Adet Düzensizliği Neden Olur?

Sağlıklı bir kadın ele alındığında yıl içerisinde ortalama olarak 10-14 sefer adet dönemi yaşandığı gözlemlenebilir. Adet düzensizliği sorununun tespiti için gördüğünüz adet sayısının bu değerler dışında olması gerekmektedir. Bazı uzmanlar görülen adet sayısının bahsi geçen değerlerin 1 fazlası ya da 1 eksiği olması durumunda da adet düzensizliğinden söz edilemeyeceğini dile getirmektedir. Ayrıca adet olmaya yeni başlayan kişilerde adet düzensizliğinin olması gayet normaldir. Adetin tam bir periyoda oturması adet olmaya başladıktan sonra yaklaşık olarak 2 yıl geçmesiyle gerçekleşir. Adet olmaya başlamanızın üstenden yaklaşık olarak 2 yıl kadar zaman geçmiş olmasına rağmen adet düzensizliği yaşıyorsanız problemin temellerine inilmesi ve ilgili sorunun ortadan kaldırılması şarttır. Adet görmeyi yani adetli olmayı vücuttan salgılanan bazı hormonlar sağlamaktadır. Bu hormonlarda meydana gelen ufacık değişiklikler adet düzeninin bozulmasına neden olur. Bu tarz durumlarda kişi ya az adet görür ya da haddinden fazla adet görür. Yaşanan bu durumda adet düzenliği rahatsızlığı olarak nitelendirilir. Sürekli adet düzenliği yaşayan kişiler gözlemlendiği zaman bu kişilerin çok erken yaşlarda menopoza girdikleri bilinmektedir. Menopoz olayı ise kişinin son adetinden 1 yıl geçmiş olmasına rağmen adet görmemiş olması olayıdır.

Adet Düzensizliği Nedenleri

Adet düzensizliğinin genel olarak sabit bir nedeni bulunmaktadır. Yaşanan adet düzensizliğinin önüne geçilmesi adına sorunlar bireysel olarak da tespit edilebilir ancak tespit edilemeyen problemlerin tespiti için kesinlikle alanında uzman bir doktordan adet düzensizliği için destek alınmalıdır.

Adet düzensizliği hastalığının meydana gelmesi sadece düzensizliğin 1 defaya mahsus yaşanmasından ibaret değildir. Adet düzensizliğinden bahsedilebilinmesi için ilgili sorunun uzun zamandan beri süreğen olarak devam ediyor olması gerekmektedir. Makalemizin devamında adet düzensizliğine neden olan ve en çok gözlemlenen sorunlar yer almaktadır.

Stres

stres adet düzensizliği yaparmıYaşanan strese bağlı olarak bayanların yeme içme düzenlerinin bozulması, kısa zaman içerisinde mevcut kiloda olan değişimler adet düzensizliğinin yaşanmasının en büyük nedenlerinden birisidir. Strese bağlı olarak meydana gelen depresyonlar adet düzensizliği yaşanmasının en büyük nedenleri arasında yer almaktadır. Uzmanlar yaşanan stresli durum ortadan kalksa dahi adetin düzene girmesinin biraz zaman alacağını dile getirmektedir. Bu yüzden psikolojik sorunlarını atlattıktan sonra adet düzensizliğinin ortadan kalkması için bir süre daha beklemeniz gerekmektedir.

Doğum Kontrol Hapları

doğum kontrol hapları adet düzensizliği yaparmıGebelikten korunmak adına en çok kullanılan yöntemlerden birisi olan doğum kontrol hapları kadının yumurtlamasına büyük ölçüde engel olduğundan adet düzensizliğinin yaşanmasına neden olur. Zevkin doruklarda olmasından dolayı sürekli olarak doğum kontrol hapı kullanan bayanların büyük kısmında adet düzensizliği meydana gelmektedir. Eğer henüz bir çocuk sahibi değilseniz doğurganlığınızı öldürmemek ve adet düzensizliğine uğramamak için başka korunma yöntemlerini seçmenizde fayda var. Doğum kontrol hapları ile gebelikten korunuyorsanız hapları bıraktıktan bir süre sonra düzensizliğin ortadan kalkmasını beklemeyin. Adet düzensizliğinin ortadan kalması için minimum 3 ay gibi bir sürenin geçmesi gerekmektedir.

