Süt neden bazılarına gaz yapmıyor?

“PLoS Computational Biology” dergisinde yayımlanan araştırmada araştırmacılar, çocukların anne sütü almasına son verildiğinde, vücudun, laktozu parçalayan enzimin (laktaz) üretilmesini durdurduğunu, bunun da sütün sindirilememesine ve yetişkin yaşta içilen sütün rahatsızlık vermesine yol açtığını belirtti.

Araştırmacılar, yaklaşık yedi bin yıl önce ise insanın vücudunda bazı değişikliklerin oluştuğunu, değişikliklerin enzimin yetişkin yaşta da “ayakta kalmasını” sağladığını ve bu özelliğin bazı toplumlarda yayıldığını açıkladı.

sütGünümüzde Kuzey Avrupalı yetişkinlerin yüzde seksenbeşinin laktozu sindirebildiğini ancak dünyanın geri kalan kısmında çocukluktan sonra bunu başarma oranının daha az olduğunu belirten araştırmacılar, daha önce doğal seleksiyonun D vitaminine daha çok ihtiyaç duydukları için kuzeydekilerin sütü nispeten rahat içebilmesini sağladığının düşünüldüğünü açıkladılar.

Bilim adamları, laktazın kalıcı olma yaygınlığını bilgisayar ortamında, genetik ve arkeolojik verileri temel alarak değerlendirdi.

Profesör Mark Thomas, araştırmanın “laktazın ayakta kalabilme” özelliğinin yaklaşık 7 bin 500 yıl önce Balkanlar ve Orta Avrupa’da başladığını ve sanılanın aksine D vitamini ihtiyacının “sütün rahat içilebilirliğini” açıklamada yeterli olmadığını bildiriyor.

Gastroenteroloji Ne Demek? Gastroenteroloji Nedir?

Gastroenteroloji ne demek? Gastroenteroloji nedir?

Fransıca kökenli gastroenteroloji kelimesi Türkçede sindirim bilimi anlamına karşılık gelir. Sindirim, diğer adıyla hazım; aldığımız besinlerin vücutta çeşitli fiziksel ve kimyasal uygulamalar sonucunda kana karışabilir duruma gelmesidir.Sindirim sorunu veya diğer adıyla hazımsızlık bu alanda ki hastalıkların genel adıdır. Örnek vermek gerekirse reflü hastalığı gastroenterolojinin uzmanlık alanına giren bir hastalıktır. Hastahanelerde sindirim sitemiyle ilgili hastalıkların tedavi edildiği bölüme gastroenteroloji denir.

Sindirim

2- Sindirim, ağızda başlar. Öncelikle, yiyecekler, vücut tarafından emilebilecek kadar minik sayısız moleküle parçalanırlar. Dişler, yiyecekleri küçük parçalara ayırır ve tükürükteki enzimler de bu küçük parçaları kimyasal olarak daha küçük parçalara ayırırlar.

3- Yiyecekler yutulup, yemek borusundan mideye inerler.

4- Midede, yiyecekler mide asidi sayesinde daha fazla öğütülürler

5- Yiyecekler, pankreas ve ince bağırsakta üretilen enzimler sayesinde daha fazla öğütülerek minik şeker, yağ ve protein moleküllerine ayrılırlar. Şeker, yağ ve protein molekülleri, ince bağırsak duvarı tarafından emilir.

6- Sindirim sisteminin içerikleri, mideye ulaştıktan 5-6 saat sonra kalın bağırsağa ulaşırlar. Kalın bağırsak öncelikle suyu ve elektrolit iyonları emer.

sindirim1

Sindirim Süreci

1- Mide duvarı, bir dış katman, üç kas katmanı (yiyeceklerin parçalanıp salgılarla karışması için gereken çalkalama hareketini sağlarlar) ve sindirim enzimlerini üreten bir iç zardan oluşur.

2- Mide iç zarı (mide mukozası) çanaksı çukurcuklar şeklinde uzanan bir katman oluşturur. Çukurcukların içinde, hidroklorik asit ve pepsin enzimi üreten hücreler bulunur. Zarın üzerindeki bir mukus katmanı, midenin kendi kendisini öğütmesini engeller.

3- Yiyecekler, kimüs adı verilen bir bulamaca dönüştürülerek ince bağırsağa yönlendirilirler.

4- Safra, karaciğerde üretilir, safra kesesinde depolanır ve pankreastan gelen lipaz ile birlikte yağları öğüteceği yer olan bağırsağa iner. Pankreas, aynı zamanda, kandaki şeker seviyesini etkileyen insülin ve glükagon hormonlarını da üretir.

6- Vililerin içerisinde, lenfatik damarlar ve bir kılcal damar ağı bulunur. Protein, şeker ve yağ molekülleri, bu damarlara giriş yaparak kan yoluyla dolaşırlar.