu süreci hızlandırmayı ve kolaylaştırmayı amaçlıyor.

 

 

Beylikdüzü’nde 99 bin TL’den 200 bin TL’ye değişen fiyatlarla en yeni satılık daire ilanları!

 

Veraset ve intikal vergisinde yeni gelişme

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından uzun ve zorlu bürokratik süreçler nedeniyle vatandaşlarda mağduriyete yol açan “veraset ve intikal vergisi” ilişiği kesme uygulamasına yönelik çalışma başlatıldı.

Yapılan planlamada, ilişik kesme süreci beklenilmeden tapudaki satış işlemlerinin gerçekleştirilmesi öngörülüyor.

Maliye Bakanlığıyla gerçekleştirilecek görüşmeler sonucunda son şekli verilecek çalışmaya göre, veraset ve intikal ilişiği yazısı istenilmeden tapu işlemlerinin yapılması, işlemin bitiminde tapu müdürlüklerince bu konuda Maliye’ye bildirimde bulunulması, veraset ve intikal vergisi yönünde işlemlerin Maliye tarafından devam ettirilmesi öngörülüyor.

 

 

Tapuda veraset ve intikal işlemleri

• Mevcut uygulamada Maliye Bakanlığı üzerinden veraset ve intikal ilişik kesme yazısının alınması zorunlu olduğu için bu yazı olmadan tapuda intikal ve sonrası satış gibi işlemler yapılamıyor.

• Maliye Bakanlığı tarafından yazının verilmesinde de vefat eden kişinin veraset ve intikal ilişiğinin kesilmesine yönelik 1957 yılından günümüze kadar kapsamlı bir inceleme yapılıyor.

• İncelemede bütün murislerin söz konusu taşınmaza yönelik süreçleri araştırılırken, bu incelemenin sonunda ortaya çıkan veraset ve intikal vergisi tahsil ediliyor.

• Tüm bu işlemlerin sonrasında da tapuya “ilişik yok” yazısı verilerek, taşınmaza yönelik satış ve benzeri işlemlerin yapılabilmesinin önü açılmış oluyor.

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/tapuda-veraset-intikal-islemleri-hizlanacak/

PEDİATRİDE ÖYKÜ VE FİZİK MUAYENE

Bu verilere fizik muayene ve gerektiğinde laboratuar bulguları da eklenerek hasta hakkında ayrıntılı bilgi toplanmaya çalışılır. Üçüncü kademede artık tüm bilgiler elde edilmiştir. Bu bulgulara dayanılarak hastalığın tanı ve ayırıcı tanısına yönelik ayrıntılı değerlendirme yapılır.
Sonuçta hasta tanımlanmış, sıra sorununun çözümlenmesine gelmiştir. Sağlık sorununun çözümü hastaya uygulanacak tedavi ve bakımın yanı sıra, aileye yapılacak öneriler ile gerçekleşir. Kronik hastalığı olan çocuklarda, tedavinin başarısı için ailenin ve çocuğun programlı eğitimi gerekir.

ÖYKÜ VE GÖZLEM
Erişkin hastadan farklı olarak pediatride çocuk ve hastalığı konusunda bilgi, çoğu kez anne, bazen de anne dışında bir kişiden elde edilir. 6 yaşından büyüklerde çocuğun kendisinden de bazı tamamlayıcı bilgiler alınabilir. Ergenlik çağında çocuklar şikâyetlerini ailelerinin yanında söylemek istemeyebilirler. Bu durumda çocuk ve aile ile ayrı ayrıı konuşmak uygun olur.Gözlem daha öykü alınması sırasında, hatta anne ve çocuğun muayene odasına girmesiyle başlar.

Bir taraftan anne veya öyküyü anlatan kişi ile çocuk arasında ilişkiler gözlenerek, ailenin kültürel ve sosyo ekonomik durumu değerlendirilmeye, bir taraftan da çocuğun gözlenmesi ile genel durumu, hareket yeteneği, zekâ derecesi, davranışı konularında bir ön yargıya varılmaya çalışılır. Ailenin çocuğuna ilişkin kanılarının yansız olamayacağı, örneğin zekâsı geri olan bir çocuğun çıkardığı sesler anlamsız olsa bile bunları konuşma olarak kabullendiği ya da çocuğun genital organları ile oynamak, yalan söylemek gibi alışkanlıklarını gizlediği, sık rastlanan deneyimlerdir. Benzer biçimde, çocuğun yüksek bir yerden düşürülmesi ya da ortada bırakılmış bazı ilaçlan yutması gibi bilgiler de hekimden saklanmaya çalışılabilir. Bu bakımdan çocuklara ilişkin öyküyü elde edebilmek bilgi, deneyim ve zaman gerektirir.