Uterin Polipleri veya Miyomları

Uterin Polipleri veya Miyomları adet gecikmesi yaparmıBirçok bayanda meydana gelen rahim polipleri çoğu zaman kanser olarak algılansa da poliplerin kanser hücresi olmadıklarını bilmenizi isteriz. Miyomlarda aynı poliplerde olduğu gibi rahim duvarında görülür ancak miyomlar poliplerden farklı olarak kanser özelliği taşımaktadır. Bu durum sizleri hemen korkutmasın. Oluşan miyomların büyük bölümünün iyi huylu oldukları ve cerrahi müdahalelerden sonra tamamen ortadan kayboldukları bilinmektedir. Bu miyomlar alınmadıkları zaman aşırı büyük ve derin ağrıların oluşmasına neden olur. Ayrıca bu durumun adet düzensizliğine neden olduğunu da bilmenizi isteriz.

Endometriozis

Endometriozis adet düzensizliği yaparmıAdet olurken dışarı atılan bir doku olan endometriozis kimi zaman tamamen dışarıya atılamayıp rahim dışarısında büyümeye başlar. Büyüyen bu yapı zaman içerisinde kanalları tıkayarak adet düzensizliğinin meydana gelmesine neden olabilmektedir. Ayrıca büyüyen bu doku farklı hastalıklarında meydana gelmesine neden olabilir. Bu yüzden endometriozis mutlaka alınmalı ya da büyümesi çeşitli ilaçlar ile durdurulmalıdır.

İltihaplı Pelvik Hastalığı

İltihaplı Pelvik adet düzensizliği yaparmıİltihaplı pelvik adından da anlaşılacağı üzere iltihap barındırıyor olmasından dolayı bakteri içeren bir hastalıktır. Bakteri içeren hastalarının en önemli özellikleri arasında kısa süre içerisinde yayılmaları yer almaktadır. İltihaplı pelvik kısa süre içerisinde genital bölgede çoğalabilir ve bu durumda adet düzensizliği gibi çeşitli sorunların ortaya çıkmasına neden olur. Bu hastalığın diğer istenmeyen bir özelliği ile aşırı koku yapmasıdır. Adet düzensizliğine paralel olarak genital bölgenizde aşırı pis koku varsa bu iltihaplı pelvik oluşumunun kanıtı olabilir.

Polikistik Yumurtalık

Polikistik Yumurtalık adet düzensizliği yaparmıYumurtalıkların normalden fazla olarak erkekli hormonu üretmesi sonucunda meydana gelen hastalıktır. Polikistik yumurtalık meydana gelmesi sonucunda çok sayıda kist meydana gelmektedir. Kistler yumurtanın dışarı atılmasını engellediğinden de adet düzensizliği meydana gelir. Eğer vücudunuzda aşırı kıllanmalar var ise bu polikistik yumurtalık ile mücadele ettiğinizi bunun neticesinde erkeklik hormonunun aşırı şekilde üretildiğinin bir göstergesi olabilir.

Prematüre Yumurtalık Yetmezliği

Prematüre Yumurtalık Yetmezliği adet düzensizliği yaparmıPrematüre yumurtalık yetmezliği yumurtalıkların görevini tam olarak yerine getirememesi sonucunda meydana gelmektedir. Bu sorun genelde genç bayanlarda ortaya çıkmaktadır. Evlat sahibi olan bayanlarda nadiren meydana gelen bu sorun ilaç tedavisi ile ortadan kaldırılabilir. Kanser hastalı olan bayanların kemoterapi görmesi sonucunda yumurtalıklarında fonksiyon kayıpları olmaktadır. Bu durumda prematüre yumurtalık yetmezliğinin meydana gelmesine neden olur.

Adet düzensizliğinin oluşmasına bu durumlar dışında daha birçok durum neden olabilmektedir. Özellikle aşırı kilolu bayanların sürekli olarak adet düzensizliği yaşadıkları bilinenler arasında yer alıyor.

