ÇINAR KABUĞU

Pîaîanus orientalis L. (Platanaceae) türünün kurutulmuş gövde ve dal kabuklarıdır. Çınar yaprakları 5-7 parçalı, çiçekleri küremsi durumlarda toplanmış, çok gösterişli ve büyük bir ağaçtır. Batı Anadoluda yabani olarak yetiştiği gibi, park ve bahçelerde ve yol kenarlarında yetiştirilir. Bazı ağaçlar çok yaşlı olup bir kısmı tarihe geçmiştir. Bazıları ise tabiat abidesi olarak muhafaza edil-

1  – Baytop, T. ve Berghmans, M.: Sur İes alcaloides quaternaires du Thalictrum lucidum L.  İstanbul Ecz. Fak. Mecm. 11: 58

(3975J.

2 – Başer, K.H.C.: Thaîictrum minus L. var. microphylium Boiss. alkaloitleri  Doğa Bilim Derg., Temel Bilim 5: 163 (1981).

3  – Başer, K.H.C.: Thalimicrinone – Thalictrum minus L. var. microphyllum Boiss, yapraklarında yeni bir alkaloit – IV. Bitkisel

İlâç Hammaddeleri Toplantısı, bildiriler 111, Eskişehir (1983). 4- Baytop, T: Izgın ve Burç hakkında-Farmakolog 18: 19(1948);“. .‘


mektedir. ;

Bunlar arasında en tanınmışı İstanbul’un Bü-yükdere çayırında yetişmiş olan “Büyükdere çma-rı”ldır. Bu çınar dünyanın tanınmış ağaçlarından biri olup 4000 yıl kadar yaşadığı tahmin edilmektedir. Alt taraftan birbirleriyle birleşmiş 3 grup halinde 9 büyük (sonraları 7) gövdesi bulunuyordu. Kapladığı sahanın çevresi 112 metre kadardı. Bu çınara Türkler “yedi kardeşler”, Rumlar “hepta adelphia” Avrupalılar ise “Platane de Godefroy” ismini vermişlerdir. Çınarın Avrupalılarca “Godefroy çınarı” diye isimlendirilmesine sebep; birinci haçlı ordularının İstanbula gelişinde haçlı orduların kumandanı Godefroy de Bouillon’un karargâhını bu ağacın altında kurmuş olmasıdır (1096).

XVII. asırdan itibaren Büyükdere çınarının bulunduğu çayır “Kırkağaç” ismiyle tanınmaya başlamış ve Osmanlı Padişahları bu çayırda birçok av eğlenceleri tertip etmişlerdir. Ecnebiler ise burada sportif oyunlar (bilhassa polo) yaparlardı. II. Mahmut bu çınarın bulunduğu çayıra sık sık gider, yaz günlerinde burada dinlenir ve yeniçeriler tarafından yapılan oyunları (tokmak oyunu) seyrederdi. Bu çmar altında II. Mahmut bazı resmî merasimler de tertiplemiştir. Meselâ, 1829 yılı Kurban bayramı merasimi bu çayırda yapılmış ve aynı sene İngiliz elçisi sultana burada takdim edilmiştir.

Çınarın bulunduğu mahal “Çayırbaşı” ismiyle Birinci Dünya harbi başlarına kadar bir mesire yeri olarak kalmıştır. Bu sıralarda çınarın gövdesinin oyuğunda bir kahve ocağı bulunuyordu. Bu ocaktan çıkan bir yangın sonunda çınar kısmen harap olmuştur. Birinci Dünya harbi esnasında çınarın bulunduğu mıntıka asker ta: rafndan işgal edilmiş ve burada barakalar inşa edilmiştir. Bu esnada da çınarda bazı hasar meydana gelmiştir. Nihayet Cumhuriyet devri başlarında çınarın bulunduğu saha hangar yapılmak üzere bir İtalyan deniz uçakları ortaklığına devredilmiş ve bu idarenin baraka ve hangar inşaatı esnasında asırlık çınardan geriye kalan birkaç gövde de ortadan kaldırılmıştır. Halen eski çınarın bulunduğu yerde askerî depo olarak kullanılan barakalar bulunmakta ve bu barakalar etrafında da sonradan dikilmiş 8-10 genç çınar görülmektedir (1).

Diğer isimler: Kavlan.