SİNAMEKİ YAPRAĞI

Bazı Cassia (Leguminosae) türlerinin kurutulmuş yaprakçıklarıdır. Bu türler genellikle 60-100 cm yükseklikte, sarı çiçekli, çift tüysü yapraklı ve çalı görünüşünde ağaççıklardır. Kuzeydoğu Afrika ve Arabistan bölgesinin yarı çöl ve dağlarında yabani olarak yetişmektedir. Drog halen aşağıdaki iki türden elde edilmektedir:

C. acutifolia Del.: Sudan ve Kartum bölgesinde yabani olarak yetişir. Bu türden elde edilen drog İskenderiye sinamekisi (Folium Sermae alexandri-nae) ismini alır. Yaprakçıklar 2-4 cm uzunluk ve 0.5 cm kadar genişlikte, grimsi yeşil renkli ve her iki yüzde de ince tüylüdür. Bu tip drog genellikle yaprak parçalarından ibarettir.

C. angustifolia Vahi.: Arabistan ve Somalide yabani olarak bulunur. Halen bilhassa Hindistanda yetiştirilmektedir. Bu türden elde edilen drog Hindistan

1 -Dorvault. F: L’OtTicine, re’pertoıre general de phurmade pratique 1601, Paris (1945).

2 -Gürgen. A.R.: Türkiye zehirli nebatlarının en ehemİyetlileri üzerine kimyevi araştırmalar – Ankara Y. Zir. Enst. Çalışmalar,

sayı 138, Ankara (1943).

3 -Anıl, H.: Cyclamen neapolitanum Ten. saponinlerinin yapısı – Doğa Bilim Dergisi I: 148 (1977).

4 -İpekoğlu, F.: Kırmenekşe.si (Topalak) – İnhisarlar Tütün Enst. Rap. 2: 81 ([938).

5  -Buykal. (.: “Buhur suyu” ve “Kırmız” imali hakkında – Türk Tıb Tarihi Arşivi 6(19): 16 (1942).

6-Sııundcrs, D.E.: Cyclamen, The genus in the wildanücuHivatiorı, London (1975).

sinamekisi (F. Sennae Tinnevelly) ismini alır. Yaprakçıklar 3-5 cm uzunluk ve 0.7-0.8 cm genişlikte, sarımsı yeşil renkli ve hemen hemen tüysüzdür. Drog genellikle tam yapraklardan meydana gelir. Türkiye piyasasında bu tip sinameki yaprağı bulunmaktadır.

Etki ve kullanılış: Etkisi kalın barsak üzerine olan kuvvetli bir müshildir. Tıbbi dozlarda, karın ağrısı yapmasına karşılık, mide bulantısı ve kusma yapmaz 1-2 gr, 6 saat sonra, sancı ile amel verir 4-5 gr, ilk ikisi katı ve diğerleri sıvı olmak üzere birkaç ishal verir. Daha yüksek miktarlarda (10 gr) bulantı ve kusma yapar. Memleketimizde çok kullanılan etkili bir müshildir.

Diğer isimler: Yaprak sinameki. ‘ SİNAMEKİ MEYVASI (Fructus Sennae):

Sinameki yaprağı elde edilen Cassia türlerinin kurutulmuş meyvasıdır. Meyva 3-6 cm uzunluk ve 2-2.5 cm genişlikte olup 6-10 tohum taşır. Esmer veya yeşilimsi esmer renklidir.

Bileşim sinameki yaprağınınkine benzer. Müs-hil olarak infusyon (% 2-5) 2-3 su bardağı içilir.

Diğer isimler: Alman sinamekisi, Erkek sinameki, Kara sinameki.

Çocuklarda Kuduz Aşısı

Genellikle infekte bir hayvan tarafından ısı­rılmakla bulaşan kuduz öldürücü bir hastalıktır.

Kuduz aşısı yüz yıl önce Pasteur Chamberland ve Roux tarafından bulunmuştur. İlk aşı ku­duz bir köpeğin omurilik ve beyninden alman parçalardan hazırlanan eriyiğin tavşana nakli ile üretilmiştir. Kuduz aşılarından biri olan Semple aşısı, tavşan veya koyun beyninden ha­zırlanan bir aşıdır. Antijenik gücü iyi olmakla beraber arzu edilmeyen nörolojik komplikasyonlarınm sık olması nedeniyle son yıllarda kullanı­mı azalmıştır. Aşı komplikasyonu olarak lokal reaksiyonlar, ensefalit, poliradikülit, myelit 1/1700, yalnızca MSS komplikasyonu 1/4000-8000 olarak belirtilmektedir. MSS komplikasyonu gös­teren kişilerin, de 1/3 ü kaybedilmektedir.