Adet Düzensizliği Nasıl Geçer

Yaşanan adet düzensizlikleri çoğu zaman kendiliğinden ortadan kalksa da yukarıda saymış olduğumuz sorunların meydana gelmesi durumunda problemin beklemek ile ortadan kalması mümkün değildir. Adet düzensizliğinin tedavi edilebilmesi için öncelikle problemin neyden kaynaklandığının tespit edilmesi ve ilgili sorunun tamamen ortadan kaldırılması gerekmektedir.

Yaşanan adet düzensizliklerinin büyük bölümü ilaçlar ile tedavi edilir ancak kansere dayılı olan düzensizliklerin tedavisi için çoğu zaman cerrahi müdahaleye başvurulduğu bilinenler arasında yer alıyor.

Adet düzensizliği yaşamamak adına her daim moralinizi yüksek tutmaya, yediklerinize ve içtiklerinize dikkat etmeye, vücudunuzu aşırı derecede yormamaya özen gösterin. Ruhunuz ne derece mutlu olursa bu sorunların ortaya çıkma ihtimali o derece düşük olacaktır.

Adet Düzensizliği Kusma Yapar Mı?

Özellikle yeni adet olmaya başlayan bayanların adetin ilk gününden başlayıp son gününe kadar kustukları bilinmektedir. Yaşanılan bu kusma bir hayli öğürtülü şekilde gerçekleşmektedir. Öğürtülü kusmanın temel sebebi adet yaşayan kişinin psikolojik olarak kan görmeye henüz alışamamış olmasıdır. Adet döneminde kusmanın nedenleri arasında psikolojik faktörlerin yer aldığına emin olabilirsiniz. Aradan uzun yıllar geçmiş olmasına rağmen istifra etme olayı devam ediyorsa en kısa zaman içerisinde alanında uzman bir doktora görünmenizde fayda var.
adet düzensizliği kusma yaparmıAdet düzensizliğinin de kusma yaptığı bilinmektedir. Zaten yeni adet olamaya başlayan bayanların büyük kısmında yaklaşık olarak 2 yıl boyunca adet düzensizliği ve bu duruma paralel olarak istifra etme görülmektedir.

21 – 34 Gün Arası Adet Görme Normal Kabul Edilir Mi?

Bir bayanın adetli halde yaşamını devam ettirmesi minimum 3 maksimum 6 gün sürmektedir. İki adet arasın gün sayısı ise sağlıklı bayanlarda 21 -34 gün arasındadır. Bu sürenin yukarısında ya da aşağısında bir aralık olması durumunda kişinin adet düzensizliği yaşadığı söylenebilir. Yaptığımız açıklamalardan yola çıkacak olursak 21 ile 34 gün arasında adet görmenin normal kabul edileceğini söyleyebiliriz.

Eğer belirtilen bu süreler dışında yer alan bir döngüye sahipseniz adet düzensizliğinin önüne geçmek adına önlem almanızda fayda var.

Adet Düzensizliği Nasıl Belirlenir?

Birçok bayan adet düzensizliği yaşıyor olmasına rağmen adetlerinin düzenli olup olmadığını bilmemektedir. Bu durumun temel sebebi bayanların hangi gün adet olduklarını ve hangi gün adetlerinin bittiklerini hatırlamamasıdır. Adet düzensizliği nasıl belirlenir diye merak ediyorsanız bunun en etkili yolunun adet tarihlerini bir kağıda not almanız olduğunu bilmenizi isteriz.
adet düzensizliği nasıl belirlenirAdet olduğunuz tarihler arasında kıyaslama yaparak adet düzensizliği yaşayıp yaşamadığınızı kolay bir şekilde tespit etmeniz mümkün. Dünya genelinde çok sayıda bayan bu sorun ile mücadele ettiğinden telefon programı yazılımcıları bayanlara yardımcı olabilmek adına çeşitli adet günü programları üretmiştir. Android bir cep telefonunuz varsa bu yazılımı indirip kolay bir şekilde not alabilirsiniz.

Aspirin Kullanmak Adet Kanamasını Arttırır Mı?