Öykü alınırken daha fazla vurgulanacak noktalar çocuğun hekime getiriliş nedenine ve çocuğun yaş grubuna göre farklılık gösterir. Erişkinden farklı olarak çocuklar hekime yalnız hastalık şikâyeti ile değil, sağlık kontrolü için de getirilir. Örneğin sağlıklı olan bir çocuk 5 aylıkta kontrole getirilmiş ise çocuğun büyüme-gelişmesine, beslenmesine ve ailenin davranışına yönelik bilgi öyküde ağırlık taşımalıdır. Buna karşın konvülziyon (havale) gibi acil bir durumda getirilen süt çocuğunda ise bu tablonun oluşumuna ilişkin kısa bilgi alınır. Ayrıntılı öykü alınması, acil girişimin sonuna bırakılır ve konvülziyona yol açan çeşitli nedenler akıldan geçirilerek öyküde bu noktalar derinliğine sorulur. Yenidoğan bir çocuk için “toplanacak bilgi, gebelik ve doğuma ilişkin ayrıntıları içermelidir. Oysa okul çağında olan bir çocukta bu bilgiyi gerektiren özel bir durum yoksa, doğum ya da ilk aylardaki beslenmeye ilişkin bilgi ancak genel hatlarıyla belirlenir.

Hekim gerek değişik yaş gruplarına özgü hastalıklar, gerekse görev yaptığı toplumda sık rastlanan hastalıklar ve sağlık sorunları konularında bilgili ise, öykü alınırken yöneleceği ayrıntıları daha kolaylıkla belirleyebilir. Örneğin, sağlıklı yenidoğanlarm çoğunda doğumdan 48 saat sonra başlayan sarılık olur. Fizyolojik sarılık adı verilen bu özelliği, yenidoğanda sarılık ile birlikte olan patolojik durumlardan ayırt etmek çok önemlidir.

Sarılığın başladığı saat, gidişi, başka belirtilerle birlikte olup olmadığı gibi noktaların iyice aydınlatılması gerekir. Sütçocuğunda ishal, hijyenik koşullara dikkat etmeyen bir ailenin çocuğunda büyük olasılıkla mikroplu besi alınmasına bağlıdır. Buna karşın aydın ve dikkatli bir ailenin çocuğunda görülen ve uzun süren ishal, metabolik ya da anatomik doğuştan bozuklukları akla getirir. Meme veya emzik şişesini reddetme, ilk aylarında olan bir çocukta genellikle önemli hastalık durumuna işaret eder. Buna karşın okul öncesi yaşta bir çocukta yemek yememe şikâyeti, çoğu kez psikolojik bir sorun ile ilgilidir.

Öykü süreci, hekimin aile ve çocukla kuracağı ilişkinin, hatta ailenin hekime duyacağı güvenin temelini oluşturur. Bu bakımdan aile, beslenme, tedavi ve bakım gibi çocuğun sağlığı ile ilgili konularda yanlış işlemler yapmış veya çocuğunun hastalığından ötürü duygusal gösterilerde bulunmuş bile olsa hekim sakin, hoşgörülü ve sabırlı olmalı, aileye anlayışlı davranmalı ve hiçbir zaman meslektaşlarına gölge düşürecek suçlamalarda bulunmamalıdır. Çocukla ilgili öykü, genellikle aşağıda belirtilen sıraya göre alınır. Öykünün kimden alındığı ve güvenilir olup olmadığı da kaydedilmelidir.


