MEB, doğuda çalışan öğretmenler için ek ders ücretinin artırılması formülünü çalışıyor
Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri son günlerde özellikle öğretmen atama, bulma zorluğu çekilen doğu bölgelerindeki bazı illere yönelik teşvikleri gündeme taşımışlardır.
Bunlardan bir tanesi de buralarda görev yapan öğretmenlere ödenecek ek ders ücretinin arttırılmasıdır.
MEB bu konuda yanlış yoldadır ve eğitim bir ülkenin tasarruf alanı olmamalıdır.
ek ders ücretini farklı ödemek çözüm değildir çünkü her öğretmenin ek ders saati aynı değildir. Çok iyi bilinmektedir ki bu bölgede hiç ek ders ücreti almayan öğretmenlerimiz de vardır haftalık sabit 15 sabit olarak alan öğretmenlerimiz de, 30-40 saate kadar ek derse tabi olan öğretmenlerimiz de…
Burada bir eşitsizlik yaratılacaktır ki bu kabul edilemez. Ek ders yönünden zaten açık olan makası böylece daha çok arttırmanın anlamı yoktur. Ayrıca ek ders ücretinin sosyal güvenlik açısından, emekliliğe, emekli ikramiyesine… dahi bir katkısı yoktur.
Bunun yerine burada çalışan öğretmenlerimize;
1-Konut (kira yardımı)
2-Öğretmenlerin toplu yaşayabilecekleri sosyalleşebilecekleri her tür donanıma sahip toplu konutlar (lojman),
3-Ulaşım kolaylıkları. (Örneğin köyde çalışan bir öğretmenimiz şehirdeki toplu konutlarda kalıyorsa gidiş gelişte araç tahsisi gibi)
4-Emeklilik durumunu da etkileyecek şekilde maaşa ek destek,m. Örneğin burada çalışan öğretmenlere verilecek ekmaaş ödemesi ile beraber polis teşkilatında olduğu gibi yıpranmaya dayalı olarak erken emeklilik,
5-Öğretmenlerimizin emekli olamamalarının en önemli gerekçelerinden birisi olan emeklilikle beraber yaşanan maaş düşüklüğüdür. Bu nedenle bu bölgede çalışan öğretmenlerimize emeklilik anında bu bölgede çalıştıkları her yıl için 200 puan ek gösterge düşünülebilir.Böylece hem emeklilik maaşı hem de emeklilik ikramiyesi yönünden bir teşvik uygulanmış olur.
6-Bu bölgede 3-5 yıl çalışan bir öğretmene bölgeden ayrıldıktan sonra kullanılmak üzere faizsiz kredi imkanı. ( Yeni görev yerinde örneğin konut alabilmesi için.)
7-Bu bölgede öğretmenliğe yeni başlamış öğretmenlerimizi istihdam etmek mantığa çok da uygun gelmemektedir. Henüz göreve yeni başlamış, mesleği uygulama açısından tanımaya çalışan bir öğretmenden verim beklemek yerine bu öğretmenlerimiz en az 3-4 yıl meslekte tecrübe edindikten sonra bu bölgelere yönlendirilmeleri daha mantıklı gelmektedir.
8-Kıdemli öğretmenlerimiz bu bölgelere gittiklerinde teşvik miktarını bir nebze daha arttırmak da düşünülmelidir.
9-Bu bölgede çalışan öğretmenin en çok önemsediği teşvik de daha önceki yazılarda da ele aldığımız üzere yer değiştirme garantisinin verilmesidir.
Örneğin; bu bölgede çalışan öğretmenlerimiz 5 yıllık süre sonunda istedikleri illere atanabilme garantisine kavuşturulmalıdır. Şu anda çalışmakta olan ve bu süreyi dolduran öğretmenlerimiz de aynı kapsamda değerlendirilmelidir.
Teşvik bakanlığın dile getirdiği üzere ek ders artışı şeklinde gerçekleşirse emin olunsun ki bu sağlıklı bir çözüm olmayacaktır.
Maksut BALMUK
Öğretmen
kaynak:www.memurlar.net