Aspirin adı verilen ilaç akının viskozitesini yani akışkanlığını arttırmaktadır. Adet döneminizde aşırı kan kaybetmemek adına aspirin tarzındaki kanı sulandıran ilaçları kullanmamanızda fayda var. Adet dönemi sonrasında aspirin kullanmaya devam etmeniz adet düzensizliği yaşamanıza da nende olabilir. Bu yüzden kimseyi ürünleri yani ilaçları dozunda ve gereksiz kullanmamaya özen göstermenizde fayda var.
aspirin adet kanamasını arttırırmıAdet düzensizliği kişiden kişiye değişen bir durum olduğundan sizlerde yaşadığınız sorunları ve sorunlarınıza bulduğunu çözümleri bizlerle paylaşarak aynı sıkıntıları yaşayan kişilere yardımcı olabilirsiniz.

Müdür Başyardımcılığı ve Müdür Yardımcılığı Görevlendirmelerine İlişkin Duyuru

İstanbul

Dört yıllık görev süresini doldurmamış olup görevine devam eden okul/kurum müdürleri ile yapılan değerlendirme sonucunda 75 puan ve üzeri alan müdürlerden kendi kurumunda görevine devam edecek olan okul/kurum müdürlerinin görev yapmakta oldukları eğitim kurumlarının boş bulunan ve boşalacak Müdür Başyardımcısı/Müdür Yardımcılığı kadrolarına, Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin 23.maddesi gereğince aşağıdaki Kılavuz doğrultusunda 02-05 Eylül 2014 tarihleri arasında Müdür Başyardımcısı/Müdür Yardımcısı görevlendirmeleri yapılacaktır.

Klavuz için tıklayınız
Resmi yazı için tıklayınız

İsmail Koncuk’tan AYM’ye Mektup

​Bilindiği üzere 14.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren MEB Yasası ile binlerce eğitim kurumu yöneticisinin kazanılmış hakları gasp edilerek yöneticilik görevleri ellerinden alınmıştır.

Türk Eğitim Sen olarak yaşanan mağduriyetlerle ilgili hak mücadelemizi her türlü platformda ilkeli ve kararlı bir şekilde sürdürmekteyiz. Son olarak Genel Başkanımız Sayın İsmail KONCUK tarafından Anayasa Mahkemesi Başkan ve üyelerinin isimlerine tek tek mektup gönderilerek bahsi geçen kanunun uygulanma sürecinde yaşanılan mağduriyetler dile getirilmiş ve bu mağduriyetlerin giderilmesinde ülkemizin en yüksek yargı organı olan Anayasa Mahkemesinden eğitim camiasının beklentilerinin neler olduğu iletilmiştir.

AYM Başkan ve üyelerine gönderilen mektup örneği için tıklayınız

kaynak:turkegitimsen.org.tr

Böbreklere İyi Gelen Yiyecekler

Böbrekler, bedenden atıkların çıkarılması için çalışan, üriner sistemin en mühim parçalarından biridir. Bununla birlikte tansiyon, hormon salgılanması, asit-baz dengesinin düzenlenmesinde sebep olmaktadır. Genel hatlarıyla sodyum ve potasyumun çok fazla kullanılması böbrek işlevlerini negatif doğrultuda etkileyebilir. Muhtelif aşamalardaki böbrek rahatsızlıklarının değişik emareleri meydana gelebilir yalnızca en çok düşe gelen emareler içinde, karın bulantısı, istifra etme, iştahsızlık, beklenmeyen kg değişiklikleri, rahat berelenme ve kanamanın uzun sürmesi, kaşınma, ödem ve çiş imalatının azalması gösterilmektedir. Tertipli olarak yapılacak kan ve çiş testleriyle böbrek rahatsızlıkları çabuk tanı edilebilir ve hekiminizin önereceği deva iyileştirilmesine ayrıca tertipli bir yeme içme programı ile iyileştirme periyodu hızlandırılabilir.
Böbrek Rahatsızlarına Tavsiye Edilen Yiyecekler

Pirinç: Düşük potasyum ihtiva eden pirinç bununla beraber bedene ihtiyaç duyulan enerjisi temin edebilecek bir karbonhidrattır. Potasyum beden için lüzumlu bir mineral olmakla beraber aşırı potasyum böbrekler tarafınca filtre edilerek bedenden atılır. Çok fazla potasyum kullanımı ise böbrekleri gerektiğinden aşırı yorabilir. Pirinç yüksek miktarda potasyum ihtiva eden nişastalı karbonhidratlara farklı olarak kullanılabilir.

