SARMISAK

Aliium sativum L. (Liliaceae) türünün soğanıdır. Bu tür 25-100 cm yükseldikte, yeşilimsi beyaz veya pembe çiçekli, otsu bir kültür bitkisidir. Nadir olarak tohum bağlar. Bu nedenle soğancık (diş)’la-rı ile üretilir. Memleketimizde “Beyaz sarımsak” ve “Siyah sarmısak” olmak üzere başlıca iki çeşit yetiştirilmektedir (3). Tedavide beyaz^sarmısak kullanılır. Vatanının Orta Asya stepleri olduğu sanılmaktadır.

Dış görünüş: Soğan, beyaz veya pembemsi renkli, az adette soğancık (diş)’dan meydana gelir. Soğancıkların hepsi bir arada bir kabuk tarafından sarılmışlardır. Çok kuvvetli ve keskin bir kokusu ve yakıcı bir lezzeti vardır.

1  – Bay top, T.: Anadolu saparnası (Smilax excelsa L.) üzerinde araştırmalar – Fol. Farm. 2: 237 (1953).

2 – Ongan, H.: Ankara’nın 1 numaralı Şer’iye Sicili 24, 64, Ankara (1958).

3 – Bayraktar. K.; Sebze yetiştirme 2: 57, Bornova – İzmir (1970).


Bileşim: Karbonhidratlar (sakkaroz, glikoz), vitaminler (A, B ve C) ve kükürtlü bir uçucu yağ (% 0.10-0.20) taşımaktadır. Uçucu yağda bilhassa allil disülfür bulunmaktadır. Bu bileşik kükürtlü bir amino asit olan atliin’in alliinaz isimli ferment etkisi ile parçalanarak allicin’i vermesi, allicin’in de, su buharı veya su karşısında, allil disülfür’e dönüşmesi sonucu meydana gelir. Sarmısağa özel koku ve lezzeti veren taşıdığı kükürtlü uçucu yağdır.

Türk sarımsak soğanları taşıdıkları alliin, allicin ve uçucu yağ yönünden N. Başoğlu ve M. Pala tarafından incelenmiş ve % 0.4 oranında uçucu yağ taşıdığı gösterilmiştir (1).

Etki ve kullanılış: Eski çağlardan beri bilinen ve kullanılan bir drogdur. Orta Çağda bilhassa salgın hastalıklar (kolera, veba) ile mücadelede kullanılmıştır. Antiseptik, idrar arttırıcı, solucan düşürücü (bilhassa askarit ve oksiyürlere karşı), iştah açıcı ve tansiyon düşürücü etkilere sahiptir.

Antiseptik etki taşıdığı allicin’den ileri gelmektedir. Bu etki eski Mısırlılar döneminden beri bilinmektedir (2).

Orta Çağda hekimler, bulaşıcı hastalıklardan korunmak için, yüzlerine taktıkları maskeyi sarmısak usaresi ile ıslatırlardı. İkinci Dünya Savaşı sırasında, yaralandıkları zaman yaralarının mikroplanmasını önlemek için, ezerek yaranın üzerine konmak üzere Rus askerlerine sarmısak verilmiştir (3).

sulandırılır ve bu karışım içine, usarenin bozulmasını önlemek için, 10 damla kadar alkol konulur. Bu usare haricen bilhassa saç hastalıklarının (saçkıran vs.) tedavisinde saçlı deri kısmına sürülür. Tansiyon düşürücü olarak 10 gr sarmısak başı ezilir, üzerine 10 gr-alkol konur, karışım bir gün bekletildikten sonra bezden süzülür. Elde edilen hulâsadan günde 3 defa 15-30 damla alınır.