— Yardımcı solunum kaslarının kullanılması
— Eforlu solunum paterninin varlığı
— Solunum sayısının artmasr(25/dk.dan fazla)
— Hava yolu obstriksiyonu
Kolaylıkla gözlenebilen yardımcı solunum kasları, sternokloidomastoid ve interkostal kaslardır. Eforlu solunumda hastanın yeterli hava temin edebilmek için abdominal kaslarını aşırı kullanarak güç sarfettiği görülür. Göğüs duvarı-karın duvarı hareketleri uyumsuz olabilir. Hasta soluk, soğuk ve terli olabilir. Hava yolu obstriksiyonu stridorla kendini gösterebilir; obstriksiyon bazı hastalarda aşikar olabilir (Mesela geniş maksillofasial travma), öğürme ve öksürük refleksleri intakt olan obtunde hastalarda hava yolu tıkanmış da olabilir.
PCO2 42 mmHg’i aşıyorsa entübasyon gereklidir. Kronik obstriktif akciğer hastalıkları bulunanlarda daha yüksek seviyeler olabilmekle birlikte, evelce sağlıklı olan cerrahi hastaların, akut hastalıktan önce normal seviyelere sahip oldukları farzedilebilir. 40 mmHg’ lik bir PCO2 seviyesi, insanlarda kayda değer, sabit bir fizyolojik indekstir. 42 mmHg üzerindeki akut bir yükselme daima ventilasyon yetersizliğini gösterir.
KOAH’lı ve ventilasyon yetmezliği olan tıbbi hastalar sıklıkla mekanik ventilasyon olmaksızın tedavi edilebilmektedir. Bununla birlikte, akut yetmezliği olan cerrahi hastalarda buna pek rastlanmaz. Aşağıdaki durumlar genellikle mekanik ventilasyona ihtiyaç gösterirler. Çünkü:
1. Cerrahi hastalar sıvı ile resüssite edilmişlerdir. Pulmoner fonksiyonlarının kötüleşme ihtimali vardır.
2. Altta yatan sebep tam olarak teşhis edilmemiş olabilir.
3. Travmalı hastalarda okkult intraabdominal kanama olabilir.
4. Sepsisli hastalar iyileşmeye başlamadan önce daha hasta olabilirler
Mekanik ventilasyon, ARDS’de alveol patentinin korunmasına yardım eder. Sonuç olarak entübasyon ve mekanik ventilasyon, akut ventilasyon yetersizliği bulunan birçok cerrahi hastada kullanılmalıdır. Eğer entübasyon geciktirilmiş ise çok az şey kazanılmıştır ve sıklıkla çok şey kaybedilmiştir.