Soya Proteini: Yaklaşık olarak bütün hayvansal yiyeceklerde olduğu şeklinde süt mahsulleri de “fosfor” minerali ihtiva eder. Fosfor bilhassa kemik sıhhati için mühimdir. Yalnızca çok oranda fosfor kullanımı aksi tesir yaratarak kemiklerin kilo vermesine neden olabilir. Ek olarak çok fosforu bedenden atmaya çalışan böbrekler olması gerekli olandan aşırı çalışınca yorulabilir ve filtre rolü kabul eden kırılgan dokular yıpranabilir. İşte bu aşamada süt mahsulleri değin besleyici olan ve benzeyen cevherleri ihtiva eden soya mamüllerini kullanarak fosfor tüketimini denetim aşağısında tutabilirsiniz. Beslenmenizde yapacağınız bu değişiklik böbrekleri çok fosfordan koruyabilir.

Meyve ve Sebzeler: Yüksek protein ihtiva eden bir yeme içme programı bünyede “üre” imalatını çoğaltarak böbreklere extra yük bindirebilir. Üre, protein metabolizmasının naturel bir yan ürünüdür. Yüksek orandaki üre böbrekler tarafınca bedenden atılırken uzvu zorlayabilir ve kandaki toksinlerin atılması periyodunu sekteye uğratabilir. Protein alımını denetim aşağısında tutmak ve kucak dolusu meyve, sebze kullanmak üre seviyesini düşürerek böbrekleri rahatlatır.

Düşük Sodyum İçeren Besinler: Sodyum (iyot) tansiyon ve böbrek sıhhati bakımından oldukca mühim bir mineraldir. Çok fazla sodyum kullanımı böbreklerin işlevini tesir ederek bünyede sodyum birikimine neden olabilir. Ek olarak aşırı sodyum tansiyonu da negatif doğrultuda etkisinde bırakır. Şayet böbrek hastalığınız var ise hekim iyileştirme süresinde sodyum tüketimini denetim etmenizi önerecektir. Çok fazla sodyum ihtiva eden yiyecekler içinde konserve yiyecekler, işlenmiş besinler, soslar, patates cipsi şeklinde atıştırmalıkları sayabiliriz.
Böbrek Rahatsızlıkları Emareleri

İdrar Imalatının Birikmesi: Akut ya da süreğen böbrek rahatsızlıkları çiş imalatının az hale gelmesine sebep olabilir. Daha da azca görülmekle beraber birtakım rahatsızlarda çiş imalatı büsbütün durabilir. Asla ya da fazlaca azca çiş imalatı böbreklerin kanı temizleyemediği anlama gelir ve böbreklerde kritik bir rahatsız etme olduğuna alamet eder.

Poliüri ve Noktüri: Renal tübüler asidoz, glomerulonefrit ve birtakım süreğen böbrek yetersizliği vaziyetlerinde çiş imalatı alışılmışın dışında olarak çoğalabilir. Günlük sidik imalatı 2.5 litreyi geçtiğinde buna “poliüri”. İdrar çoğu zaman rengi olmayan ve aleni sarı renktedir. İdrarın artmasının sebebi böbreklerin filtre fonksiyonu esnasında yeteri kadar su emmemesidir. Poliüri rahatsızları akşamları sıkça wcye kalkar.

Ödem: Bir çok böbrek rahatsızlığı bedenin su toplamasına yol açar. Ödemler çoğu zaman ayaklarda ve bileklerde ortaya çıkar. İleri düzeydeki böbrek rahatsızlıklarında suratta ve bedenin öteki kesimlerinde de ödem kaynaklanabilir. Şiddetli ödem, akciğerlerde akışkan birikmesine sebep olarak soluk darlığına sebep olabilir.

Öteki Emareler: Böbrek hastalıklarında karın bulantısı ve istifra etme gözlemlenebilir. Bunlara ayrıca iştahsızlık ve beklenmeyen kg kaybı yaşanabilir. Kanın pıhtılaşma zamanı uzadığı için sıradan yaralanmalar dahi uzun vakit kanayabilir. Böbrek rahatsızlığı sebebiyle kanda metabolik atıkların artması şiddetli kaşıntıya neden olabilir. İleri düzeylerde zehirli madde stoğu deri rengini sarılaştırabilir.