KİMLİK

Çocuğun ismi, yaşı ve cinsi ilk alman bilgidir. Büyük çocukların isimleri ile çağrılması, annelere çocukları ile ilgili sorular yöneltilirken çocuktan adı ile söz edilmesi hekim-çocuk, he-kim-aile ilişkileri yönünden yararlıdır. Çocuğun yaşının tam olarak bilinmesi, özellikle büyüme ve gelişmesinin değerlendirilmesi için gereklidir. Doğum tarihi yıl, gün ve ay belirtilerek kaydedilmeli ve kronolojik yaş doğru olarak hesaplanmalıdır. Doğum tarihinin aile tarafından kesin olarak söylenemediği durumlarda bayram, mevsim, harman zamanı gibi bağlantılar sorularak yaklaşık doğum tarihi saptanmaya çalışılmalıdır.


ŞİKÂYET

Çocuğun hekime getiriliş nedeni sorulur. Ailenin belirttiği şikâyet, bazen asıl hastalığın esas belirtisi olmayabilir. Örneğin karın ağrısı, plörezili bir hastanın getiriliş nedenini oluşturabilir. Bazen de getiriliş şikâyeti yol göstericidir. Örneğin o zamana kadar gece yatağını ıslatmayan bir çocukta başlayan gece idrarını kaçırma şikâyeti, şekerli diyabeti akla getirir.

HASTALIĞIN ÖYKÜSÜ
Hastalığın başlangıç tarihi, başlangıç belirtileri ve gidişi konusunda ayrıntılı bilgi alınmalı., akla gelen tanı olanaklarını destekleyecek ya da uzaklaştıracak noktalar sorulmalıdır. Örneğin birkaç günden beri aşırı ağlama şikâyetleri ile getirilen bir sütçocuğunda otit, menenjit, besin azlığı, ishale bağlı karın ağrısı gibi çeşitli olasılıklar akla gelir. Hastaya bu bozukluklara ilişkin sorular yöneltilir.

ÖZGEÇMİŞ
Çocukluk yaşlarında özgeçmişe ilişkin bilgi doğumdan önceki döneme uzanmalı, doğum ve beslenme Biçimi, büyüme ve gelişme konusundaki bilgileri de içermelidir.

İleri yaşlarda doğum yapan kadınların çocuklarında doğuştan bozuklukların sıklığı artar. Down sendromu (mongolismus) bu durumun en iyi kanıtlanmış örneğidir. Özellikle gebeliğin ilk 8-10 haftasında alman ilaçlar ve geçirilen infeksiyonlar da çocuğun sağlıklı gelişmesini engelleyebilir. Rubella infeksiyonu (kızamıkçık) bu tür infeksiyonlarm başında gelir. Çocuğun doğum sırası (annenin doğurmuş olduğu canlı veya ölü çocuk sayısına göre), gebelikte toksemi, kanama gibi komplikasyonlar olup olmadığı, çocuğun hareketlerinin anne tarafından hissedildiği tarih, gebelikte kontrole gidilip gidilmediği de sorulmalıdır. Son menstrüasyon tarihinin bilinmesi, çocuğun gestasyon yaşının (miat yaşı) saptanmasında önemlidir.

Doğum tartısı ve boyu ile miadında doğup doğmadığının bilinmesi de çocuğun ilerdeki gelişmesinin değerlendirilmesi yönünden önem taşır.

Beslenme : Çocuklarda özgeçmişin çok önemli bir bölümüdür. Özellikle ilk iki yaştaki çocuklarda, doğumdan başlayarak anne sütü alıp almadığı, suni ya da karışık beslenmişse ne gibi besiler ve ne miktarda verildiği, bu besilerin nasıl hazırlandığı, kaynatılıp kaynatılmadığı, ek besilere ve katı besilere ne zaman başlandığı, dışkı sayısı ve görünüşü, kusma şikâyeti olup olmadığı, anne sütünün ne zaman kesildiği gibi ayrıntılı sorular sorulmalıdır. Özellikle sosyo ekonomik ve kültürel koşulları iyi olmayan ailelerin çocuklarında yanlış beslenme sonucu ishal, protein-enerji malnütrisyonu gibi hastalıklara çok sık rastlandığından beslenme öyküsünün dikkatle alınması gerekir. 1-2 yaşından büyük çocuklarda çocuğun bir gün önce sabah kahvaltısı, öğle yemeği, ikindi kahvaltısı ve akşam yemeklerinde yedikleri aileye saydırılarak, yaklaşık miktarları ve çocuğun istekle mi, yoksa zorla mı yediği sorularak,, ayrıca yemek aralarında bir şey yiyip yemediği öğrenilerek çocukların beslenme durumuna ilişkin bilgi gerçeğe en yakın biçimde elde edilmiş olur.
Büyüme-gelişme .