Ülkemizdeki kuduz hastanelerinde Semple aşısı uygulanmaktadır. Aşı, kuduz veya kuduz olma olasılığı fazla olan bir hayvan tarafından ısırılanlara uygulanır. İlk gün 0.5 ml/kg kuduz antiserumu yapılır. İkinci günden itibaren ilk hafta günde 6 mi, sonra günde 4 mi aşı karın bölgesinde deri altına toplam 20 enjeksiyon ola­rak uygulanır.

Şüpheli temas ve ısırıklarda ise 14 günlük aşı programı uygulanır. Bu programda gün­de 4 mi aşı yine karın bölgesinde deri altına ya­pılır. Aşı 6 ay bağışıklık sağlar. 6 ay sonra ye­niden karşılaşılan hafif ısırıklarda 1 hafta ara ile 4 mi lik iki enjeksiyon, ağır ısırıklarda klasik aşılama şeması uygulanır.

İnsan diploid hücrelerinden hazırlanan Hu-man-Diploid-Cell-Vaccine (HDCV) kuduz aşısı Semple aşısına kıyasla çok daha fazla antijeni-tesi olan, daha düşük dozda kullanılan, aşı komplikasyonu daha seyrek olan (1/25.000) v© MSS komplikasyonu hemen hiç görülmeyen bir aşıdır. Aşı, 0., 3., 7., 14., 28. günler 1 mi olarak deltoid bölgesine kas içi uygulanır.

Tablo 9.2.6 da kuduz profilaksisi görülmek­tedir. Profilakside birçok durumlarda aşı ile bir­likte insan serumundan hazırlanmış (homolog) kuduz immunoglobülin (RIG) 20 İÜ/kg İM uy­gulanır. At serumundan elde edilen ve 40 İÜ/kg dozda İM uygulanan heterolog kuduz immu­noglobülin preparatları da vardır.

Son yıllarda yeni bir tip kuduz aşısı gelişti­rilmiştir. Arıtılmış Vero hücre aşısı (PVRV) ola­rak isimlendirilen bu aşının etkin ve HDCV den daha ucuz olduğu bildirilmiştir.

Kulağa Yabancı Bir Cisim Kaçması

264_mini

Kulağa böcek kaçması: Böcek canlıysa (vızıldamasını duyar­sınız) böceği öldürmek için kulağa birkaç damla yağ (bebek yağı ya da kızartma yağı gibi) damlatın. Kulağa sıvı koymanız gereken tek durum budur. Sonra da böceğin çıkartılması için bir acil servise başvurun.

Kulağa başka bir cisim kaçması:
Kulakta kağıt ya da pamuk kaldıysa ve bunlar kulak kanalının dışarıdan görülebiliyorsa bu nesneyi bir cımbızla ya da tırnak­larınızla dikkatli bir şekilde çıkartın. Bütün diğer nesneler için tıbbi yardım almanız gerekir.

Normal portio

Üzerine kilitli yassı. epitşlüs. 5rtülm.ü§_oIaııL_nomal portio, kolposkopik olarak solulc kırmızı bir renk gösterir. Çünkü mukoza, altındaki submukoz damar ağının görünmesini sağlar. Epitel tabakası ne kadar kalın ise, portio’nun rengi de p kadar beyaz olur. Buna mukabil, damar ağı ne kadar bol ve kanlanma ne kadar fazla ise (iltihap, îutein fazı, gebelik v.sJ portio’nutı rengi de o kadar daha kırmızı ve hatta mavidir (lividite).
Orificium externum’da, “portio’nun yassı epifelinin ceryix’in si-lindirik epiteline intikal ettiği saha görülür. Bu kısım keskin bir hudutla ayrılmayıp, akıcı bir durum gösterir. Ancak vak’alarm % 10 unda portio’nun yassı epiteli, orificium e:xternum’a kadar uzanır. Bu bulgu, HİNSELMANN tarafından orijiner sirküler mukoza (originaere circulaere) olarak ifade edilir.
Bazan intraepitelyal olarak arifiçium. extemum etrafında nokta şeklinde görülen beyazlıklar, HİNSELMANN tarafından «papiller sathi röliyef» olarak isimlendirilir (Resim: 167). Bunların menşei-leri histolojik olarak yassı epiteldir ve hudutlanmış kalınlaşmalardan ibarettir, pek ufak bağ dokusu papillaları tarafından çevrilmiştir ve en sathi epitel tabakasının altına kadar uzanırlar

Pulmoner hipertansiyon ve vasküler skleroz

Pulmoner hipertansiyon şu yapılarda geri dönüşümsüz strüktürel değişikliklere neden olur:
• pulmoner damarlanma: muskuler arterlerde (art­mış düz kas) ve pulmoner venlerde (arterializasyon) medial hipertrofi; intimal proliferasyon sonucu pul­moner arterlerde oklüzyon.
• akciğerler: interstisiyel fibrosis.
• sağ kalp; kalbin sağ tarafındaki artmış iş gücü sonuçta sağ kalp yetmezliğine (cor pulmonale) neden olur.
Klinikte nefes darlığı ve sağ kalp yetmezliğinin belirti ve bulguları olur.