Bronşite İyi Gelen Yiyecekler

Bronşit, akciğer enfeksiyonu ile karakterizedir ve grip yahut nezle benzer biçimde viral bir iltihabı takiben görülür. Bu vaziyet 2-3 günden bir kaç haftaya değin sürebilir, ıslak ya da kuru öksürükle beraber ortaya çıkar. Bronşitin öteki emareleri içinde aksciğerlerde mukus stoğu, ateş, boğaz sızısı ve bitkinlik durumudur. Dinlenme bronşit iyileştirmesinde ilk kullanılan metottur. Yeteri kadar dinlenip birtakım besinleri çoğaltarak rahatsızlığın fazlaca yakın zamanda iyileşmesini sağlamanız mümkün. Öksürükler şiddetleniyorsa ve meme sızıları başladıysa bir hekime görünmeniz önerilir.
Bronşit İçin Tavsiye edilen Besinler

Sarımsak: Sarımsak bakteriyel ve viral iltihapları koymak için kullanılabilecek organik bir antibiyotiktir. Rahatsızlık esnasında sarımsak kullanımı arttırılarak vucuda enfeksiyonla mücadelesinde yardımcı olunabilir. Sarımsakta yer alan “quercetin” adında olan kimyevi nesne akciğer dokusu enfeksiyonuna yol açan enzimleri baskılar.

Mantar: Shiitake, reishi ve maitake mantarları doku hasarını en az hale indirerek akciğerlerin iyileşmesine destek meydana gelebilir. Bu cins mantarlar vucudun muafiyet sistemini kuvvetlendirir ve viral gözenekleri giderme kabiliyetini çoğaltır.

Nane: Nane bronşit iyileştirilmesine doğrudan etken değildir amma velakin rahatsızlık sebebiyle yaşanmış olan bulguların hafifletilmesi için kullanılabilir. Nane içerisinde yer alan mentol akciğerlerdeki mukus stoğu kırıp, öksürük yöntemiyle vucuttan atılmasına destek sunar.

Zencefil: Zencefil geleneğe dayanan olarak cırcır, hazımsızlık ve karın sızısı şeklinde gastrointestinal semptomların iyileştirilmesine destek olması maksadıyla kullanılmatadır. Aynı zamanda apse engelleyici yapısı ile bilhassa akut bronşit iyileştirmesinde kullanılabilir. Bilhassa kuru öksürük ve balgam sömek için zencefil çayı ve nane çayı yudumlayabilirsiniz.

C Vitamini: Kuvvetli bir antioksidan olan C vitamini bronşitten daha da yakın zamanda savuşmanızı sağlayabilir. C vitamini bakımından varlıklı al biber, maydanoz, kekik, koyu yapraklı sebzeler, brokoli, Brüksel lahanası, kivi, turunçgil ve çilek benzer biçimde besinleri rahatsızlık zamanında daha çok yiyebilirsiniz. Extra C vitamini için hekiminize danışarak C vitamini ilavesi kullanabilirsiniz.
Bronşit Iyileştirilmesi İçin Organik Metotlar

Buğu: Kış mevsiminde kapalı ortamlarda kullanılan ısıtma sistemleri içerdeki havayı kurutarak öksürüğü ve boğaz sızısını çoğaltır. Sıcak ve nemli ambiyans ise bronşit sebebiyle meydana gelen öksürüğü hafif hale getirir. Bir buğu aleti alabilir veya kalorifer peteklerinin üstüne yarım kase su koyarak ambiyansın nemli kalmasını sağlamanız mümkün. Sıcak bir duş burun tıkanıklığını alırken ciğerlerdeki mukusu yumuşak hale getirerek öksürükle beraber dışarı atılmasına destek verir.

Okaliptüs Yağı: Öksürüğü hafif hale getirmek ve ciğerlerinizi açmak için okaliptüs yağı kullanabilirsiniz. Bir tava içerisinde 3 su bardağı suyu kaynattıktan sonrasında içerisine 10-15 damla okaliptüs yağı damlatın ve buharını usulca soluyun. Buğu az hale gelene değin solumaya devam edebilirsiniz. Bu tatbik ile boğazınız rahatlayacak ve ciğerlerde biriken mukus çözülerek öksürük kanalıyla atılacaktır.