Çocuğun doğumdan sonra çeşitli yaşlarda tartı ve boy ölçümleri konusunda bilgi sorulur. Örneğin bir süt çocuğunun 1 – 2 hafta önceki tartısı biliniyorsa, bu süre içinde gösterdiği tartı farkı, yeterli beslenip beslenmediğini gösterecektir. Çocuğun yaşma göre kısa boylu olduğu gözleniyorsa büyümesi konusunda öykü daha ayrıntılı olarak alınır. Örneğin çocuğun ufak tefek olduğunun ne zaman fark edildiği , diğer kardeşleri ve ailenin vücut yapısının nasıl olduğu gibi sorular sorulur.

Ayrıca ilk gülme, ilk desteksiz oturma, ilk diş çıkarma, ilk yardımsız yürüme, ilk bilinçli kelime söyleme yaşlarına ilişkin bilgi elde edilebilirse, bunlar çocuğun nöromotor- zekâ ve ruh gelişme durumunu aydınlatır. Büyük çocukların okul başarısı, spor ve oyunlardaki becerisi de sorulmalıdır.

Ergenlik yaşındaki çocuklarda öykü, ergenlik belirtilerinin ilk ortaya çıkış yaşı ve bu belirtilerle ilgili şikâyet veya özellikleri içermelidir.

Özellikle psikolojik kökenli bir sorundan kuşku duyuluyorsa çocuğun kişiliği konusunda yargıya varabilmek için uyku düzensizliği, parmak emme, aşırı ağlama, yatağına işeme gibi belirtiler gösterip göstermediği; ayrıca sosyal davranışına ilişkin sorular da sorulmalıdır.

Aşılanma Çocuklar birçok bakteriyel ve vilal hastalıklardan aşılanmakla korunabilir. Sağlık kontrolü yapılan çocuklara, belirli yaşlarda belirli aşıların yapılmasını öngören bir takvime uyularak, düzenli olarak aşılar uygulanır. Örneğin tüberküloz aşısı CBCG) yapılmış bir çocukta tüberküloz menenjit, kızamık aşısı yapılmış bir çocukta kızamık hastalığı olasılığı çok azdır. Gerek tanıya yardımcı olmak, gerekse eksik kalmış aşıların tamamlanması yönlerinden, her çocuğun aşılanma öyküsünün bilinmesi gerekir.

Çocuğun daha önce tekrarlayan ishal, sık ateşlenmeler, uzun öksürük, havale gibi bir hastalık geçirip geçirmediği, döküntülü hastalıklardan hangilerini geçirdiği, ameliyat olup olmadığı, bilinen bir allerji varlığı sorulur. Özel durumlarda, örneğin okulda başarısız olan ve hafif zekâ geriliğinden kuşku duyulan çocuğun geçmişinde, kulak ve göz hastalıkları yönünden bir özellik olup olmadığı araştırılır.

AİLE ÖYKÜSÜ
Yakın aile bireylerinde fizik sakatlık, zekâ geriliği, iskelet hastalığı, allerjik hastalık gibi kalıtsal olabilecek bir patoloji olup olmadığı, an-ne-baba ve kardeşlerin sağlığı, ölen kardeş varsa ölüm nedeni, ölüm yaşı sorulur. Ayrıca aile içinde tüberküloz gibi bulaşıcı, kronik bir hastalık bulunup bulunmadığı da araştırılır. Çocukta kalıtım ile ilgili bir hastalık yönünden aile ağacı çizilmeye çalışılır. Anne-baba arasında akrabalık, kalıtsal hastalıkların tanısı yönünden önem taşır.

Sosyal durum .Birçok hastalıklar sosyal kökenlidir. Ekonomik gücün az olması ve bilgisizlik beslenme bozukluklarına, sağlık kontrolünün ihmal edilmesine ve hastalık durumunda çocuğun hekime getirilmesinde gecikmelere yol açar. Kalabalık yaşama koşullarında büyüyen çocuklarda, erken yaşlardan başlayarak damlacık yoluyla alman infeksiyonlar sık görülür. Sosyal durum ve ev koşulları konusunda alınacak bilgi, tanı ve aileye yapılacak öneriler konusunda aydınlatıcı olur.

FİZİK MUAYENE
Muayene odasına girerken, öykü alma sırasında anne ile konuşurken, giysileri çıkarılırken, çocuğun gözlenmesi ile hemen tedavi gerektiren ağır bir hastalığı olup olmadığı; solukluk, siyanoz, dispne, hareket bozukluğu gibi belirtiler gösterip göstermediği anlaşılacağı gibi, çocuğun
muayeneden korkup korkmadığı, çocukla ilişkinin kolay kurulup kurulamayacağı konularında fikir edinilir.

Muayenenin rahatlıkla yapılabilmesi çocuğun yaşma ve kişiliğine uygun bir yaklaşımı gerektirir. 0-4 ay arası çocuklarda henüz yabancıyı yadırgama ve muayeneden korku sorunları ile karşılaşılmaz. Bu yaşta çocuklar muayene masasına konularak rahatça muayene edilebilir. Bununla birlikte çocuğu sakin tutmak için çocukla yavaş sesle konuşmak, okşamak ve ellerin sıcak olmasına dikkat etmek işlemi kolaylaştırır. 4 ay ile 2 yaş arası çocukları ürkütmemek için ilgisini çekecek bir oyuncak ya da eşya göstermek veya eline vermek, konuşmak, çocuk fazla tepki gösteriyorsa muayenesinin önemli bir bölümünü annenin kucağında yapmak uygundur. 2-6 yaş arası çocuklarla konuşarak, adını ve ilgisini çekecek basit sorular sorarak, dinleme aleti, dil basacağı gibi aletleri eline verip bunları yadırgamamasını sağlayarak; 6 yaştan büyük çocuklarla ise gururlarını okşayacak biçimde konuşarak, büyük çocuk muamelesi yaparak ilişki kurulmaya çalışılır.

Muayene için oda sıcak olmalı, küçük çocuklar tamamiyle çıplak soyulmalıdır. Okul çağında veya daha büyüklerde külota izin verilir. Kulak ve boğaz muayenesi gibi çocuğu rahatsız edici yöntemler en sona bırakılmalıdır. Bununla birlikte muayenede yapılacak işlemlerde izlenecek sıra duruma göre değişik olabilir. Örneğin kalp veya karın ile ilgili bozukluktan kuşku duyuluyorsa muayenenin başında, çocuk henüz sakinken kalp seslerini dinlemek ya da karın pal-pasyonu yapmak uygundur.Muayene başlamadan önce çocuğun vücut ölçümleri alınır. Vücut ısısı, nabız, solunum hızı ve kan basıncı kaydedilir.

VÜCUT ÖLÇÜMLERİ

Her çocukta tartı ve boy ölçümleri muayenenin önemli bir bölümüdür. Bu ölçümler normal persentil değerler ile kıyaslanarak çocuğun büyümesinin yaşma uygun olup olmadığı saptanır.

Tartı ve boyun yaşa göre geri kalması; kronik hastalık, beslenme bozukluğu ya da doğumsal veya edinsel hormonal, metabolik hastalıkların işareti olabilir. Ölçümler için ilk iki yaşta bebek terazisi ve boy ölçme masası, daha büyüklerde standart baskül ve boy ölçme aleti, bu yoksa duvara tesbit edilmiş mezüre kullanılır. İlk iki yaşta her muayenede baş çevresi ölçümü de yapılmalıdır. Baş çevresi, başın en geniş çapı olan supraorbital ve oksipital çıkıntılarından geçirilen bir mezüre ile ölçülür.

12 burç ve 12 farklı ev tercihi!

Emlak ilanı aramalarından sonra aradığınız evi buldunuz. 12 burcun özellikleri gibi ev tercihleri de farklı oluyor. Peki burcunuza uygun konumda ve tipte bir ev olduğuna emin misiniz?

İşte burçlara göre ev tercihleri ve huzur veren dekorasyon tavsiyeleri…

 

KOÇ burcu ve evleri

• Koç burcunun güçlü karakter yapısına uygun evler, genellikle şehir merkezindeki daireler.

• Koçlar, ferah ve aydınlık evlerde kendilerini daha güvende hisseder. Mümkünse güney cepheli daireler tam Koçlara göre. Bir de önü açık, kendinden yüksek yapılar arasında sıkışıp kalmamış bir binada ev bulurlarsa asla kaçırmazlar.

• Dekorasyonda ise eski ile yeninin uyumlu birlikteliğini evlerine yansıtmakta ustadırlar.

• Kullanışlı ve değerli mobilyalar, çarpıcı renkte objeler vazgeçilmezleridir. Özellikle kırmızı renk ve tonları tercihleridir.

 

BOĞA burcu ve evleri 

• Boğalar, yaşayacakları evlerin içi kadar bulunduğu binanın dış görünümüne de aynı oranda dikkat ederler. Bu nedenle şehir merkezinde, ulaşımı rahat ve yeni konut projelerindeki konutlara yönelmeleri yüksek ihtimaldir.

• Boğa burçlarının bir evi beğenme, satın alma ya da kiralama kararını hızla vermeleri için dairenin kullanışlı bir balkonu olması gerekir.

• Aslında Boğalar için balkon kadar önemli bir diğer bölümse, şüphesiz ki mutfaktır. Geniş ve yenilenmiş bir mutfak da Boğa burçlarının ev alma ya da kiralama kararlarında çok etkilidir.

• Dekorasyonda ise kadife kumaşlı koltuklar, renkli yastıklar, taze çiçekler Boğalar için kaçınılmaz tercihlerdir.

 

İKİZLER  burcu ve evleri

• İkizler burcundan olanlar modern ve yeni yapılardaki evleri daha çabuk beğenir.

• Ev ararken geniş kapılı, büyük pencereli, bol ışık alan dairelere öncelik verirler. Evlerinde teknolojiyi kullanmaktan hoşlandıkları için akıllı evler İkizler insanına göredir.

• Evin iç yapısına, odaların boyutuna dikkat ederler. Ne de olsa arada sırada farklı ruh hallerine göre mobilya yerleşimlerinde rahatlıkla değişiklik yapmak isteyeceklerini bilirler.

• Ev dekorasyonunda modern çizgileri tercih eder, tasarımda farklı uygulamalar yapabilirler.

 

 

YENGEÇ burcu ve evleri

• Yengeçler evcimen insanlardır. Evlerinin çocukluklarının geçtiği mahallelerde olması onlara huzur verir ve aidiyet duygularını güçlü tutar.

• Ahşap evler, bahçe katı daireler tam Yengeçlere göredir. Yengeçlerin yaşayacakları evlerin özellikle su tesisatıyla ilgili hiçbir problemi bulunmaması önemlidir.

• Ev alırken komşularının kimler olduğunu da öğrenmek ve gözlemlemek isterler.

• Ev dekorasyonunda denizle ilgili objeleri, ahşap aksesuarları kullanmak Yengeçlere huzur verir.

 

ASLAN burcu ve evleri

• Aslanlar için güneş gören, lüks ve büyük evler idealdir.

• Evleri için hiçbir masraftan kaçınmayan Aslanlar, büyük sitelerde yaşamayı tercih ederler. Lüks yeni konut projeleri onlara göredir.

• Evlerinin iç görünümü onlar için bir gurur meselesi gibidir. Bu nedenle dekorasyonlarında hiçbir kusur istemez, aynı zamanda rahat bir yaşam sunan dairelerden yana seçimlerini kullanırlar.

• Dekorasyonda aynalar, sıcak renklerdeki objeler ve deri koltuklardan hoşlanırlar.

 

 

BAŞAK burcu ve evleri

• Başaklar mükemmeliyetçidir. Evlerinde de aynı mükemmelliyetçiliği ararlar.

• Şehrin kalabalığından biraz olsun uzakta kalabilecekleri ama şehrin mazisi olan, düzenli ve temiz semtlerinde yer alan evlerde yaşamak tercihleridir.

• Mevcut mobilyalarının ve eşyalarının kusursuz bir şekilde uyum sağlayarak yerleşebileceği tipteki daireler tam Başaklara göredir.

• Ev dekorasyonunda doğal objeler, ahşap dokular, değerli aksesuarlar, büyük tablolar hoşlarına gider.

 

 

TERAZİ burcu ve evleri

• Terazi burçları şehrin merkezi bölgelerinde, pek çok imkâna ve sosyal donatıya sahip, aynı zamanda sakin evlerde mutlu olurlar.

• Bu nedenle rezidans daireler, lüksü de seven Terazi burçları için iyi bir seçimdir.

• Ev dekorasyonunda yüksek zevklerine uygun tasarımlara yönelirler. Açık renklerle sıcak tonları, bakır objelerle ahşap mobilyaları dikkat çekici bir uyumla birleştirebilirler.

• Sanata düşkün oldukları için estetik birikimlerini ve zevklerini ev dekorasyonlarına başarıyla yansıtırlar. Koltuk seçimi onlar için ayrı bir önem taşır.

 

AKREP burcu ve evleri

• Akrepler şehrin hareketli semtlerindeki evlerde yaşamaktan hoşlanır.

• Akrepler için geniş salonlu, büyük balkonlu evler iyi birer seçimdir.

• Antika mobilyalar, siyah ve kırmızının gizemli ahengine sahip aksesuarlar, çağrışımlarla dolu tablolar, geometrik objeler vazgeçilmezleridir.

• Aynı zamanda odaların içindeki ek odalar, gizli bölümler, gömme dolaplar Akrepler için değerlidir.

 

YAY burcu ve evleri

• Özgür ruhlu Yaylar için rezidanslar ve loft daireler ideal seçimlerdir. Yay burçları yaşayacakları evin konfor sunmasına ayrı bir önem verir.

• Evlerinin ana yollara, toplu taşıma araçlarına ve mümkünse havaalanlarına yakın olması Yaylar için tercih nedenidir. Bir de alışveriş merkezi yakınında yer alıyorsa, Yaylar evle ilgili kararlarını hızlı verebilir.

• Spor yapabilecekleri alanlara, parklara, sahile yakın konumdaki daireler ya da sporla ilgili pek çok donatıya sahip konut projelerindeki evler Yaylara göredir.

• Ev dekorasyonunda kitaplıkları, seyahatlerinde aldığı objeleri sergileyekleri duvar rafları, renkli halılar öne çıkar.

 

 

OĞLAK burcu ve evleri

• Oğlaklar teknolojiyi sever, bu nedenle akıllı evler Oğlaklar için iyi bir seçim olacaktır.

• Planlı yaşamayı seven Oğlaklar, sadece evin bulunduğu bölgeyi ya da binayı değerlendirmezler. Onlar detaycıdır; bina yönetimi, otopark imkânları, güvenlik hizmetleri gibi unsurlar ev alma kararlarında etkin rol oynar.

• Aradıkları evde bir çalışma odası bulunması Oğlaklar için önemli bir detaydır.

• Ev dekorasyonunda, en iyisine sahip olma istekleri kendini gösterir. Trend ama uzun ömürlü mobilyalar, değerli ve geleneksel eşyalar, sade ve pozitif etkili aksesuarlar vazgeçilmezleridir.

 

 

KOVA  burcu ve evleri

• Kova burçları yaratıcı dünyalarına uygun modern binalarda, yüksek katlardaki dairelerde yaşamayı seçerler.

• Merkezi konumdaki ve birçok imkânı bir arada bulabilecekleri evler tam Kovalara göredir.

• Aynı zamanda şehrin yeni gelişen bölgelerindeki konut projeleri de Kovalar için uygun olabilir.

• Dekorasyonda farklılık onlar için vazgeçilmezdir. Evlerinde fütüristik aksesuarlar kullanmayı severler. Evleri ilgi çekici detaylarla doludur.

 

BALIK burcu ve evleri

• Balıklar deniz manzaralı bir evleri olduğunda, ek olarak sadece konfor ararlar. Deniz manzaralı olmasa dahi denize sahili olan semtlerdeki daireler Balıklar için uygundur.

• Balıklar için sakin bir sokakta geniş odaları ve büyük banyosu olan bir ev idealdir.

• Ev dekorasyonunda huzurlu tonları tercih eden Balıklar, rahatlık ve sadelik sunan bir tasarımdan yanadır.

• Ev dekorasyonunda hayal gücünü ifade eden ya da sanatsal zevklerini yansıtan tablolara, posterlere, aksesuarlara yer verirler.

 

 

 

Kaynak: http://blog.zingat.com/12-burc-12-farkli-ev-tercihi/